ncan

norveçli wonderboy, henüz dünya şampiyonu olmamasına rağmen, büyük bir sansasyon yaratan ve 19 yaşına gelene kadar büyük turnuvalardan bir çoğunu kazanmayı başarmış genç adam.http://chess.liverating.org/ sitesinde de elo sıralamasında 1. sıradadır.

bobby fischer’dan sonra (orijinal adı: robert james fischer) rahatlıkla dahi denen nadir insanlardan. (belirtmiş olduğum üzere, hakkında yazılan pek çok yazı dışında, bir de wonderboy carlsen’i adli kitap anlatmak için yazılmıştır.)

sansasyonel bir biçimde 12 yaşında (bkz: büyük usta) olmuştu. (sergey karjakin de 12 yaşında ve carlsen’den birkaç ay küçükken büyük usta (gm=grandmaster) olmuştu.)

menajeri babasıdır ve carlsen bir süredir kasparov’la çalışmaktadır.

(bkz: vladimir kramnik)

2000 yılında kasparov’u yenerek dünya şampiyonluğunu kazanmış, rus eski dünya şampiyonu. (dünya eski şampiyonu mu denmeliydi?)

tahtını muhafaza edemediyse de 3k’lardan biri olma onurunu taşımaktadır.
satrançta bir süre zirveyi işgal eden bu 3k’lardan öteki ikisi, kasparov ve karpov idi.

şu sıralarda bu k’lardan tek ayakta kalanı kramniktir.
kasparov ve karpov emekli olmuşlardır.

kramnik ise hala satranç kariyerini başarıyla sürdürmektedir vehttp://chess.liverating.org/ deki sıralamaya göre 4. sıradadır.

2800 elo barajını geçmiş nadir oyunculardan biridir o da.

my path to the top adlı şirin mi şirin bir dvd’si vardır.

2005’de fide dünya şampiyonu olan bulgar süper büyükusta. dünya şampiyonu olması değil, san louis’de bu başarıyı ezici bir üstünlükle sağlaması şaşırtıcı olmuştu.
şu sıradahttp://chess.liverating.org/ elo listesinde 2.sırada bulunmaktadır. 21 nisan 2010 tarihinde anand’in tahtini ele gecirmeye çalışacaktır. 2800 elo barajını geçen 5 oyuncudan biridir.
otekileri;
(bkz: garry kasparov)
(bkz: vladimir kramnik)
(bkz: viswanathan anand)
(bkz: magnus carlsen)

şu sıralar dünya şampiyonu olan ve 21 nisan 2010’da veselin topalov ile ünvanını korumak üzere oynayacak süper büyükusta.
şu andahttp://chess.liverating.org/ dan da takip edilebileceği üzere elo sıralamasında 3. sırada yer alıyor.
2. sırada rakibi topalov ve 1. ise norvec’in dahi çocugu magnus carlsen
(tabi bunu ben yakıştırmıyorum bu delikanlıya; wonderboy isminde carlsen’i anlatan bir kitap, dilimize çevrilmemiş olsa da, hali hazırda bulunmakta.)

(bkz: viswanathan anand)

(bkz: küpe takmayan her erkeğin heteroseksüel sanılması)

satrançta 1.e4 c5 2.af3 d6 3.d4 cxd4 4.nxd4 af6 5.nc3 a6 hamlelerinden sonra oluşan konuma verilen ad.

alt varyantlari için;

(bkz: scheveningen varyanti)
(bkz: zehirli piyon varyantı)
(bkz: polugaevski varyantı)
(bkz: ingiliz atak varyantı)
(bkz: boleslavsky varyantı)
(bkz: fischer-sozin varyantı)

bunlar arttırılabilir.
najdorf varyantının pratikteki en iyi temsilcisi garry kasparov idi.
şimdilerde onun sayesinde ust seviyede neredeyse her oyuncunun ana silahlarından biridir.

(bkz: yazmaya üşenen bilgiç)

daha doğrusu için;
(bkz: oy vermeyen bilgiç)

(bkz: oyuveren bilgiç)

isminin sonuna e, k geçen yere t koyunuz; t’nin olduğu yerden ayırınız.

hep o mu şaka edecek, eğlenecek bizle. yüzeysel, boktan falan ama biz de geçecez tabi taşağımızı.

erkekler tuvaletinden artan pisuarı kızlar tuvaletine bırakmak, koymak eylemi.
ustalar işleri bitince alacaklardır onu.

kısa roman. en fazla bir baş parmak kalınlığındadırlar.

oradan oraya göçen (bkz: vladimir nabokov)un ilk romanı. çok kısadır ve açıkçası iyi de değildir. söyleyecek çok sözüm yok, nabokov gibi bir adamdan beklenin altındadır. ancak kendisi eleştirmenlerin hatalar bulacağı romanını sevdiğini söyler.
o kadar ünlü olsam ben de sıçtıktan sonra sifonu çekemediğimi söylerim, kıyamam ona çünkü.
neyse, iyi olmayan "ilk eserler" veren yazarlar neden sonra başarılı oluyorlar bir şekilde.

bir vladimir nabokov eseri.

büyük insanların büyük eserleri üzerine büyük sözler söylemiş insan.
(bkz: lectures on literature)

orhan pamuk’a göre oğuz atay’ın olric’inin nereden geldiğini buradan öğrenebilir kişi.

(bkz: olric)
(bkz: yorick) poor yorick...
(bkz: oğuz atay)

bergman’ın filmerini sevenlerin bu kitabını okuduklarında "oha lan, bu adam büyük bir edebiyatçı mıymış yoksa! yok artık." diyeceklerini hayal eder gibiyim.
bergman’ın hayatını kaleme aldığı eseri, elbette sinema filmlerine aşina olanların okuması gerekir; zaten aksi düşünülemez herhal.

(bkz: ingmar bergman)

ilginç bir küçük burjuva ve aydın eleştirisi, hermann hesse kitabı. thomas mann’ın, bu kitabı göklere çıkardığını ve utanmadan sıkılmadan, "deneysellik bağlamında" da olsa ulysses gibi bir anıt eserle kıyasladığını, kitabın arkasındaki yazıdan hatırlıyorum.

ha kitap ulysses’in sayfa sayısı olarak çeyreği kadar bile yok, gözü korkmasın kimsenin.

sidharta (nasıl yazılıyor bu?) adlı eserini okuyup hesse’yi uzunca süre bir kenara koyanlar, onu orada unutmasınlar. zira ben de artık hesse’yi "tamam adam nobelli mobelli ama, biz de can taşıyoruz lan, göz bu, zaman bu." diyerek görmezden gelmeye razıydım; yazarin bu eseriyle karşılaşmamla görüşlerim değişti. sidharta’nın sonunda budizme bir saygı duruşu niteliği taşıdığını anladım. "skmişim budizm" diyerek okununca olmuyordu tabi.

bu kitabı okumadan da insanlar gülüyor lan.

okunmasa da olurmuş, şimdi farkettim. neyse, yolla gitsin.

(bkz: içine üflemek)

hemen girişmeyin, hiç mi çocuk olmadınız. (mektubu internete de koymuşlar, nesine inanmıyorsunuz.)

(bkz: çocukken yapılan salaklıklar)
(bkz: çocukken yaşanan duygusallıklar)

başlıkların yeri bilerek ters yazıldı ya da düz...