delirtmeyinlanbeni

çulhaların bezi dokudukça üzerine sardıkları ağaç, selmen.

yabani servi.

niğde, muğla ve tokat ağızlarında: dokuma tezgâhında dokunan halı veya kilimin sarıldığı yuvarlak ağaç.

tayfa75 (2. nesil bilgic) [msg] [kim]
nerobianco (3. nesil bilgic) [msg] [kim]
pipisik (5. nesil bilgic) [msg] [kim]
laughter (5. nesil bilgic) [msg] [kim]
poe (5. nesil bilgic) [msg] [kim]
mmkurabiye (5. nesil bilgic) [msg] [kim]
rahsan ecevit in sevgilisi (5. nesil bilgic) [msg] [kim]
delirtmeyinlanbeni (5. nesil bilgic) [msg] [kim]

$u anda yonetimden

jedi,
0 moderator,
1 bot(genelde gorunmez bu),

uyelerden ise

0 gammaz,
8 bilgic,
0 comez,

uyelerden toplam 8 ki$i sozlukte at ko$turuyorlar.

ayrica

$u anda bilgi sozluk’u 8 ki$i okuyor.

(20 dakikadır hiçbiri yazmıyor, susup bakıyorlar demek ki öylece)

gerçek tarifinde şarap bulunan, müslümanların şarap yerine sirke kullanarak yaptığı yemek.

bilmeden alınıp yemeğe katılmasıyla, insanı mahvedebilen şeydir. önce hafiften yanarsın ama yemeye devam edersin. çünkü açsındır. sonra "oh be doydum" diyemez daha da yersin (e iştahı açıyor tabii). vücuda girdiği gibi çıkışı da var bunun: zıçamazsın g.tünün yanmasından, mahvolursun.

submachine serisinin ilk (?) oyunu. "submachine zero: ancient adventure" diye geçer.

---------------çözümü---------------

sağa gidip duvarın içindeki sarı cismi (çakmak) ve dili tıklayarak alıyorsunuz. dsaha sonra iki sola gidip diğer dili alıyorsunuz. dilleri heykellerin ağzına yerleştirdikten sonra, kapının ortasındaki noktaya tıklıyorsunuz ve kapı açılıyor, içeri giriyorsunuz. karşınızdaki delikten aşağı iniyorsunuz (inerken çakmakla ışıklandırmayı unutmayın ortamı). soldaki odadan aşağı indiğinizde sol duvardaki taşa tıklıyorsunuz, sonra yukarı çıkıyor ve soldaki odaya giriyorsunuz. oradaki taşa bir kez tıklayıp tekrar aşağıdaki odaya indiğinizde bir duvardaki kapı açılmış oluyor. o kapıdan girip kırmızı cisimleri alıyorsunuz. her defasında yukarı çıkıp taşı çeviriyor, aşağı inip kırmızı cismi alıyorsunuz. soldaki odada duvara dayalı bir taş var, onu da alıyorsunuz. sonra yukarı çıkıp sağa gidiyorsunuz. taşı duvardan çıkan tehlikeli hödöleri engellemek için o hödölerin önüne koyuyorsunuz. sağdaki odaya giriyorsunuz. köpeğin altında tam da kırmızı nesneleri yerleştireceğiniz boşluklar var. o boşluklara kırmızı nesneleri yerleştirince köpek yukarı kalkıyor ve aşağı inip yeşil kristale tıklayarak oyunu bitiriyorsunuz.

---------------çözümü---------------

insanı delirtebilecek nitelikte bir oda oyunu. nesnelere tıklanarak biriktiriliyor, onlar başka yerlerde kullanılarak bitiriliyor. internet üzerinden ücretsiz oynanabiliyor.

meraklıları için çözümleri de toparlayıp yazacağım.

(bkz: joanna krupa)

amerikalı bir manken. görüntüsüne uzun süre maruz kalınması geçici deliliğe yol açmaktadır, zira kendisi sarışın, mavi gözlü, uzun bacaklı, muhteşem popolu bir mankendir. merak edenler için birkaç fotoğrafını da koyalım:

http://tinyurl.com/ykdul3j
http://tinyurl.com/yhgezsd
http://htcpassion.files.wordpress.com/2008/12/joanna_krupa.jpg

kök boyasıgillerden, meyve, kabuk veya odunundan güzel kırmızı renk elde edilen bir kök.

(bkz: cehri)

gaziantep ağzında: düvene oku bağlıyan, enine konulmuş ağaç.

ayakkabının içini dışına çevirmeye yarayan bir aygıt.

zakkum.

sınırlandırılmamış hayal gücünün getirisi olan animelerdir. bira, kızarmış patates ve sosis yenirken izlenmesi büyük keyif verir.

içinde irili ufaklı, çeşit çeşit ve en önemlisi vücuttan bağımsız memelerin bulunduğu havuz. ilk meme havuzu milattan önce 93 yılında, kommagene krallığı tarafından, kommagene kralı 1. mithridates memeye doysun diye üretilmiştir. günümüzde de üretilmeye devam edilmektedir.

mithridates:

http://tinyurl.com/y96btvk

meme havuzu:

http://i694.photobucket.com/albums/vv308/onkaimeon/memehavuzu.jpg

edit: memeleri ben çizdim, evet.

cebinden çıkan paranın nereye gittiğini sorgulamakla meşgul şu sıralar. aferin, yazsın ki biz de bilelim.

bu olayla ilgili aşmış bir betim parfümün dansında geçmektedir:

"güneş öyle yuvarlak, öyle cilalı ve siyahtı ki, bir de üzerinde sekiz rakamı olsa, ne zamandır süregelen bir yığın felsefi ve teolojik yakınmaları geçerli kılar, biz dünyalıların kozmik bilardo masasının neresinde oturmakta olduğumuzu kesin bir biçimde vurgulardı."

mide bulanmaya başladığında, uygun bir yere varana kadar dayanamayıp yolun ortasına, odanın ortasına filan kusmaktan iyi olan hödölö.