confessions

zifir

- Yazar -

  1. toplam entry 424
  2. takipçi 1
  3. puan 12290

babamın evinde

zifir
katil ve maktül isimli yüksek sadakat albümünün yüksek dozda hüzün içeren bir şarkısı:
bahçede durdum az önce
kapının tam önünde
bunca yıldan sonra babamın evinde
her şey eski yerinde

bana bakmış gülerek duvardaki resminde
anlatıyor kuma harfler çizerek denizin tam önünde
rüzgar var sesinde
sahile koşan bu dalgalar, dörtnala atlar gibi
özgürce yaşa hayatı, süzülen kuşlar gibi
kaybolma, adressiz mektuplar gibi
kaybolma, kumlardaki harfler gibi

ve artık gün solarken
unutulan bu bahçede
anlıyorum resme son kez bakarken
babam benim içimde
rüzgar var sesinde

sahile koşan bu dalgalar, dörtnala atlar gibi
özgürce yaşa hayatı, süzülen kuşlar gibi
kaybolma, adressiz mektuplar gibi
kaybolma, kumlardaki harfler gibi

sahile vuran bu dalgalar
günleri sayar gibi
geç kalma yaşa hayatı
sanki yarın yokmuş gibi
kaybolma, adressiz mektuplar gibi
kaybolma, benim gibi

haydi gel içelim

zifir
insanda içme isteği uyandıran. basit ama güzel bir yüksek sadakat şarkısı. hatta bunlar da sözleri:
"bugün çok yorulmuşsan
her yerde arayıp yine de bulamamışsan
o seni unutmuş, sen unutamamışsan
kalbinin kuşu uçmuş, sen tutamamışsan

haydi gel
haydi gel içelim
derdini al da gel
haydi gel içelim
bu evrende bir tozsun
tarih seni unutsun
haydi gel içelim

topla da gel
haydi gel içelim
hepsini al da gel
haydi gel içelim
mazi kalbinde yaraysa
unut artık ne varsa
haydi gel içelim
yerlere düşelim"

hiçbir şey yerini tutamaz

zifir
katil ve maktül albümünden bir şarkı. şarkı kutlu özmakinacının ilk bakışta tuhaf gibi gözüken ama şarkının içine girdikçe alışılan mistikl tarzıyla yazılmış ilk dinlediğinizde yadırgadığınız sözler zaman geçtikçe mana kazanmaya başlıyor. aha sözleri okuyun kendiniz karar verin:

ben de senden başka bir ben yok ki
seni düşünmek namaz
hiçbir şey yerini tutamaz
nefes kadar yeni, günah kadar eski
alıp götürecek seni içimde bekleyen gemi

rüyamda bir balıkla tanıştım
onunla senden, benden, göç etmekten konuştum
biraz garip şimdi bakınca
hayvanlar konuşamaz insanlar duymadıkça

gitme, ne olur gitme
sen gidersen çöl gelir
çekirgeler beni alır
gitme, bu yüzden gitme
bende senden başka bir sen yok ki
seni düşünmek namaz

aşk durdukca

zifir
yüksek sadakat grubunun katil ve maktül isimli albümünden bir şarkı. ilk dinleyişte hatta durduk yerde adamın amına koyan şarkılardandır kendisi. kutlu özmakinacı yine insan dışı bir varlık olduğunu ispatlamıştır gözümde. özellikle beste bakımında ilk albümün tadını yakalamış tek şarkıdır şarkının "renkli bir kart atarım mekke yada kudüsten" kısmıyla ilk albümdeki pervane şarkısının "hayat akıp giderken" kısmı birbirine çok yakın geldi bana.

çok konuştum sözleri unuttum bak.

"dünya döner bir gün daha
yeryüzünde aşk durdukça
gece erken inse bile korkma
o hep seninle kaldıkça

biliyorsun gitmem gerek
yollar bitmez düşünerek
ister sonuç de istersen sebep
bu düğümü çözmem gerek

belki sana yazarım uğradığım bir şehirden
renkli bir kart atarım mekke ya da kudüs’ten
sonra bir gün çıkarım, sen ’artık dönmez’ derken
bir şarkı fısıldarım kulağına gün batarken

dünya döner tek bir yana
doğsun diye gün bir daha
ben de döndüm tekrar sana
sönmek için yana yana"

katil ve maktul

zifir
yüksek sadakat’in 2. albüm çalışması. ilk çıktığı hafta edindiğim bir kere dinleyip rafa kaldırdığım bir albüm olmuştu düne kadar. dünden beri nasıl ben bu albüme ilk dinleyişte aşık olmamışım diye düşünmekteyim.
ilk yüksek sadakat albümünün tadını bu albümde bulmak mümkün değil ama albüm size yeni tatlar yeni ezgiler sunuyor. kulaklarım eski solisti aramadı değil ama yeni elemanda hem ses hem görüntü olarak eskisini andırıyor biraz.
aşk durdukça adlı şarkı hem söz hem müzik bağlamında eski albüme en yakın şarkı. hatta şarkının bir kısmında ilk albümdeki pervane şarksından ezgileri duymanız mümkün. albüm track listi ise şöyle:

(bkz: aşk durdukça)
(bkz: ben seni arayamam)
(bkz: hiçbir şey yerini tutamaz)
(bkz: haydi gel içelim)
(bkz: babamın evinde)
(bkz: savaşçının yolu)
(bkz: kara göründü)
(bkz: yavaş)
(bkz: katil ve maktül)
(bkz: içimde yağmur)

kasırgaya isim vermek

zifir
özellikle amerika’da çok yapılan eylemdir efendim bu. şöyle ki güzide sözlüğümüzde kasırgaya ilişkin bir arama yaptığımızda şu isimlerle karşılaşabiliyoruz

(bkz: katrina kasirgasi )
(bkz: rita kasirgasi )
(bkz: stan kasirgasi )
(bkz: wilma kasirgasi )
(bkz: felix kasirgasi )
(bkz: ivadi kasirgasi )
(bkz: nargis kasirgasi )
(bkz: fengsen kasirgasi )
(bkz: dolly kasirgasi )
(bkz: gustav kasirgasi )

meteorloji konusudaki cehaletimi itiraf edip işi bilen birinden açıklama beklemekteyim. neden kasırgaya evcil hayvan muamelesi yapıyor bu herifler.

ramazan pidesi

zifir
şu sıralar en çok özlediğim şeylerdendir. bu şeyi bu kadar leziz yapan gün boyu süren bir açlıktan sonra yeniyor olması mıdır, yoksa gerçekten müthiş bir tadı mı vardır bilemem ama kendisini uzaktan görmek bile karnımın guruldamasına sebebiyet vermektedir.

ferhat göçer

zifir
güzel sesli bir yaşam formudur kendileri tek artı özelliği de budur zaten. samimiyetsizliği, şarkı söylerkenki kabız olmuş havası veren surat ifadesi. çıkardığı her şarkının bütün bir sene boyunca bıktırıncaya hata kusturuncaya kadar çalınması da eksi özelliklerindendir.
ha bir de oğuzhan koç adlı yetenek abidesi şahısın gül ki sevgilim adlı şarkısını katletmiştir ki bu da kendisinden nefret edilmesi için gayet makul bi sebeptir.

bülent ersoy

zifir
türk yönetmenlerinin beceriksizliğinden vizyonsuzluğundan dolayı harcanmakta olan müthiş bir potansiyeldir bu hanım . kendisi pekala bir korku filminde oynayabilir. hem kendisini konsepte uydurmak için müthiş çabalar özel efektler gerekmez popstar alaturkadan çıktığı gibi film setine gelse yeter.

misery

zifir
yaklaşık iki saat önce bitirdiğim, hakkında entry girmek için kafamda ouşturduğu toz bulutun yatışmasını beklediğim kitaptır kendileri. ha kafamda halen elinde bir baltayla annie wilkes dolaşıyor o ayrı mesele. tüm stephen king kitapları gibi hassiktir bea nidaları eşliğinde okuduğum bir kitaptır. bazı sahnelerde lavaboya koşup var gücüyle kusmak isteği uyandırır insanda. sözün kısası okuyunuz efenim. okuyunuz ondan sonrada bunu nasıl bir insan yazabilir diye düşününüz.
5 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol