eğer su kaynağı senin kendi ruhundan fışkırmazsa susuzluğunu gideremezsin.
bilgi sözlüğe bok atma mekanı.
din yada devlet büyüklerini övmek amacıyla belirli kurallar içindeyazılan uzun şiirlerdir.en az 33 en çok 99 beyitten oluşur.kasidenin en güzel beytine beyt-ül kasid,şairin mahlasının bulunduğu beyte de taç-beyt adı verilir.uyak düzeni gazel gibidir.
altı bölümden oluşur:
"nesib": şair konuya doğrudan girmez ve bu bölümde bir tasvir yapar.yapılan bu tasvirlere ya da rediflerine göre kasideler isim alırlar.(baharriye, ıydıyye,gül kasidesi )
"giriz-gah": nesib bölümünden "methiye" bölümüne geçerken söylenen beyit ya da beyitlerin bulunduğu bölümdür.
"methiye": şairin kasideyi sunduğu kişiyi övdüğü bölümdür.
"tegazzül":kasidenin içinde genellikle methiye bölümünden sonra bir fırsatını düşürüp,kasideyle aynı ölçü ve uyakta bir gazel söylemektir.
"fahriye": şairin kendisini övdüğü bölümdür.
"dua": kasidenin son bölümüdür. bu bölümde şair, övdüğü kişiye dualar ederek iyi dileklerde bulunur.
altı bölümden oluşur:
"nesib": şair konuya doğrudan girmez ve bu bölümde bir tasvir yapar.yapılan bu tasvirlere ya da rediflerine göre kasideler isim alırlar.(baharriye, ıydıyye,gül kasidesi )
"giriz-gah": nesib bölümünden "methiye" bölümüne geçerken söylenen beyit ya da beyitlerin bulunduğu bölümdür.
"methiye": şairin kasideyi sunduğu kişiyi övdüğü bölümdür.
"tegazzül":kasidenin içinde genellikle methiye bölümünden sonra bir fırsatını düşürüp,kasideyle aynı ölçü ve uyakta bir gazel söylemektir.
"fahriye": şairin kendisini övdüğü bölümdür.
"dua": kasidenin son bölümüdür. bu bölümde şair, övdüğü kişiye dualar ederek iyi dileklerde bulunur.
özellikle aşk, güzellik ve içki konusunda yazılmış belirli biçimdeki şiirlere denir.beyit sayısı genellikle 5-9 arasında değişir.gazelin ilk beyti mutlaka kendi arasında uyaklı olur.bu ilk beyte matla, gazeldeki son beyte ise makta adı verilir.bir gazelin en güzel beytine de beyt-ül gazel,şairin mahlasının bulunduğu beyte de mahlas beyti denir.beyitleri arasında anlam birliği bulunan gazele yek-ahenk, aynı güç ve güzellikteki beyitlerden oluşan gazele de yek-avaz gazel adı verilir.
coşkun ve yiğitçe bir üslupla savaş ve döğüşleri anlatan şiirlerdir.
aşık edebiyatının nazım türlerinden birisidir.doğa güzelliklerini anlatmak yada kadın, çiçek ,börtü, böcek gibi sevilen varlıkları övmek için yazılan şiirlerdir.
dört dizeli bentlerden oluşan,oldukça uzun bir nazım biçimidir.kimi destanlarda dörtlük sayısı yüzden fazladır.genellikle hece ölçüsünün onbirli kalıbıyla yazılır.uyak düzeni koşma gibidir.
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
ekinler dize kadar
fener gel bize kadar
sana bir şey göstercem kasıktan dize kadar
al bunu alamazmısın sen ne biçim delikanlısın
çıktım taşın üstüne
açtım bacaklarımı
altımdan geçen fener yesin taşaklarımı
al bunu alamazmısın sen ne biçim delikanlısın
çarşı destanı 36 dörtlükten oluşuyor yanlış hatırlamıyorsam
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
ekinler dize kadar
fener gel bize kadar
sana bir şey göstercem kasıktan dize kadar
al bunu alamazmısın sen ne biçim delikanlısın
çıktım taşın üstüne
açtım bacaklarımı
altımdan geçen fener yesin taşaklarımı
al bunu alamazmısın sen ne biçim delikanlısın
çarşı destanı 36 dörtlükten oluşuyor yanlış hatırlamıyorsam
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
dört dizeli bentlerde birinci ve dördüncü,ikinci ve üçüncü dizelerin kendi arasında uyaklanmasıyla oluşur.
uyak düzeni: abba , cddc şeklindedir.
uyak düzeni: abba , cddc şeklindedir.
aynı ses ya da hecelerin bir ahenk yaratmak amacıyla tekrarlanmasıdır.örnek:
kara pulat uz kılıcım tartmayınca
kara börklü koca başın kesmeyince
alca kanın yer yüzüne tökmeyince
karındaşım keyan kanın almayınca
komazım...
-("k") sesi tekrarlanmıştır.
kara pulat uz kılıcım tartmayınca
kara börklü koca başın kesmeyince
alca kanın yer yüzüne tökmeyince
karındaşım keyan kanın almayınca
komazım...
-("k") sesi tekrarlanmıştır.
dizelerin aa,bb,cc... şeklinde uyaklanmasıdır.(divan edebiyatındaki mesnevinin uyaklanışına benzer;ancak şiirin sadece beyitlerden oluşması gerekmez)
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
bir taze bahar alemi seyretti felekte (a)
mevsim mütehayyil, vakit akşamdı bebekte; (a)
akşam...lekesiz,saf,iyi bir yüz gibi akşam... (b)
ta karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç çam, (b)
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
bir taze bahar alemi seyretti felekte (a)
mevsim mütehayyil, vakit akşamdı bebekte; (a)
akşam...lekesiz,saf,iyi bir yüz gibi akşam... (b)
ta karşı bayırlarda tutuşmuş iki üç çam, (b)
-------------------------------------------------------spoiler------------------------------------------------------
ses bakımından aynı, anlamları farklı söz ya da sözcük öbeklerinden yapılan uyaktır.uyaktan çok bir sözcük oyunu olan cinas nesirde de kullanılır.
dize sonlarında aynı anlam ve görevdeki sözcüklere ya da eklere denir.
uyaklı sözcüklerden birinin , diğerinin içerisinde tekrarlandığı uyaktır. örnek:
"bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı
düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
sen şehid oğlusun incitme yazıktır atanı
verme dünyaları alsanda bu cennet vatanı"
"bastığın yerleri toprak diyerek geçme tanı
düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı
sen şehid oğlusun incitme yazıktır atanı
verme dünyaları alsanda bu cennet vatanı"
ikiden çok ses benzerliğine dayanan uyaktır.örnek:
ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk
soğuk bir mart sabahı....buz tutuyor her soluk
-luk (zengin uyak)
dip not:yine aramaya inandım.
ertesi gün başladı gün doğmadan yolculuk
soğuk bir mart sabahı....buz tutuyor her soluk
-luk (zengin uyak)
dip not:yine aramaya inandım.
bir ünlü ve bir ünsüz benzerliğine dayanan uyaktır.örnek:
ölürsem yazıktır sana kanmadan
kollarım boynuna halkalanmadan
bir günüm geçmiyor seni anmadan
derdine katlandım hiç usanmadan
denizler durulmaz dalgalanmadan
-madan (redif)
-an (tam uyak)
dip not:yazar burda aramaya inanmıştır.
ölürsem yazıktır sana kanmadan
kollarım boynuna halkalanmadan
bir günüm geçmiyor seni anmadan
derdine katlandım hiç usanmadan
denizler durulmaz dalgalanmadan
-madan (redif)
-an (tam uyak)
dip not:yazar burda aramaya inanmıştır.
dize sonlarındaki ses benzerliğine denir.türk edebiyatında uyak sorunu ilk kez tanzimantan sonra ele alınmış ve tartışılmıştır.divan edebiyatının "göze göre uyak" anlayışı eleştirilmiş ve halk edebiyatındaki "kulağa göre uyak" anlayışı benimsenmiştir.
dizelerdeki hece sayısının eşitliği ilkesine dayanır.hece ölcüsünde iki önemli özellik vardır:
1) dizelerdeki hece sayısı
2) durgulanma ve durak.
1) dizelerdeki hece sayısı
2) durgulanma ve durak.
dizelerdeki hecelerin ses eşitliğine dayanan ölçüdür.bir başka deyişle hecelerin kısalığı uzunluğu esasınan dayanan,özel ahengi olan, çeşitli söz kalıplarından oluşan nazım ölçüsüdür.aruzda dört çeşit temel hece yapısı vardır.
bir yazarın herhangi bir konu üzerindeki düşüncelerini fazla derine inmeden, karşısındaki insanla konuşuyormuş gibi anlattığı yazı türüdür.gazete ve dergilerin daha çok tatil sayılarında çıkan öznel yazılardır.
bir sanat eserinin, bir sanatçının gerçek değerini belirtmek amacıyla yazılan inceleme yazılarıdır.bir metni inceleyerek o metin üzerinde bir değer yargısına varma, bir eserin kuvvetli ve zayıf yanlarını belirtme,değerlendirme amacıyla yazılan sanat ve edebiyat alanlarında yol gösterici yazılardır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?