bulundugum mekanda oturmaktan cok karıs karıs gezdigim,vicdan azabı ile yanıp mutlaka yeni sivilce arkadaslarımın oldugu,öte yandan bizim okulun bize yaptıgı bir güzellik ile bir yandanda derse girmek zorunda oldugumuz nadide 15 gün....
bir keresinde geyik olsun diye arkadas ortamında şiveli bir şekilde söyledikten sonra haftalarca üzerimden atamadığım bir nida sözcüğüdür..
her yıl biraz daha büyüyüp biraz daha aklım başıma geldikçe,ölümün anlamını anladıkça ;acıyı daha derin hissettiğim yaslı gün...
h.ü matematik bölümünde fazilet erkekoglunun "bana derse hiç devam etmeyeceğinizi söylerseniz bırakmam" diyip de bir sürü insanı bırakmak icin kullandıgı yollardan biridir...en kötüsü de ertesi yıl baska bir neden bulup da bırakmayacagı mechuldür...
4. nesil bilgiç cassiodesouzasoareslincoln hoşbulmuş.
canınızı sıkan şeyin hiç bir önemi olmadan canınızı sıkacak tüm durumları düşünebilme yeteneğine sahip olduğunuz ruhsal evredir...playliste size en dokunan şarkılar özenle seçilir (hatta bu liste bir can sıkıntısı döneminde save lenerek bir dahaki sefer içn kolaylık sağlanır) ve elinize aldığınız fotoğraf albümü ile iş dibe vurdurulur...bu can sıkıntısının son noktasıdır...
bülent korkmaz’ın bu devre ikinci kez galatasarayın rakibinin teknik direktörü olarak sahaya çıktığı maçtır...
şarkıda simple past formda olmasına rağmen ,şarkı isminin simple present tensde olmasını anlayamadığım şarkı ismi....harika orası ayrı...
ba$laması ile hiç bitmeyecek hissi uyandıran ,benim okuduğum okul itibari ile de "dönem ba$langıcından takribi 40 gün sonra ba$layıp son final gününe kadar öğrenciyi çalı$mak zorunda bırakan sınav zincirinin ba$laması" ile aynı anlamda olan kelime öbeği.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?