okuyacak kaliteli roman bulamıyorum diyenin okuması gereken roman.
ankaranın en romantik tren istasyonu.
türkiyede birkaç kişinin biraraya gelerek kurduğu en güzel birliğin "galatasaray futbol klübü" olduğunu söyleyen fanatik galatasaraylı yazar.
oğuzkan bölükbaşının sevdiğim bir şiiri.
dostları olmalı insanın,
aynen gemilerin limanları gibi.
zaman zaman uğradığın, yükünü boşalttığın,
dalgalar dininceye kadar beklediğin koynunda.
sonra açık denizlere uğurlamalı seni,
geri döneceğin günü bekleme umuduyla.
bazen, rüzgâra o açmalı yelkenini,
yanağına konan bir öpücüğün coşkusuyla,
halatlarını çözmeli,
seni çok ama çok özlemeli.
dostları olmalı insanın;
ermiş, bilge, hayatı ezbere okuyabilen.
düşünmediklerini düşündüren,
seni bir cambaz ipinde, güvende tutabilen,
gerektiğinde senin için ateşi yutabilen,
yolunu ışıtan ustan olmalı.
şekillendirmeyi öğretmeli hayatın çömleğini.
sana vermeli soğuk bir kış gününde
üzerindeki tek gömleğini...
dostları olmalı insanın,
aynen gemilerin limanları gibi.
zaman zaman uğradığın, yükünü boşalttığın,
dalgalar dininceye kadar beklediğin koynunda.
sonra açık denizlere uğurlamalı seni,
geri döneceğin günü bekleme umuduyla.
bazen, rüzgâra o açmalı yelkenini,
yanağına konan bir öpücüğün coşkusuyla,
halatlarını çözmeli,
seni çok ama çok özlemeli.
dostları olmalı insanın;
ermiş, bilge, hayatı ezbere okuyabilen.
düşünmediklerini düşündüren,
seni bir cambaz ipinde, güvende tutabilen,
gerektiğinde senin için ateşi yutabilen,
yolunu ışıtan ustan olmalı.
şekillendirmeyi öğretmeli hayatın çömleğini.
sana vermeli soğuk bir kış gününde
üzerindeki tek gömleğini...
rüyanın mı yoksa rüya görenin mi analize (=tabire) ihtiyacı olduğunu düşündüren söz.
zekeriya beyaz & şahin k.
sezai karakoçun bir şiiri.
çocuk düşerse ölür çünkü balkon
ölümün cesur körfezidir evlerde
yüzünde son gülümseme kaybolurken çocukların
anneler anneler elleri balkonların demirinde
içimde ve evlerde balkon
bir tabut kadar yer tutar
çamaşırlarınızı asarsınız hazır kefen
şezlongunuza uzanın ölü
gelecek zamanlarda
ölüleri balkonlara gömecekler
insan rahat etmeyecek
öldükten sonra da
bana sormayın böyle nereye
koşa koşa gidiyorum
alnından öpmeye gidiyorum
evleri balkonsuz yapan mimarların.
çocuk düşerse ölür çünkü balkon
ölümün cesur körfezidir evlerde
yüzünde son gülümseme kaybolurken çocukların
anneler anneler elleri balkonların demirinde
içimde ve evlerde balkon
bir tabut kadar yer tutar
çamaşırlarınızı asarsınız hazır kefen
şezlongunuza uzanın ölü
gelecek zamanlarda
ölüleri balkonlara gömecekler
insan rahat etmeyecek
öldükten sonra da
bana sormayın böyle nereye
koşa koşa gidiyorum
alnından öpmeye gidiyorum
evleri balkonsuz yapan mimarların.
para için yapılırsa "mantık evliliği + midesizlik", para için yapılmazsa düpedüz "midesizlik".
ahmet kutsi tecerin güzel bir şiiri.
besbelli ölümüm sabahleyindir.
ilk ışık korkuyla girerken camdan,
uzan, başucumda perdeyi indir.
mum olduğu gibi kalsın akşamdan.
sonra koş terlikle haber vermeye,
"kiracım bu sabah can verdi" diye,
üç beş kişi duysun ve belediye,
beni kaldırmaya gelsin, odamdan.
evden çıkar çıkmaz omuzda tabut,
sen de eller gibi adımı unut.
kapımı birkaç gün için açık tut,
eşyam bakakalsın diye arkamdan.
besbelli ölümüm sabahleyindir.
ilk ışık korkuyla girerken camdan,
uzan, başucumda perdeyi indir.
mum olduğu gibi kalsın akşamdan.
sonra koş terlikle haber vermeye,
"kiracım bu sabah can verdi" diye,
üç beş kişi duysun ve belediye,
beni kaldırmaya gelsin, odamdan.
evden çıkar çıkmaz omuzda tabut,
sen de eller gibi adımı unut.
kapımı birkaç gün için açık tut,
eşyam bakakalsın diye arkamdan.
ahmet kutsi tecer’in meşhur şiiri.
geceleyin bir ses böler uykumu,
içim ürpermeyle dolar: nerdesin
arıyorum yıllar var ki ben onu,
aşıkıyım beni çağıran bu sesin.
gün olur sürüyüp beni derbeder,
bu ses rüzgârlara karışır gider.
gün olur peşimden yürür beraber,
ansızın haykırır bana: nerdesin?
bütün sevgileri atıp içimden,
varlığımı yalnız ona verdim ben,
elverir ki bir gün bana derinden,
ta derinden bir gün bana "gel" desin.
geceleyin bir ses böler uykumu,
içim ürpermeyle dolar: nerdesin
arıyorum yıllar var ki ben onu,
aşıkıyım beni çağıran bu sesin.
gün olur sürüyüp beni derbeder,
bu ses rüzgârlara karışır gider.
gün olur peşimden yürür beraber,
ansızın haykırır bana: nerdesin?
bütün sevgileri atıp içimden,
varlığımı yalnız ona verdim ben,
elverir ki bir gün bana derinden,
ta derinden bir gün bana "gel" desin.
açılın ben akademisyenim.
ankara ulustaki bit pazarından 1943teki ilk baskısını "bir simit parasına" satın aldığım ve hemen büyük bir iştahla okuduğum harikulade roman.
"kedi uzanamadığı ciğer mundar dermiş" anlamında bir söz.
18 mart günü ankaradan istanbula gitmeye değer mi değmez mi, hadi değdiğini kabul edelim, beni orada tanıyan çıkar mı çıkmaz mı, hadi çıktığını kabul edelim, beni takan olur mu olmaz mı, hadi taktıklarını kabul edelim, ilk maçta elenirsem rezil olur muyum olmaz mıyım, hadi olmadığımı kabul edelim, altı üstü bir tavla maçı için ne diye buralara kadar geldim oturup tezimle meşgul olsaydım ya düşünceleriyle bir cumartesi akşamımı zehir eder miyim etmez miyim diye düşündüğüm tavla turnuvası.
- nasılsın?
+ top gibiyim işte nasıl olsun.
- nasıl yani.
+ yuvarlanıp gidiyoruz işte be abi, anla sende.
+ top gibiyim işte nasıl olsun.
- nasıl yani.
+ yuvarlanıp gidiyoruz işte be abi, anla sende.
- nasılsın?
+ abi sence gerçek olan akli midir, yoksa akli olan gerçek midir?
- anlaşıldı iyi değilsin, geçer merak etme.
+ abi sence gerçek olan akli midir, yoksa akli olan gerçek midir?
- anlaşıldı iyi değilsin, geçer merak etme.
- nörüyon?
+ nörek abi, bildiğin gibi....
+ nörek abi, bildiğin gibi....
- nasılsın?
+ ya bi dur çişim geldi sonra anlatırım.
- ?..
+ ya bi dur çişim geldi sonra anlatırım.
- ?..
- nasılsın?
+ turp gibiyim.
+ turp gibiyim.
- nasılsın?
+ içgüveysinden hallice işte.
- nasıl yani? iyi misin kötü mü?
+ o soruyu içgüveysi olana sormak lazım.
- nerden bulcağız iç güveysini?
+ muğla taraflarında çokmuş, öyle duydum.
- lan şimdi senin nasıl olduğunu anlamak için ta muğlaya mı gidecez?
+ abi tamam ya. iyiyim. anlaştık mı?
- tamam şimdi oldu.
+ içgüveysinden hallice işte.
- nasıl yani? iyi misin kötü mü?
+ o soruyu içgüveysi olana sormak lazım.
- nerden bulcağız iç güveysini?
+ muğla taraflarında çokmuş, öyle duydum.
- lan şimdi senin nasıl olduğunu anlamak için ta muğlaya mı gidecez?
+ abi tamam ya. iyiyim. anlaştık mı?
- tamam şimdi oldu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?