- açık karşılaa!!!
- yeşil!
- ...
- yeşil!
- ...
- açık karşılasanıza lan!!
diyaloğunun sıkça duyulduğu hatta açık tribünün ısrarla karşılık vermemesine tahammül edemeyen kapalı tribünden açık a. koyarız küfrünü duyduğum, kapalı tribündeki çamlıklılar grubunun hiç susmamasına rağmen açık tribündekilerin çekirdek çıtlamaktan başka bişey yapmadığı taraftar grubuna sahip futbol takımı.
logosu yeşil-siyah renkte olup logosunda horoz simgesi bulunan futbol takımı.
tdk der ki:
1 . bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak veya gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak:
"bu çoban öyle güçlü görünüyor ki şu yandaki ağacı kavrasa dibinden söker götürür."- y. kemal.
2 . kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak:
"makineyi sökmek."- .
3 . rüzgâr, sel, akarsu, bir şeyi yerinden çıkarmak, götürmek.
4 . geçip gitmeye engel olan zorlukları atlatmak:
"araba çamuru sökemedi. gemi akıntıyı söktü."- .
5 . karışık bir yazıyı okumak:
"çok okunaksız bir yazı. ben söker gibi oldum."- h. taner.
6 . (nsz) balgam vb.nin çıkması, akması kolaylaşmak.
7 . ayırmak, uzaklaştırmak, vazgeçirmek:
"saplandığı fikirlerden sökemezdiniz."- y. z. ortaç.
8 . (-den) örülmüş, dikilmiş şeyin, örgüsünü veya dikişini ayırmak.
9 . mecaz okuyabilme becerisini kazanmak:
"bunların fransızcasını sökmek bir mesele, manalarını sökmek ikinci bir meseledir."- r. n. güntekin.
10 . (nsz), argo geçmek, etki yapmak:
"ne yaparsın, dedi, burada böyle söküyor!"- f. r. atay.
11 . (nsz), teklifsiz konuşmada gelmeye başlamak veya çıkagelmek:
"şerminle nermin tam bir saat sonra yani saat beş buçukta söktüler."- h. e. adıvar.
1 . bir şeyi bulunduğu yerden kuvvet kullanarak veya gevşeterek çıkarmak, çekip ayırmak:
"bu çoban öyle güçlü görünüyor ki şu yandaki ağacı kavrasa dibinden söker götürür."- y. kemal.
2 . kurulmuş bir şeyi parçalarına ayırmak:
"makineyi sökmek."- .
3 . rüzgâr, sel, akarsu, bir şeyi yerinden çıkarmak, götürmek.
4 . geçip gitmeye engel olan zorlukları atlatmak:
"araba çamuru sökemedi. gemi akıntıyı söktü."- .
5 . karışık bir yazıyı okumak:
"çok okunaksız bir yazı. ben söker gibi oldum."- h. taner.
6 . (nsz) balgam vb.nin çıkması, akması kolaylaşmak.
7 . ayırmak, uzaklaştırmak, vazgeçirmek:
"saplandığı fikirlerden sökemezdiniz."- y. z. ortaç.
8 . (-den) örülmüş, dikilmiş şeyin, örgüsünü veya dikişini ayırmak.
9 . mecaz okuyabilme becerisini kazanmak:
"bunların fransızcasını sökmek bir mesele, manalarını sökmek ikinci bir meseledir."- r. n. güntekin.
10 . (nsz), argo geçmek, etki yapmak:
"ne yaparsın, dedi, burada böyle söküyor!"- f. r. atay.
11 . (nsz), teklifsiz konuşmada gelmeye başlamak veya çıkagelmek:
"şerminle nermin tam bir saat sonra yani saat beş buçukta söktüler."- h. e. adıvar.
bazı denyo şoförlerin bahanesidir.3 gün önce tanık olduğum bir olayda adam inmek üzere tam alt basamağa gekmişti şöför o anda dikkatsiz davranıp kapıyı kapatınca o menfur olay yaşandı ve ikili arasında şöyle bir diyalog geçti.
çarpılan adam: aaaa oo aanaammmm. napıyosun kardeşiimmmm!!!
çarptıran şoför: abi dikkat etsene bak otamatik kapı çarpar yazıyo orda.
çarpılan adam: mına kodumun tam inerken kapıyı kapatırsan çarpar tabi. töbee töbee mübarek gün orucu da sakatladık.
çarpılan adam: aaaa oo aanaammmm. napıyosun kardeşiimmmm!!!
çarptıran şoför: abi dikkat etsene bak otamatik kapı çarpar yazıyo orda.
çarpılan adam: mına kodumun tam inerken kapıyı kapatırsan çarpar tabi. töbee töbee mübarek gün orucu da sakatladık.
-ayna ayna söyle bana...
-kül kedisi, lağım faresi, dere kurbağası, aysel gürel... sayayım mı daha?
-kül kedisi, lağım faresi, dere kurbağası, aysel gürel... sayayım mı daha?
+ benim için seks ikinci plandadır hayatım.
- peki birinci planın ne?
+ partnerimi seks yapmaya ikna etme.
- o zaman başlayalım.
- peki birinci planın ne?
+ partnerimi seks yapmaya ikna etme.
- o zaman başlayalım.
doğrusu: içine girdiğin küçük kaygan deliği...
benim anladığım : içine girdiğin küçük hayvan deliii...
benim anladığım : içine girdiğin küçük hayvan deliii...
- bu nee?
- elma
- s koy
- koydum
- ne oldu
- selma
- kıçına koy
- ayıp olur canımm ıhıııhh
- koyy koyyyyy
- yapma yavvv herkesin ortasında olur mu?
...
şaban oğlu şaban filminin espri malzemesi de olmuştur.
- elma
- s koy
- koydum
- ne oldu
- selma
- kıçına koy
- ayıp olur canımm ıhıııhh
- koyy koyyyyy
- yapma yavvv herkesin ortasında olur mu?
...
şaban oğlu şaban filminin espri malzemesi de olmuştur.
elmada bulunan c vitamininin en fazla kabuğunda ve kabuğun hemen altında yoğun olarak bulunduğu için elmanın kabuğuyla tüketilmesi önerilir.
zevk ve eğlenceye düşkün
-fransızca kökenli sözcük.(autobus)
-yolcu taşıyan, motorlu, büyük taşıt anlamındadır.
-yapısı itibariyle sürücüsü dahil en az 16 oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır.
-yolcu taşıyan, motorlu, büyük taşıt anlamındadır.
-yapısı itibariyle sürücüsü dahil en az 16 oturma yeri olan ve insan taşımak için imal edilmiş bulunan motorlu araçtır.
böcek ve arı sokmalarına iyi geldiği, çıbanların baş vermesini ve iyileşmesini hızlandırdığı uzmanlar tarafından söylenen sebze.
söyle uygulanmalıymış. arı veya böceğin iğnesi duruyosa çıkartıyorsun. soğanı dilimleyip sokulan yere basıyosun. çıban için de yarım kuru soğanı çıbanın üstüne basıyosun. şişkinliği geçirip iyileşmeyi hızlandırıyormuş.
söyle uygulanmalıymış. arı veya böceğin iğnesi duruyosa çıkartıyorsun. soğanı dilimleyip sokulan yere basıyosun. çıban için de yarım kuru soğanı çıbanın üstüne basıyosun. şişkinliği geçirip iyileşmeyi hızlandırıyormuş.
kesin sokarlar ama üniversiteye mi, öğrenciye mi orası pek belli olmaz.
her yol helal zımbala bilal
ne yapmak gerektiğini bilememek, nasıl davranacağını kestirememek, hayret etmek.
-özlem bi soru göstermedin alcan olsun.
-kendim yapamadımki
-2. kağıdı uçak yapmak için mi aldın? doldurdun 2 cevap kağıdınıda.
-ya aybars yapamadım diyom. en fazla 50 gelir valla.
hoca sınav sonuçlarını okuyacaktır ama tarzı biraz farklıdır.
hoca:kaç bekliyosun suat?
suat:70 hocam
hoca:40 suat. anca 30 ederdi ama kıytırık cevaplarına da 3 er 5 er puan verdim.
hoca:kaç bekliyosun veli?
veli:80 hocam.
hoca:aferim 80. bak adam ne yaptığını biliyo arkadaşlar.
hoca: kaç bekliyosun özlem?
özlem:60 hocam.
hoca :60 özlem.
özlem: yaa hocam aslında ben biraz daha yüksek bi not bekliyodum. yani 70 falan.
hoca: o zaman 70 özlem.
özlem: ama hocaam.
hoca: kızım sen ne yaptığını bilmiyormusun.sana 100 vermiştim ama şimdi 5 puan kırdım 95.
gibi muhabbetlere konu olan yalancı ve ineğin önde gidenidir.
-kendim yapamadımki
-2. kağıdı uçak yapmak için mi aldın? doldurdun 2 cevap kağıdınıda.
-ya aybars yapamadım diyom. en fazla 50 gelir valla.
hoca sınav sonuçlarını okuyacaktır ama tarzı biraz farklıdır.
hoca:kaç bekliyosun suat?
suat:70 hocam
hoca:40 suat. anca 30 ederdi ama kıytırık cevaplarına da 3 er 5 er puan verdim.
hoca:kaç bekliyosun veli?
veli:80 hocam.
hoca:aferim 80. bak adam ne yaptığını biliyo arkadaşlar.
hoca: kaç bekliyosun özlem?
özlem:60 hocam.
hoca :60 özlem.
özlem: yaa hocam aslında ben biraz daha yüksek bi not bekliyodum. yani 70 falan.
hoca: o zaman 70 özlem.
özlem: ama hocaam.
hoca: kızım sen ne yaptığını bilmiyormusun.sana 100 vermiştim ama şimdi 5 puan kırdım 95.
gibi muhabbetlere konu olan yalancı ve ineğin önde gidenidir.
mesaj uyarısı verdiğinde butonu çevreleyen ince çizginin üstüne tıklamadan açamadığım ve entrylerim silinmeye başladıktan sonra yeşil rengini aldığında ürktüğüm butondur.
dünyanızın başınıza yıkıldığı andır. ağlamasına sebep olan sizseniz uzunca bir zaman, belki de hiçbir zaman kendinizi affedemezsiniz.yıllar sonra bile aklınıza geldikçe içiniz burulur, gözleriniz dolar.
o telsiz kanalındaki kişilere saygısızlıktır, küfürdür.yapanın parmakları kırılasıcadır. hangi telsizle yapıldığı kolay tespit edilir. ancak şöyle güzel bir yanı da vardır. yasa dışı bir örgüt için çalışan kişiler (örnek:(bkz: pkk))telsizle haberleşirken yapılırsa haberleşmelerine mani olunmuş olunur. böyle durumlarda faydalıdır, o parmaklar dert görmesindir.
önem vermemek, hesaba katmamak, sözünü etmeye değer bulmamak.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?