her hafta daha da sıçmalarına rağmen; ankara\tunalı\gölge rock bardaki programlarında sahneye hala koruma ile çıkan, programlarında hande yenerin kulaklarını "kavga etmez sever beni romiyo, sabaha kadar sker beni romiyo" şeklinde çınlatan, şu sıralar bass gitaristlerini sakere göndermiş gruptur.
ing. güverte.
ing. damla, bir yudum, pek az bir miktar.
ing. korkunç, aman bilmez, katı, sert, amansız, acımasız, korkulu, zevksiz.
ing. tekne, gemi, kap, tas, kova, hıçı, şişe. ayrıca damar anlamına gelmektedir.
ing. to exult: sevinmek, iftihar etmek, övünmek.
ing. to win: kazanmak, galip gelmek.
ing. to winin üçüncü halidir.
ing. to seekin üçüncü halidir.
ing. eziyet. işkencede kullanılan germe aleti.
to rack: eziyet etmek.
to rack: eziyet etmek.
denizcilerin çok rüzgarlı ve çok dalgalı, görüş mesafesinin de az olduğu deniz şartları için kullandığı denizcilik terimlerinden biridir.
ing. gemiler için denizli havaya maruz kalmış, deniz yemiş, kötü hava şartlarında seyir yapmış aklamındadır.
ing. korku veren, korkunç, kaygılı, endişeli, ürkek.
-o captain my captain! our fearful trip is done;
the ship has weathered every rack, the prize we sought is won;
the port is near, the bells i hear, the people all exulting,
while follow eyes the steady keel, the vessel grim and daring:
but o heart! heart! heart!
o the bleeding drops of red,
where on the deck my captain lies,
fallen, cold and dead.
the ship has weathered every rack, the prize we sought is won;
the port is near, the bells i hear, the people all exulting,
while follow eyes the steady keel, the vessel grim and daring:
but o heart! heart! heart!
o the bleeding drops of red,
where on the deck my captain lies,
fallen, cold and dead.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?