seeyouindisneyland

irene annesini küçük yaşta kaybetmiştir ve teyzesi eleonora tarafından büyütülmüştür. başarılı bir iş kadını olan irene, teyzesi eleonara gibi çok para kazanmak ve büyük işlere imza atmak ister.

irene günün birinde ailesinden kalan bir evin, annesine ait eşyalarla dolu odasında kendi iç dünyasına doğru yola çıkar. aniden başlayan bu değişim genç kadının bütün hayatını alt üst edecek ve hayatına ait her şeyi terk ederek yoksullara yardım eden insanlarla birlikte çalışmaya başlamasına yol açacaktır.

başroller: andrea di stefano, barbora bobulova
yönetmen: ferzan özpetek

düğün gecesi masum genç kadın evleniği adamın bir iblis olduğunu keşfeder. bir balta darbesi ile kocasını geçmişe gömer.aradan yıllar geçmiştir ve mallory artık anti-doğa üstü komando birminin başındadır. iş ortakları patlayıcı uzmanı vena cava ve doğa üstü yeteneklere sahip küçük kız konuşan tina ile birlikte şeytani güçlere karşı yürüttüğü savaşta fransa’da devriye gezmektedir. papanın kaçırılması ile mallory’ i onaylamasada vatikan’ın tek umudu bu üç süper kahramandır.

başroller: olivia bonamy
yönetmen: julien magnat

joe ve claire piknik yapmak için gittikleri bir yerde üzücü bir kazaya tanık olurlar. sıradan olayların seyir ettiği, etraftaki herkesin güzel yaz gününe eşlik edercesine hoş dakikalar geçirdiği o günde birden panik dolu anlar başlar.

başroller: daniel craig, rhys ifans
yönetmen: roger michell

1970’lerin ispanya’sı...bir ansiklopedi satıcısı olan alfredo ve karısı carmen kaderin bir cilvesi ile kendilerini sinema dünyasında buluverir.patronları, alfredo’ya üreme ansiklopedisinin bir parçası olarak verilecek bir erotik film yapmasını teklif eder.

başroller: candela pena, javier cámara
yönetmen: pablo berger

paris, eylül 1942. nazi’lerden kaçan yahudi yönetmen lucas steiner hayatta kalabilmek için tiyatrosunun kilerinde saklanır. karısı marion ise tiyatronun yönetimini üstlenir ve sahnelenecek yeni bir oyun için bernard granger adlı genç aktörü işe alır. tiyatronun geleceği için bu oyunun başarı kazanması gerekir. ancak yahudi düşmanı eleştirmen daxiat’nın gölgesi her an üzerlerindedir. marion, hem tiyatrosunu ayakta tutmaya hem de kocasının hayatta kalmasına çalışmaktadır. tüm bunlar olurken marion ve genç bernard arasında alevlenen aşk acaba nasıl sonlanacaktır?

başroller: catherina deneuve, gerard depardieu
yönetmen: francois truffaut

jerusalem topraklarına hoşgeldiniz - yerlilerinin deyimiyle salem toprakları. nüfus: 1319. ve şu anda ürkütücü bir hızla artıyor. uğursuz bir yabancı sessiz new england kasabasının marsten malikanesine taşınır ve dehşeti de beraberinde getirir.

başroller: dan byrd, rob lowe
yönetmen: mikael salomon

eskisinden daha ölümcül! damla, amerika’nın sıcak ve kırsal bir kasabası olan arborville’e düşerek, alçak ve kötü niyetli, tüyler ürpertici hikayesine geri döner.

başroller: joe seneca, kevin dillion
yönetmen: chuck russell

pilot nick baskin, uçakta beş yabancı tarafından rehin alınır. kendisinin ve yolcuların hayatları tehlikededir. gece yarısına kadar süren korku dolu dakikalar tam bir dehşete dönüşmüştür. sorunlar bununla da kalmaz, uçak hava boşluğuna girer ve pilot kontrolü kaybeder. uçak da kuzey karolina dağları’na düşer. nick ve hayatta kalan yolcular kendilerini eski, ölümcül bir toxin madeninde bulurlar. bundan sonrası, tüm bir hayatta kalma mücadelesine dönüşür.

başroller: dan pinto, pat morita
yönetmen: chris mcintyre

birini öldürdüğü için on yedi yil hapse mahkum edilen,fakat dört sene sonra sartli olarak serbest birakilan gazap üzümleri romanının karakteri.

orjinali bruce springsteen’e ait ve çok güzel bir rage against the machine coverı bulunan şarkı.

men walkin long the railroad tracks
goin someplace theres no goin back
highway patrol choppers comin up over the bridge
hot soup on a campfire under the bridge
shelter line stretchin round the corner
welcome to the new world order
families sleepin in their cars in the southwest
no home no job no peace no rest
the highway is alive tonight
but nobodys kiddin nobody about where it goes
im sittin down here in the campfire light
searchin for the ghost of tom joad
he pulls a prayer book out of his sleeping bag
preacher lights up a butt and takes a drag
waitin for when the last shall be first and the first shall be last
in a cardboard box neath the underpass
got a one-way ticket to the promised land
you got a hole in your belly and gun in your hand
sleepin on a pillow of solid rock
bathin in the city aqueduct
the highway is alive tonight
where its headed everybody knows
im sittin down here in the campfire light
waitin on the ghost of tom joad
now tom said mom, wherever theres a cop beatin a guy
wherever a hungry newborn baby cries
where theres a fight against the blood and hatred in the air
look for me mom ill be there
wherever theres somebody fightin for a place to stand
or a decent job or a helpin hand
wherever somebodys strugglin to be free
look in their eyes mom youll see me.
well the highway is alive tonight
but nobodys kiddin nobody about where it goes
im sittin down here in the campfire light
with the ghost of old tom joad

rage against the machine - the ghost of tom joad

oha’dır , yuh’tur , çüş’tür.

bu ne mene birşey !! diye aldıktan sonra işe yaradığını gördüğünüz sağlık şeysi.

sabah 09:00 ile öğleden sonra 14:00 arası yayınlanan bütün kadın programları ve sunucuları.

valla sevenleri kusura bakmasın ama gerizekalı ,ağlamış suratlı ve hakikaten durup durup dövülesi ve ağladıkça daha da dövülesi , dövdükçe daha da dövülesi en sonunda yorulası , dinlenesi insan.

bilinçli olarak frikik verdikten sonra basına veryansın eden sonradan görme sanatçı bozuntularının ve mankenlerin çok da yeni olmayan numarası.
bu da mı reklam be kardeşim ?

topuklarımızı birbirine vurup bekliyoruz. ev gibisi yok, ve bu film gibisi de. nesilden nesile oz büyücüsü çocukları, büyükleri, aileleri, dostları biraraya getiriyor. göz kamaştırıcı oz ülkesinin sihirli dünyası, büyülü ormanları, danseden korkulukları ve şarkı söyleyen aslanlarla bizleri birbirinden güzel şarkılar eşliğinde maceradan maceraya sürüklüyor.

l. frank baum’un beğenilen kitap serisinden uyarlanan oz büyücüsü amerikan film enstitüsü tarafından tüm zamanların en iyi aile filmi seçilmiş. bu en yeni baskısında ise görüntü ve ses kalitesi çok daha yüksek. sizi zümrüt şehir’de, sinema tarihinin en ünlü yolunda bir yolculuğa davet ediyoruz. dorothy (judy garland), korkuluk (ray bolger), teneke adam (jack haley) ve korkak arslan (bert lahr) gökkuşağının ötesindeki sarı tuğlaı yol’da sizleri bekliyor.

başroller: judy garland
yönetmen: victor fleming

şehir işıkları gitgide yükselenbir iyet ve gösterişle başlar ve film tarihinin en ünlü sahnelerinden birisiyle seyircicelirn kalbine dokunarak ve onları güldürerek sonar erer. film, 1998’de amerikan film enstitüsü’nün ilk 100 amerikan filmi arasına girmeyi başarmıştır. charles chaplin film yapımcılığının aksi yönünde yüzerek müzik ve efektler dışında tümüyle sessiz olan bu filmi çektiğinde konuşma olan filmler yapılmaya başlanmıştı.

hikaye, tramp’in ama bir çiçekçi kızın göz ameliyatı için gerekli parayı bulma çabalarını anlatır, bu yıldızın duygu ve kahkaha dolu sahneler yaratabilmesi için ideal bir çerçevedir. tramp’in yaptığı işler arasında sokak süpürme, boksörlük, zengin adam rolüne girmek ve intihar etme eğilimli bir milyonerin kurtarıcısı olmak vardır. mesajı sessiz, fakat evrenseldir: aşkın gözü kördür.

başroller: charlie chaplin
yönetmen: charlie chaplin

roma tatili on dalda oscar’a aday olmuş ve soylu olmanın getirdiği zorunlulukları rededen ve roma’yı tek başına gezmek isteyen bir modern zaman prensesini canlandıran audrey hepburn’e oscar ödülü getirmiştir. olaylar prensesin gezisi sırasında şehirde sıradışı bir hikayenin peşinde olan amerikalı bir gazeteciyle karşılaşmasıyla başlar. bu karşılaşma beklenmedik bir aşkı doğuracaktır. eddie albert da eğlenceye peck’in tasasız fotoğrafçısı olarak katılıyor. william wyler yönetmenliğindeki bu romantik komedi tüm zamanların en keyifli filmlerinden biri.

başroller: audrey hepburn, gregory peck
yönetmen: william wyler

mirasçı tracy lord (grace kelly) birisiyle nişanlıydı (john lund) ama etkilediği başka birisi vardı. hatta bu arada eski kocasına (bing crosby) bile aşık olabilirdi. izlemekten büyük keyif alacağınız bu muhteşem müzikal-komedi hikayesiyle olduğu kadar başarılı oyuncularıyla da dikkat çekiyor.

başroller: frank sinatra, grace kelly
yönetmen: charles walters