hemen hemen herkez ozler eski gunlerde yasanilanlari ama ozellikle ozel gunler hatirlaninca zamanin ne cabuk gectigini belirtmeye dair bu soz obegi kullanilir ic cekerek.
1968 de istanbulda doğdu. 1985 yılında dans ederek sanat hayatına baylayan reha yeprem, tiyatricalda amatör tiyatro çalışmalarına başladı . ve küçük mutluluklar , kanlı gömlek , ağ, gibi bazı oyunlar sahneye koydu. 1986 da aydan adan&sema german ajansında mankenliğe başladı. 1987 de, hürriyet gazetesinin kelebek ekinin açmış olduğu sinema yarışmasında sinema kralı seçilerek profesyonel aktörlük hayatına başladı. pek çok ajansta reklam çalışmaları yapan reha yeprem , aynı zamanda 18 yıl mankenlikle birlikte podyum dersleri verdi. uğurkan erez’le birlikte 5 yıl meda moda organizasyonda fashing show ve koreografi çalışmaları yaptı. 50 den fazla defileye koreograf olarak imza attı.1996 da aklın mantığın ötesindeki sırlı olayları anlatan 2002 jvc tokyo film festivali kısa metraj şampiyonu sır kapısı programını sunan sanatçı aynı zamanda stv haber merkezinde 2 yıl boyunca sabah 07,00-09,00 canlı yayında merhaba yenigün programında gazete manşetlerini okudu kahvaltı haberlerini sundu. altı ay, “yarışma zamanı” isimli yarışma programını sunan reha yeprem ,6 yıldır stv de ramazan aylarında iftar programını sunmaktadır.2000 yılından bu yana yurt içi ve yurt dışı kültürel faaliyetlere sunucu olarak iştirak eden reha yeprem. 2002 de kırgız cengiz aytmatov ve izmir belediye eski başkanı burhan özfatura gibi değerli şahsiyetlerle birlikte dortmund’ta ve avrupa’nın orta asya’nın kısaca dünyanın değişik yerlerinde yapılan seminerlerde sunuculuk yapıyor. reha yeprem aynı zamanda amatör resim çalışmaları yapıyor ve akmde 1995 te reprodüctions sergisi açtı .arapça gramer , ve orta derecede ingilizce ben sanatçı amatör olarak klasik gitar çalıyor.yıldızlar gecenin değildir isimli bir de şiir kaseti olan reha yeprem evli ve iki çocuk babası. ayrıca "zehirli bal" adında bir anı roman çalışması mevcuttur.
kaynak: rehayeprem.net
kaynak: rehayeprem.net
ilhan iremin 1987de cikartmis oldugu ve otesi isimli albumundeki dinlenesi parcasi..
dikkatle or sevgiyi, birlestir ilmikleri
sefkatle sev gulmeyi, sikistir dugumleri
yeniden, yeniden, yeniden durma
yeniden, yeniden, yeniden basla
bir daha, bir daha, bir kez daha
nerede, nerede, nerede sorma
orada, surada, burada ara
bir daha, bir daha, bir kez daha
oyle guzel bir sir var, sakliyor tum aynalar
her sevgide bin dus var, goruyor arayanlar
yeniden, yeniden, yeniden durma
yeniden, yeniden, yeniden basla
bir daha, bir daha, bir kez daha
nerede, nerede, nerede sorma
orada, surada, burada ara
bir daha, bir daha, bir kez daha.
dikkatle or sevgiyi, birlestir ilmikleri
sefkatle sev gulmeyi, sikistir dugumleri
yeniden, yeniden, yeniden durma
yeniden, yeniden, yeniden basla
bir daha, bir daha, bir kez daha
nerede, nerede, nerede sorma
orada, surada, burada ara
bir daha, bir daha, bir kez daha
oyle guzel bir sir var, sakliyor tum aynalar
her sevgide bin dus var, goruyor arayanlar
yeniden, yeniden, yeniden durma
yeniden, yeniden, yeniden basla
bir daha, bir daha, bir kez daha
nerede, nerede, nerede sorma
orada, surada, burada ara
bir daha, bir daha, bir kez daha.
cennetten gelen mubarek su.
ciktimi cikmadimi bilmiyorum ama bi aralar cikmasi beklenen icerken kibleye dogru icilmesi gereken cola.
(bkz: polat alemdar)
bir coluk cocuk avuntusu.
him’in greatest lovesongs, vol. 666 albumunde yer alan mukemmel parcasi..
all our times have come
here but now they’re gone
seasons don’t fear the reaper
nor do the wind, the sun or the rain
we can be like they are
come on baby... don’t fear the reaper
baby take my hand... don’t fear the reaper
we’ll be able to fly... don’t fear the reaper
baby i’m your man...
valentine is done
here but now they’re gone
romeo and juliet
are together in eternity...
romeo and juliet
40,000 men and women everyday... like romeo and
juliet
40,000 men and women everyday... redefine
happiness
another 40,000 coming everyday...we can be like
they are
come on baby... don’t fear the reaper
baby take my hand... don’t fear the reaper
we’ll be able to fly... don’t fear the reaper
baby i’m your man...
love of two is one
here but now they’re gone
came the last night of sadness
and it was clear she couldn’t go on
then the door was open and the wind appeared
the candles blew then disappeared
the curtains flew then he appeared
saying don’t be afraid
come on baby... and she had no fear
and she ran to him... then they started to fly
they looked backward and said goodbye
she had become like they are
she had taken his hand
she had become like they are
come on baby...don’t fear the reaper...
all our times have come
here but now they’re gone
seasons don’t fear the reaper
nor do the wind, the sun or the rain
we can be like they are
come on baby... don’t fear the reaper
baby take my hand... don’t fear the reaper
we’ll be able to fly... don’t fear the reaper
baby i’m your man...
valentine is done
here but now they’re gone
romeo and juliet
are together in eternity...
romeo and juliet
40,000 men and women everyday... like romeo and
juliet
40,000 men and women everyday... redefine
happiness
another 40,000 coming everyday...we can be like
they are
come on baby... don’t fear the reaper
baby take my hand... don’t fear the reaper
we’ll be able to fly... don’t fear the reaper
baby i’m your man...
love of two is one
here but now they’re gone
came the last night of sadness
and it was clear she couldn’t go on
then the door was open and the wind appeared
the candles blew then disappeared
the curtains flew then he appeared
saying don’t be afraid
come on baby... and she had no fear
and she ran to him... then they started to fly
they looked backward and said goodbye
she had become like they are
she had taken his hand
she had become like they are
come on baby...don’t fear the reaper...
him’in deep shadows and brilliant highlights albumunde yer alan dinlenesi slow parcasi.
the kiss sweetest
and touch so warm
the smile kindest
in this world so cold and strong
so close to the flame
burning brightly
it won’t fade away
and leave us lonely
the arms safest
and words all good
the faith deepest
in this world so cold and cruel
so close to the flame
burning brightly
it won’t fade away
and leave us lonely..
the kiss sweetest
and touch so warm
the smile kindest
in this world so cold and strong
so close to the flame
burning brightly
it won’t fade away
and leave us lonely
the arms safest
and words all good
the faith deepest
in this world so cold and cruel
so close to the flame
burning brightly
it won’t fade away
and leave us lonely..
ne yazsam yetersiz kalicak sevgimi anlatmaya ama dinlenesi ve dinledikten sonra olunesi grup.gone with the sin, join me in death, close to the flame,dont fear the reaper, in joy and sorrow bikmadan saatlerce dinlenebilir..
http://www.heartagram.com
http://www.heartagram.com
an itibariyle him diye indirdigim ve dinledigim muslum baba parcasi.
aldanma cocuksu mahsun yuzune
mutlaka terkedip gidecek birgun
kanma sever gibi gorundugune
seni sevmiyorum diyecek birgun
sevmek cok guzelsey aldanmak aci
ruhunu saracak bir derin sanci
o durmayan yolcu sen garip hanci
hesabi vermeden gidecek bir gun
ugruna herseyini adayacaksin
askini omrunle bir tutacaksin
ne yazik sonunda aglayacaksin
gururunu yere atacak bir gun...
aldanma cocuksu mahsun yuzune
mutlaka terkedip gidecek birgun
kanma sever gibi gorundugune
seni sevmiyorum diyecek birgun
sevmek cok guzelsey aldanmak aci
ruhunu saracak bir derin sanci
o durmayan yolcu sen garip hanci
hesabi vermeden gidecek bir gun
ugruna herseyini adayacaksin
askini omrunle bir tutacaksin
ne yazik sonunda aglayacaksin
gururunu yere atacak bir gun...
dunyanin sadece tesislesmede basarili olan, asil alani olan sporda fazla basarili olamayan ender buyuk kuluplerinden.
(bkz: oldu gozlerim doldu)
parasiyla, televizyon kanaliyla degil; uefa kupasiyla, super kupasiyla, kimilerinin yillardir alamadigi turkiye kupasiyla ovunen turkiye’nin en buyuk takimi.
(bkz: yok boyle bir sey)
sanatcinin kendi agizindan hayati ;
1966 konya kadinhani ornekkoy dogumluyum. ciftci bir ailenin 7 cocugunun ortancisiyim. tahsilim lise terk. askerligimi 1986-1988de egirdir ve adiyamanda tamamladim. 1990da evlendim. ahmet, gulsum ve irem adlarinda uc can parcam var.
sanata 1982 yilinda hayalini kurdugum baglama ile basladim. hic kimseden ders almadan, kendi kendime ama bikmadan usanmadan cok calisarak, gece uykularini yuregime ve sevdama hapsederek bu gunun temelini attim. gerci bir gun sanatci olacagim diyerek degil. o gunku hasin, hircin, deli dolu duygularimi karacaoglan gibi yunus gibi sifresi yalniz bana ait olmak uzere ruhumdaki kara bulutlari dagitmak icindi. meger yuce mevlam rizkimizi sanatla verecekmis de haberimiz yokmus. cok kucuk yaslarda agabeylerimin ve arkadaslarinin vatan ve millet icin ne kafa yorduklarini, bazi zaman goz yasi doktuklerini unutamam. beni once allaha iyi bir kul, ana-babaya iyi bir evlat, yuce milletime de iyi bir fert olarak yetistiren anamdan, babamdan ve agabeylerimden allah razi olsun.
1989 yilinda kadinhani ulku ocaginin konseri ile baslayan ve bu gunlere gelen zor ama guzel bir seruven. 1990 yilinda pendik ulku ocaginin konserinde sahne alan alperen ile tanismamiz ve kaset teklifi.....
doguyoruz ufuklardan, usuyorum ve turkiyem
unkapani muzik piyasasinda bir yere gelmenin zorlugunu hatta imkansizligini biliyordum. ama neden olmasin. alperen umutluydu benden. yakalayacaktik. bir turku lazimdi. iste o turku: siirin yazari, omur boyu vatan hainleriyle, kalemi ile savasan, yilmayan, yikilmayan ve su an hastalikla savasan saygideger buyugumuz dilaver cebeci. bestesi kendime ait olan turkiyem turkusu.
bize kapanan demir kapilari, yuregimizden kopan firtina ile yikiyorduk. 7den 70e herkes sagcisi solcusu istemeseler bile mecbur kaliyorlardi, millî gunlerde, millî maclarda, hemen hemen her siyasi parti secim zamanlarinda devlet protokolunde turkiyemi caliyorlardi. basarmistik.
yon vermeliydik sanata. sevdali genclerimiz sifresini cozmeliydi askin, bizim turkulerimizle.
han duvarlari albumunden sonra selcuklu muzikten yani alperenden ayrilmak zorunda kaldim. bu yere gelmemde cok buyuk emegi olan sevgili agabeyim alperene sonsuz tesekkurler...
akbas muzikin sahibi yilmaz akbas ile baslayan yeni bir donem..
yil 1995. kasetimiz bitmisti. sonradan bir hafta icinde besteleyip aranjesini yapip, okuyup kasete dahil ettigimiz, basbuguma yaktigim agit ve yandi yurekler yandi. o nasil duygu idi anlatamam. mekanin cennet olsun basbugum.
bu vatan kimin, mektup ve insanlar ...
bu vatan kimin albumunde, saclarin turkusu ile daha genis kitlelere ulastik. mektup albumu ile turkiyede en cok satan 5 kaset arasina girdik. cikmadigimiz tv kanali kalmadi.1990 yilindaki hayallerimizi coktan astik. gelen her basari bizi citamizi yukseltmeye mecbur kildi. geldigimiz nokta mukemmel ve guzel ama yeterli degil.
fikrimden, dusuncemden, tasidigim butun degerlerden taviz vermeden , buralara gelebilmenin guzelligi ve sevincini yasiyorum.
sozun kisasi degerli gonuldaslarim; hic bir egitim almadan, hic bir kimseden yardim gormeden, gece uykusuna hasret, evime hasret, esime, cocuklarima hasret, ote yandan da en guzel vuslat. sabrin, sukrun ve azmin neticesi.
iyi gunde, kotu gunde her konserde, cebinizdeki son kurusu ile bilet alarak bize guc veren salonlari, statlari tiklim tiklim dolduran gencler, kendi evlatlarindan bizi ayirt etmeyen, namazlarinin ardinda bize de dua eden analarim, bacilarim, agabeylerim sizin duygulariniza tercuman olabilmek icin ugrastik. eger zerre kadar basarili olabildiysek ne mutlu bize.. butun gaye ve cabamiz genclerimiz. onlar bizden kabiliyetli , daha cesur, daha sabirli, daha inancli, daha azimli ve her seyi ilimle ve en onemlisi sevgiyle basaracaklar. onlara deryada bir katre, kucucuk bir isik olabildi isek ne mutlu bize. ve ne mutlu ayni dilek, ayni umut ,ayni ulkude paylasmasini bilen ,sevdigini riyasiz seven gonullere ve ne mutlu turkum diyene.
hakkiniz helal edin.
sanatcinin 1990 ilk albumu doguyoruz ufuklardan ile baslayan ve 2005 yilinda son albumu satan satana, olmakla birlikte 15 yilda 13 album var.
(bkz: doguyoruz ufuklardan)
(bkz: usuyorum)
(bkz: turkiyem)
(bkz: han duvarlari)
(bkz: yandi yurekler yandi)
(bkz: bu vatan kimin)
(bkz: mektup)
(bkz: insanlar)
(bkz: sevmeyen bilmez)
(bkz: artik kafaya takmam)
(bkz: biz bu hallere dusecek adammiydik)
(bkz: karsiliksiz sevmedikmi)
(bkz: satan satana)
1988 yilindan bu gune kadar, edirneden karsa, avusturyadan ingiltere ye kadar binlerce konserleri bulunmaktadir.
1966 konya kadinhani ornekkoy dogumluyum. ciftci bir ailenin 7 cocugunun ortancisiyim. tahsilim lise terk. askerligimi 1986-1988de egirdir ve adiyamanda tamamladim. 1990da evlendim. ahmet, gulsum ve irem adlarinda uc can parcam var.
sanata 1982 yilinda hayalini kurdugum baglama ile basladim. hic kimseden ders almadan, kendi kendime ama bikmadan usanmadan cok calisarak, gece uykularini yuregime ve sevdama hapsederek bu gunun temelini attim. gerci bir gun sanatci olacagim diyerek degil. o gunku hasin, hircin, deli dolu duygularimi karacaoglan gibi yunus gibi sifresi yalniz bana ait olmak uzere ruhumdaki kara bulutlari dagitmak icindi. meger yuce mevlam rizkimizi sanatla verecekmis de haberimiz yokmus. cok kucuk yaslarda agabeylerimin ve arkadaslarinin vatan ve millet icin ne kafa yorduklarini, bazi zaman goz yasi doktuklerini unutamam. beni once allaha iyi bir kul, ana-babaya iyi bir evlat, yuce milletime de iyi bir fert olarak yetistiren anamdan, babamdan ve agabeylerimden allah razi olsun.
1989 yilinda kadinhani ulku ocaginin konseri ile baslayan ve bu gunlere gelen zor ama guzel bir seruven. 1990 yilinda pendik ulku ocaginin konserinde sahne alan alperen ile tanismamiz ve kaset teklifi.....
doguyoruz ufuklardan, usuyorum ve turkiyem
unkapani muzik piyasasinda bir yere gelmenin zorlugunu hatta imkansizligini biliyordum. ama neden olmasin. alperen umutluydu benden. yakalayacaktik. bir turku lazimdi. iste o turku: siirin yazari, omur boyu vatan hainleriyle, kalemi ile savasan, yilmayan, yikilmayan ve su an hastalikla savasan saygideger buyugumuz dilaver cebeci. bestesi kendime ait olan turkiyem turkusu.
bize kapanan demir kapilari, yuregimizden kopan firtina ile yikiyorduk. 7den 70e herkes sagcisi solcusu istemeseler bile mecbur kaliyorlardi, millî gunlerde, millî maclarda, hemen hemen her siyasi parti secim zamanlarinda devlet protokolunde turkiyemi caliyorlardi. basarmistik.
yon vermeliydik sanata. sevdali genclerimiz sifresini cozmeliydi askin, bizim turkulerimizle.
han duvarlari albumunden sonra selcuklu muzikten yani alperenden ayrilmak zorunda kaldim. bu yere gelmemde cok buyuk emegi olan sevgili agabeyim alperene sonsuz tesekkurler...
akbas muzikin sahibi yilmaz akbas ile baslayan yeni bir donem..
yil 1995. kasetimiz bitmisti. sonradan bir hafta icinde besteleyip aranjesini yapip, okuyup kasete dahil ettigimiz, basbuguma yaktigim agit ve yandi yurekler yandi. o nasil duygu idi anlatamam. mekanin cennet olsun basbugum.
bu vatan kimin, mektup ve insanlar ...
bu vatan kimin albumunde, saclarin turkusu ile daha genis kitlelere ulastik. mektup albumu ile turkiyede en cok satan 5 kaset arasina girdik. cikmadigimiz tv kanali kalmadi.1990 yilindaki hayallerimizi coktan astik. gelen her basari bizi citamizi yukseltmeye mecbur kildi. geldigimiz nokta mukemmel ve guzel ama yeterli degil.
fikrimden, dusuncemden, tasidigim butun degerlerden taviz vermeden , buralara gelebilmenin guzelligi ve sevincini yasiyorum.
sozun kisasi degerli gonuldaslarim; hic bir egitim almadan, hic bir kimseden yardim gormeden, gece uykusuna hasret, evime hasret, esime, cocuklarima hasret, ote yandan da en guzel vuslat. sabrin, sukrun ve azmin neticesi.
iyi gunde, kotu gunde her konserde, cebinizdeki son kurusu ile bilet alarak bize guc veren salonlari, statlari tiklim tiklim dolduran gencler, kendi evlatlarindan bizi ayirt etmeyen, namazlarinin ardinda bize de dua eden analarim, bacilarim, agabeylerim sizin duygulariniza tercuman olabilmek icin ugrastik. eger zerre kadar basarili olabildiysek ne mutlu bize.. butun gaye ve cabamiz genclerimiz. onlar bizden kabiliyetli , daha cesur, daha sabirli, daha inancli, daha azimli ve her seyi ilimle ve en onemlisi sevgiyle basaracaklar. onlara deryada bir katre, kucucuk bir isik olabildi isek ne mutlu bize. ve ne mutlu ayni dilek, ayni umut ,ayni ulkude paylasmasini bilen ,sevdigini riyasiz seven gonullere ve ne mutlu turkum diyene.
hakkiniz helal edin.
sanatcinin 1990 ilk albumu doguyoruz ufuklardan ile baslayan ve 2005 yilinda son albumu satan satana, olmakla birlikte 15 yilda 13 album var.
(bkz: doguyoruz ufuklardan)
(bkz: usuyorum)
(bkz: turkiyem)
(bkz: han duvarlari)
(bkz: yandi yurekler yandi)
(bkz: bu vatan kimin)
(bkz: mektup)
(bkz: insanlar)
(bkz: sevmeyen bilmez)
(bkz: artik kafaya takmam)
(bkz: biz bu hallere dusecek adammiydik)
(bkz: karsiliksiz sevmedikmi)
(bkz: satan satana)
1988 yilindan bu gune kadar, edirneden karsa, avusturyadan ingiltere ye kadar binlerce konserleri bulunmaktadir.
umit sayinin dinlesi hos parcasi.
sen susunca
karisir icim
tukenir askim
sensiz gul
sen acinca
cozulur icim
yasarim aski
senle gul
bahar dallarina ayaz vurunca
boynun bukulup yas olunca
sen bir guldun ben bir gonca
nasil buyurum sensiz olunca
sen olmasan
ben solarim
gul beyaz gul
acarim
yerini al yuregimide al
gul beyaz gul yanimda kal
sevdigimi al sakla koynunda
dokunmasin kimse ona...
sen susunca
karisir icim
tukenir askim
sensiz gul
sen acinca
cozulur icim
yasarim aski
senle gul
bahar dallarina ayaz vurunca
boynun bukulup yas olunca
sen bir guldun ben bir gonca
nasil buyurum sensiz olunca
sen olmasan
ben solarim
gul beyaz gul
acarim
yerini al yuregimide al
gul beyaz gul yanimda kal
sevdigimi al sakla koynunda
dokunmasin kimse ona...
(bkz: gul beyaz gul)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?