yemek

insanin en buyuk dertlerinden biridir aslinda. her gun ne yesem diye du$unmek kanser eder ki$iyi.

(bkz: eat)

(bkz: yemek kokusu)

yapması bir sanattır. yemesi duble sanattır.

pişmiş dana eti satan markaymış. sağlık bakanlığı testleri sonucu dana eti diye tek tırnaklı eti sattıkları çıkmış ortaya. tek tırnaklıdan kasıt domuz mu eşek mi gergedan mı anlamadım. açıklama böyle. ete bakarak hayvanın kaç tırnağı olduğunu tespit etmeleri de güzel bir teknoloji ayrıca.

inekte 2-3 tane tırnak oluyo sanırsam, biz de 5 tırnaklı grubundayız; ilerde etleri tırnak sayısına göre ambalajlayacaklarından bunları bilmekte fayda var. hükümet yanlısı markalar mı bunlar ki içinde domuz eti var, katır eti var demeye kıyamıyolar anlamadım. insanın aklına elli türlü şey geliyor.

yerken sözlüğe bakmamanız tavsiye olunur. yoksa kazara komik bi entry görüp yediğiniz pirinç pilavının boğazınıza kaçmasına sebep olabilirsiniz.

(bkz: ben)

(bkz: yemek sepeti)

mevlana için yemek, altı lokmadan ibaretmiş. doymak bilmeyen cüsselere ibret vesikasıdır.

her durumda sıçma sebebi.

bazı durumlarda ölme sebebi.

yaşama sebebi.

yapmak hakikaten bir sanat. bir ton hazır şeyden bir öğün çıkartmak. çok zor. zorluğunun sebebi leziz yapabilmede. her şeyi deneme yanılma ile yapabilirsiniz fakat tabirde hata olmaz "annenizin ki" gibi yapamazsınız.

(bkz: yemek takimi)

yapabilen herkes dünyanın en leziz insanıdır nezimde.

(bkz: yemekteyiz)

(bkz: yemek bahane)

yemek yedikten sonra;
sigara içilmiyecekmiş
hemen meyve yemeyin
hemen çay içilmicekmiş
kemeri gevşetmicekmişiz
yürümüyecekmişiz


bir günü kurtarma programımızın daha sonuna gelmiş bulunmaktayım. bir daha ki haftaya tekrardan yararlı/yararsız bilgilerle görüşmek üzere.

iş yerindeyseniz, karnınız olağanüstü bir şekilde acıkmışsa ve önününde türlü türlü yemek kaynağının adresleri, telefon numaraları ve yemeklerin çeşitleri hakkında bilgi veren borşürler var ise kesinlikle sahibi olamayacağınız bir olgudur yemek. zira o yenilecek yemeğin seçimi aşamasında oluşan "lan ne yesem a.k." türü bir çıkmaza girildiği vakit o çıkmazdan hiçbir zaman çıkılamaz, karar verilemez, aç kalırsınız. en güzeli o broşürlere bakmadan önce kafanızda oluşan yemeğin siparişi vermektir. o broşürler lanetlidir. insanı baştan çıkartan şeytan aracıdır. ben o broşürleri basan matbaanın tee a.k. evet.

azı karar çoğu zarar.

ne kadar çok kişiyle paylaşılırsa o kadar daha güzel, verimli ve bereketli olan şey (hz ibrahim)