bir nazan öncel şarkısı...diğer adı mühürledim seni kalbime...
vurgunum sana bir mahkum gibi
uykular haram bir zehir gibi
asigim fakat hasretin deli
ezelden beri
bir hadise var kimse bilmiyor
olmuyor bende deprem olmuyor
hicbirsey beni boyle sarsmiyor
bir senin gibi
muhurledim seni kalbime
kursunlar islemez cigerime
zincirledim seni kalbime
anahtarlari yok denizlerde
seytan diyorki tovbeler etmeli
ugrunda yuz kere, bin kere olmeli
cehennemde bile zulmetsende
yok, yok
bir seni sevmeli...
gozlerin hoyrat ihanetler gibi
ellerin soguk zemheriler gibi
kalbin buz tutmus son nefes gibi
soguk olsada
bir hadise var kimse bilmiyor
olmuyor bende deprem olmuyor
hicbirsey beni boyle sarsmiyor
bir senin gibi...
bir tevfik ceritoğlu şiiri...
ömür biter yol bitmez
o yollardan biri
kenarında bir mola yeri
kimi oradan kimi buradan
kimi askerdeki oğluna
kimi sıladaki gelin olan kızına
kimi umutlarına
kimi umutsuzluklarına
bir yudum yorgunluk çayında
karşı masada
ihtiyar bir amca ve teyze
yanlarında evlilik yaşını sollamış
bir güzel geçkince
eteklerinde meltem
ağaçlarda gölge
elinde fotoğraf makinası
ölümsüzleştirmek her karesini
o anın
bıçkın, biraz yorgun sakalında
kamyon şoförünün muavini gençten
gözleri kaçamak
fotoğraf makinasının mavi gözlerinde
nazik, ılık bir ses
çeker misiniz...?annemi, babamı, beni...?
?emrin olur bacım?
hafiften bir süzme beyaz gerdana
sıyrılan etek yırtmacında
kameranın netlik ayarı
mahcup ama istekli
istenen kare
muavinin çarpan negatifinde
hafif bıngıl memeli
geçkince balık eti güzel
hiç bilmeyecek
bu yalnız yolların imparatorunu
yollarda kilometrelerce
ona olan aşkını...
ömür biter yol bitmez
o yollardan biri
kenarında bir mola yeri
kimi oradan kimi buradan
kimi askerdeki oğluna
kimi sıladaki gelin olan kızına
kimi umutlarına
kimi umutsuzluklarına
bir yudum yorgunluk çayında
karşı masada
ihtiyar bir amca ve teyze
yanlarında evlilik yaşını sollamış
bir güzel geçkince
eteklerinde meltem
ağaçlarda gölge
elinde fotoğraf makinası
ölümsüzleştirmek her karesini
o anın
bıçkın, biraz yorgun sakalında
kamyon şoförünün muavini gençten
gözleri kaçamak
fotoğraf makinasının mavi gözlerinde
nazik, ılık bir ses
çeker misiniz...?annemi, babamı, beni...?
?emrin olur bacım?
hafiften bir süzme beyaz gerdana
sıyrılan etek yırtmacında
kameranın netlik ayarı
mahcup ama istekli
istenen kare
muavinin çarpan negatifinde
hafif bıngıl memeli
geçkince balık eti güzel
hiç bilmeyecek
bu yalnız yolların imparatorunu
yollarda kilometrelerce
ona olan aşkını...
bir tevfik ceritoğlu şiiri...
karıncalar
hızla sıra sıra bir telaş
kuşlar
cıvıltıları kanat seslerine
yapraklar
rüzgarın yönetiminde hışırtılar
çiçekler
renkleri kokularında
kuzular
yalnız kalma korkusu ile analarında
kadınlar
şehvetin kollarında şuh kahkahalar
var mıydı bunlar hep
ben 40 yaşına gelmeden de
karıncalar
hızla sıra sıra bir telaş
kuşlar
cıvıltıları kanat seslerine
yapraklar
rüzgarın yönetiminde hışırtılar
çiçekler
renkleri kokularında
kuzular
yalnız kalma korkusu ile analarında
kadınlar
şehvetin kollarında şuh kahkahalar
var mıydı bunlar hep
ben 40 yaşına gelmeden de
internette bir çok şiiri bulunan amatör bir şair...
http://www.siirler-sairler.com/siirler_9780.html
http://www.siirler-sairler.com/siirler_9780.html
bir tevfik ceritoğlu şiiri...
ey valentine
nasıl bir sevgiliydi ki
gün oldu 14 şubat
ölüm yıldönümleri anılır
anılar unutulana dek.
doğum günleri kutlanır
hatırlayanlar kalana dek.
ya sevgililer günü
tüm dünyadaki güzel kadınlar
tüm badem ağaçlarının pembe çiçekleri
sizin olsun
kutluyorum sizi
hiç olmazsa bu gün
sevgilimin gözlerinde...
ey valentine
nasıl bir sevgiliydi ki
gün oldu 14 şubat
ölüm yıldönümleri anılır
anılar unutulana dek.
doğum günleri kutlanır
hatırlayanlar kalana dek.
ya sevgililer günü
tüm dünyadaki güzel kadınlar
tüm badem ağaçlarının pembe çiçekleri
sizin olsun
kutluyorum sizi
hiç olmazsa bu gün
sevgilimin gözlerinde...
bir tevfik ceritoğlu şiiri...
biliyorum
haksızlık bu sana
yeterince yakın değilim
çırpınıyorum dalgalarımda
hep zordum
hep dengesiz
ne istediğini bilmeyen
sen mükemmeldin
kusursuzdun
insandın.
insandım.
doyumsuzum.
nereye gideceğim?
bilmiyorum?
dalgalar durulur mu?
bilmiyorum?
bir ada var aklımda
sensiz, onsuz, bunsuz
benli
ben benle
tükenecekmişim bir gün
olsun
bu mükemmellik sıkıyor
eziyor beni
bu durgunluk, sessizlik
çıldırtıyor beni...
arıyorum beni
karanlıklarımda...
kırılacağını,
yalnızlığını,
yorgunluğunu,
görüyorum.
kavgam kendimle
yoruluyorum,
eriyorum,
bitiyorum,
ben yalnızlığa doğmuşum;
hep de yalnız kalmalıymışım.
bilemedim,
göremedim,
sürüklendim,
sürükledim,
üzgünüm hem de çok...
biliyorum
haksızlık bu sana
yeterince yakın değilim
çırpınıyorum dalgalarımda
hep zordum
hep dengesiz
ne istediğini bilmeyen
sen mükemmeldin
kusursuzdun
insandın.
insandım.
doyumsuzum.
nereye gideceğim?
bilmiyorum?
dalgalar durulur mu?
bilmiyorum?
bir ada var aklımda
sensiz, onsuz, bunsuz
benli
ben benle
tükenecekmişim bir gün
olsun
bu mükemmellik sıkıyor
eziyor beni
bu durgunluk, sessizlik
çıldırtıyor beni...
arıyorum beni
karanlıklarımda...
kırılacağını,
yalnızlığını,
yorgunluğunu,
görüyorum.
kavgam kendimle
yoruluyorum,
eriyorum,
bitiyorum,
ben yalnızlığa doğmuşum;
hep de yalnız kalmalıymışım.
bilemedim,
göremedim,
sürüklendim,
sürükledim,
üzgünüm hem de çok...
doğanin bir şarkisi...
sen önce kim olduğunu,
ne kadar kaldığını kabullen
olsan da, olmasan da eksilmez dünyanın düzeninden
çektirdiğin nihayetinde çekeceğin kadardır
acıya müptela olmanın ne alemi var,
hhayatı hafifletmek varken
gel isyanım ol
gel günahım ol
ne gelirse gelsin başıma
sonuma sebep yeter ki sen ol
sen önce kim olduğunu,
ne kadar kaldığını kabullen
olsan da, olmasan da eksilmez dünyanın düzeninden
çektirdiğin nihayetinde çekeceğin kadardır
acıya müptela olmanın ne alemi var,
hhayatı hafifletmek varken
gel isyanım ol
gel günahım ol
ne gelirse gelsin başıma
sonuma sebep yeter ki sen ol
doğanin bir şarkisi...
senin hüznün benim mutluluğum olacaksa
sözler başladığımız yerde kalacaksa
kalp verdiklerinin hesabını tutacaksa
yok istemem
sakın sevme beni
senin kanununda aşkla ölmek yasaksa
gün gelir yüreğin beni de unutacaksa
senden yadigar bir resim kalacaksa
yok istemem sakın sevme beni
alışmalı
alışmalı
yıkılıp yeniden kalkmaya
kabullenip sana düşeni dünyaya bırakmaya
yüklenip tüm acılarını kendine yaslanmaya
kimsesizliğin hesabını istanbuldan sormaya
senin hüznün benim mutluluğum olacaksa
sözler başladığımız yerde kalacaksa
kalp verdiklerinin hesabını tutacaksa
yok istemem
sakın sevme beni
senin kanununda aşkla ölmek yasaksa
gün gelir yüreğin beni de unutacaksa
senden yadigar bir resim kalacaksa
yok istemem sakın sevme beni
alışmalı
alışmalı
yıkılıp yeniden kalkmaya
kabullenip sana düşeni dünyaya bırakmaya
yüklenip tüm acılarını kendine yaslanmaya
kimsesizliğin hesabını istanbuldan sormaya
istanbul gaziosmanpaşa`da bulunan tostçu.msnden de siparis verilebiliyor. [email protected]
pc world internette en onemli gordugu ilk 50 kisiyi secmis.
http://www.pcworld.com/article/id,129301-page,1/article.html
http://www.pcworld.com/article/id,129301-page,1/article.html
ispanyolcada "zümrüt" anlamına gelir.
(bkz: herkesin tuttugu kendine )
(bkz: askerlik)
deli cevatın çok sinirlendiğinde söylediği söz.
yemin.
edirne yöresine ait bir tatlıdır.
(bkz: marzipan)
(bkz: marzipan)
badem ezmesi.
(bkz: zenon doğulu)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?