toruuun, ötmez borun. öterse borun, bil ki ben yokum! geyiklerine muhatap asker evladıdır. uzundur askerliği, çoktur şafağı. allah kolaylık versindi.
bneim gözümde dünya sinema tarihinin en iyi filmidir. 50den fazla izlemişliğim vardır (abartmıyorum, 60da olabilir) her bir karesini, sahnesini, diyaloğunu ezbere bilirim.
hakkında yazı yazmışlığımda vardır.
http://blog.milliyet.com.tr/yeni-nesil-sinemanin-en-onemli-basyapiti-uzerine---/blog/?blogno=25602
hakkında yazı yazmışlığımda vardır.
http://blog.milliyet.com.tr/yeni-nesil-sinemanin-en-onemli-basyapiti-uzerine---/blog/?blogno=25602
bıraksam mı bırakmasam mı diye her traş oluşumda beni muazzam bir ikileme gark eden, traş esnasında ufak bir denemeyle kısa bir zaman zarfında da olsa bırakılan şey, kıl yığını.
şaka bir yana bi gün evlenip çocuğum olana kadar kendimi bıyık bırakmaya hazır hissetmiyorum. henüz daha çok gencim. çocuk olduktan sonra da bırakacağım kesin değil, torun olmasına kadar da bu iş uzayabilir.
şaka bir yana bi gün evlenip çocuğum olana kadar kendimi bıyık bırakmaya hazır hissetmiyorum. henüz daha çok gencim. çocuk olduktan sonra da bırakacağım kesin değil, torun olmasına kadar da bu iş uzayabilir.
ben 90larda çocuk olduğum için (86 doğumluyum) bu mevzunun birebir müsebbibi hissediyorum kendimi.
valla 90larda çocuk olmak benim için susam sokağını izlemek, burak kutun benimle oynama şarkısında oynamak, internet nedir, bilgisayar nedir bilmeden, günü saklambaç, birdirbir, seksek gibi oyunlarla yemek, misket toplamak demekti.
haa birde taso olayı vardı. hani cipslerin içinden çıkan yuvarlak şeyler. bende onlardan bayaa vardı mesela (bayaa derken 100e yakın).
üstlerinde pokemon karakterkeri olurdu (pokemon mevzuuda 90larda çıkmıştır, deli gibi izlerdim ayıptır söylemesi). gerçi bu biraz 90lar sonlarına tekabül ediyor ama yinede 90lar sayılır bence.
valla 90larda çocuk olmak benim için susam sokağını izlemek, burak kutun benimle oynama şarkısında oynamak, internet nedir, bilgisayar nedir bilmeden, günü saklambaç, birdirbir, seksek gibi oyunlarla yemek, misket toplamak demekti.
haa birde taso olayı vardı. hani cipslerin içinden çıkan yuvarlak şeyler. bende onlardan bayaa vardı mesela (bayaa derken 100e yakın).
üstlerinde pokemon karakterkeri olurdu (pokemon mevzuuda 90larda çıkmıştır, deli gibi izlerdim ayıptır söylemesi). gerçi bu biraz 90lar sonlarına tekabül ediyor ama yinede 90lar sayılır bence.
dünyanın en büyük yalanları arasında ilk 10a giremesede ilk 20ye rahat girer.
ammavelakin kız milletinin bu detayı o kadar da iplediğini zannetmiyorum.
ammavelakin kız milletinin bu detayı o kadar da iplediğini zannetmiyorum.
askerliğim biter bitmez ayağımın tozuyla izledim ve çok beğendim. seriye yakışır, sağlam bir final olmuş. tamam, bane joker kadar etkileyici, karizmatik, korkutucu bir kötü olmayabilir, ama bu sadece banele ilgili bir durum değil bence. sinema tarihinde jokerle hangi kötü karakteri karşılaştırırsanız karşılaştırın jokerin karşısında sönük kalma ihtimali vardır. ayrıca banede bence elinden geleni yapıyor.
evet, serinin 2. filmi çok çok iyiydi, efsaneydi, hatta başyapıt düzeyindeydi. o yüzden bu 3. filme biraz burun kıvrılmasını anlıyorum. ama kıyaslamak ne kadar doğru ki! bence filmi kendi dinamikleri içinde değerlendirmek lazım.
hatta ben bazı açılardan 2. filmden bile iyi bu buldum bu bölümü. şöyle ki, 2. film çok iyi olmasına rağmen insanı bittiğinde 3-4 film izlemiş kadar yoruyordu, çok fazla yan hikaye, çok fazla derlenip toparlanması gereken konu vardı. muhabbet uzadıkça uzayabilirdi ve durum nolan muhteşem bir kurguyla filmi toparlamasına rağmen böyleydi.
3. film nispeten daha sade, ve tek bir mevzu üzerinden ilerliyor, bu açıdan daha ayakları yere sağlam basan, baş ağrıtmayan bir film olmuş.
benim kesinlikle favorimdir. izlemeyenlerinde izlemesi şiddetle tavsiye olunur.
evet, serinin 2. filmi çok çok iyiydi, efsaneydi, hatta başyapıt düzeyindeydi. o yüzden bu 3. filme biraz burun kıvrılmasını anlıyorum. ama kıyaslamak ne kadar doğru ki! bence filmi kendi dinamikleri içinde değerlendirmek lazım.
hatta ben bazı açılardan 2. filmden bile iyi bu buldum bu bölümü. şöyle ki, 2. film çok iyi olmasına rağmen insanı bittiğinde 3-4 film izlemiş kadar yoruyordu, çok fazla yan hikaye, çok fazla derlenip toparlanması gereken konu vardı. muhabbet uzadıkça uzayabilirdi ve durum nolan muhteşem bir kurguyla filmi toparlamasına rağmen böyleydi.
3. film nispeten daha sade, ve tek bir mevzu üzerinden ilerliyor, bu açıdan daha ayakları yere sağlam basan, baş ağrıtmayan bir film olmuş.
benim kesinlikle favorimdir. izlemeyenlerinde izlemesi şiddetle tavsiye olunur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?