yeni nesilin bilmediği şeyler

müzik kasetleri..

anadolu'dan istanbul'a ilk ayak basılan yerin haydarpaşa olması

Taksim de biranın 1 lira olması.

Hayri bar diye bir mekan vardı taksim de, birayı bugunun parası ile 25 kurusa satardı hatta. O zamanlar tabi 45 ligin içinde farelerin gezdiği, mekanda uyuyabilmek için milletin iki bira içtiği zamanlar. Hey gidi.

paylaşmak

(bkz: toplu saklambaç ) oynamak

24 ve 36'lik fotograf makinesi filmleri..

(bkz: tiktak)oynamak

mahalle de araba lastiği sürmek, tellerden araba yapmak, bilyeli(rulman) araba yapmak.
Kendi eğlence alanımızı kendimi yaratırdık.

Cep telefonu olmadan veya konum atılmadan kimin nerede olduğunu bilmek veya o kişiye ulaşabilmek.

Yaşadığı bölgeyi mahalleyi tanımak.

sevdiği veya hoşlandığı birisine mektup yazmak.

Fotoğraf makinesi ele geçtiği zaman hep birlikte fotoğraf çekilmek.

Bayram harçlığını, bayram yerlerinde harcamak ve eğlenmek.

Bu bölge de çok elektrikler kesildiğinden geceleri lüks yakmak ve aile büyüklerinin sohbetini dinlemek.

rüzgarlı günler de evin damına çıkıp kırlangıç antene tekrardan yön verip yayını bulmak.



Artık bilgiler eskiden olduğu deneme yanılma yönteminden ziyade hazır şekilde sunuluyor yeni nesile. İstediklerinden ziyade verilenle yaşayan, sınırları olan bir yaşayış. Şu akıllı telefonu al çocuğum onun içinde twit, snap falan at mutlu ol he iki de selfie çek mutlaka.
küçük dünyaların da küçük cihazlar içerisinde yaşamaları kadar kötü bir şey yok.

ali rıza binboğa, jülide gülizar, can akbel ve güne bakış programı, sıfır anadol sahibi olmak, fahri korutürk, bafra-birinci-gelincik-yeni harman şeklinde bir çok madde sayılabilir ama, bunlar birebir yaşayıp görmedikleri olur ancak.
yeni nesilin bilmek isteyip de bilemeyeceği şey kalmadı teorik olarak. eski veya yeni nesil farkı gözetmeksizin, neyi bilmediğimizi bilsek yeter..

(bkz: ben)
beni bilmiyorlar mesela zira ekseriyetle yaşıtlarımla takılıyorum

koyunların yumurtlamadığı gerçeği.

evet, yeni jenerasyon çocuklar kuzuların yumurtadan çıktıklarını zannediyorlar.

lütfen çocuklarınızı doğal hayata salın, koyunların memeli olduklarını ve doğum yaptıklarını öğrensinler.

kadıköyde "independanta" adında bir gemi yanmıştı. havadan günlerce kurum yağdı. geceleri gökyüzü aydınlanmıştı.

ailene ben bilmemkimlere gidiyorum, onların yazlığında telefon yok, merak etmeyin ben sizi her gün anlesörlü telefondan ararım deyip, ortalardan kaybolmak. hey gidi hey. şimdi kırkına merdiven dayadım, artık cep telefonu var. eşimin haberi olmadan 500 metre uzaklaşamıyorum evden. yeni nesslin bilmediği şey özgürlük için savaşmaya gerek olmaması.

17 yaşındayım, yeni nesil dediğiniz nesil yaşıtlarımdan başka kim olabilir ki?

15 entry girilmiş, içerisinde bilmediğim sadece "müzik kaseti ile sigara izmariti arasındaki bağ" var. diğerlerini az çok biliyorum.

ya siz kendinizi çabuk yaşlandırıyorsunuz ya da biz öğrenmeye fazla hevesliyiz. sonra da dersiniz ki "yeni nesil nereye gidiyor?".

üzülerek belirtirim ki (bkz: sihirli annem)

yeni neslin bilmediği şeyler başlığına: ''hoca camide ''
''taso ''
''pokemon''
örneği vermek tuhafıma gitti .
mesela örnek olarak : https://tr.wikipedia.org/wiki/ALF_(dizi)

feridun bitir i izlememiş nesil

topu havaya atıp saniye/dönme sayısı oranını ve topun havadaki salinimina bakarak topun yumurta olup olmadığını anlayan kalmamıştır herhalde!!

dedem:bu yeni neslin de bilmediği yok tövbeler olsun.

pokemonu bilmiyorlardı öğrendiler

(bkz: pokemon go)