confessions

king of swords

- Yazar -

  1. toplam entry 194
  2. takipçi 1
  3. puan 9955

türklere has diyaloglar

king of swords
bu yaracak bir diyalog:


pek dolu olmamasına rağmen minibüs hareket etmek üzereydi. tam o anda kavga ettikleri her hallerinden belli olan iki arkadaş minibüse bindi. birbirlerinin yüzüne bile bakmıyorlardı. çocuklardan biri şoföre parayı uzattı;
-abi bir öğrenci bir de hayvan alır mısın?

yaran fıkralar

king of swords
adam doktora gidiyor. -dr. bey karnim atiyor. nasil yani diyor dr. -hani diyor adam kalbim nasıl atiyorsa karnim da iste öyle atiyor. dr. iyice sasiriyor. -allah allahi atmamasi! lazim. sagolun diyor ve gidiyor adam. 2 hafta sonra tekrar geliyor. -tesekkür ederim dr. bey diyor.tavsiyeniz üzetine at mamasi aldim yedim.iyi geldi bütün sikayetlerim bitti.dr. iyice sasiriyor: -allah allah, bitmemesi! lazim

yaran diyaloglar

king of swords
gördüğü her şeye aşırı ilgi duyan bir arkadaşım ve 4 kişi birlikte oturuyoruz.

herkese yaptığı gibi benim de bacağıma dokunup "offf" türünden sesler çıkarmak için hamle yaptı. kimse de o ana kadar onu terslememişti. hep "ya yapma murat" " abi çek elini huylanıyom" vs türünden karşılık alıyordu.

bende sabrın son damlası taştı:

ben: bi s.ktir git murat yaa
murat:tamam abi bana uyar

deprem ile ilgili yapılması gerekenler

king of swords
1. elinden geldiğince kaçak malzeme kullan, kalitesiz olsun.
2. eksiltebildiğin kadar çimentodan, demirden azalt.
3. denize en yakın yerler hatta kumsallar tercih sebebidir.
4. hazır kumsala yakınken kumundan da kullanılması menfaat icabıdır.
5. yığma bina depreme karşı en dayanıklı yapılanlardandır.
6. bu yığma binaların ay ışığı altında yapılması, binayı dayanıklı kıldığı gibi romantizm de cabasıdır.
7. fazla kolon ve kiriş israfı hem dinen haramdır, hem de arazinin yüzölçümünden kayba neden olur.

ve son olarak,
8. yapılan binalar ne kadar çok katlı olursa o kadar sağlamlaşır.

türklere has diyaloglar

king of swords
- mükemmel bir yerde inebilir miyim? (yolcunun kafası karşık sanırım, kendisi de dolmuştakilerle güler söylediğine)
şöför kadını indirirken:
-buyrun size layık değil ama!


yolcu musait bi yerde inmek ister ama dili sürçer;
-musait bi yerde iner misiniz?
şöför :
-niye sen mi kullancan?


rumeli-hisarüstü otobüsüyle taksim’e doğru gidiyoruz. adamın biri besiktas dolaylarında gayet aceleci bir tavirla,
-kaptan orta kapıyı rica edebilir miyim??
bizim soför olaya hakim:
- tabi abi ayıp ettin. al götür. senden kıymetli mi!


ankara’da, çok sıcak bir günde, dolmuştaki bir kokona yelpazesiyle
-"şöfeer bey klimayı açar mısınız cok sıcak olduu" demisti.
pala bıyıklı şöfer amca teyzeyi bi sure suzdukten sonra, kapıyı açıpaçıp kapatmaya başladı.


istanbul’dayiz ... dolmuşa bindik, dolmuş doldu, tam kalkicak, elemanın bir açtı kapıyı, içerde tıkış tıkış oturmuşuz, önde 3 kişi arkada 4 ... eleman hala bir umut sordu:
-"kaptan, yer var mi?".
şöför de arkasını dönüp cevap verdi:
-"bilmiyorum, üst kata bi bak bakalım"




yaran diyaloglar

king of swords
camide vaaz veren imam:
-yüce allah kuran-ı kerim’de buyuyor ki.. buyrun buyrun ön safları doldurun cemaat...


3 aylık yeğenini gıdıklayan arkadaşım kardeşine sorar:
-neden gülmüyor bu küçük şey?
annesi cevap verir:
-daha nasıl tepki vereceğini bilmiyor dayısı.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol