babayorgun

göz bebeğiymiş. aklınıza başka şeyler geldi, biliyorum.

bingöl'deki bir iftar çadırında sıraya giren suriyeli çocukları zabıta ekipleri önce tartakladı sonra ise sıradan çıkardı.
memleketin rotunun, balansının kaydığının kanıtı.

toplumsal hezeyan geçirmemiz an meselesi. gitgide tahammülsüz, geçimsiz ve lanet insanlar olmaya doğru dörtnala ilerliyoruz.

emeği geçenlerin soyu sopu kurusun.
http://www.birgun.net/haber-detay/suriyeli-cocuklari-tartaklayarak-iftar-cadirindan-kovdular-115124.html

başkalarıyla aynı odada youtube video izleme sitesi. (youtual.com)

alacağınız bisikleti ne şekilde kullanmanıza bağlıdır.
yolda kullanmak istiyorum diyorsanız yol bisikletleri, şehir bisikletleri veya hibrit bisikletler ihtiyacınızı görecektir.
çoğunlukla dağda arada bir yolda kullanacağım diyorsanız yine aynı şekilde hibrit bisikletler ve mtb yani dağ bisikletleri işinizi görür.
bisikleti hareket ve şov amaçlı kullanmak istiyorum diyorsanız bmx bisikletleri kullanabilirsiniz.

şunu belirtmek isterim ki dar sokakların olduğu yerde trafiğin hat safada olduğu yerlerde yol bisikleti yerine mtb kullanabilirsiniz.
bisiklete yeni başlayan arkadaşlar için tavsiyem mtb seçeneği olucaktır.

bazı yazarlarımız nedense başlık açtıktan sonra girdikleri entryleri siliyorlar ve sol frame'de başlık açık kalıyor. sözlükteki buglardan bir tanesi.

her ne kadar şuan ki duruma göre sözlüğümüzdeki aktif suser sayısı az olsada, ileride değerlenebileceğini düşünerek veya buraya üye olmayan kişilerinde başlığı görüp iletişime geçeceğini hesaba katarak bu başlığı açıyorum.

kendimden başlıyorum.

önlisans okumaktayım. şuan ikinci senem. internet ve ağ teknolojileri okumaktayım. lisansa tamamlamayıda hedefliyorum. istanbul avrupa yakasında ikamet ediyorum. büyük bir holdingte, 8 ay süren sistem destek stajyerliği deneyimim var.

uzaktan eğitim okuduğum için (aöf değil), kendimi geliştirmek ve boş kalmamak için iş arıyorum.

filistin, suriye, gazze, halep için sokaklara dökülenler şuan suspus. öyle bir insan oldular ki kendi milletini unutup başkalarına üzülüyorlar. sanki son iki yıldır bu ülkede hiç birşey olmamış gibi daha geçen hafta halep için ortalığı inlettiler. diyecek birşey bulamıyorum sözlük. ilk önce kendini düşün, sonra başkalarını..

medya suspus, %50 suspus, tsk suspus...

okunmuş el olması muhtemel

insanı utandıran ama aslında utanılmaması gereken bir olaydır.
yemek yesende, yemesende gurulduyor. beş dakika aralıklarla final sınavıma eşlik etti bu arkadaş.
ya herşeyi geçtim millet osurdum sanacak diye korkuyorum. arada bir ses yükseliyor, karnım hoplamaya başlıyor.

umarım iyi bir sonuç alırım sınavdan. he bu arada yan sıradaki kızlar, karnım guruldadı, osurmadım.

verilen karara göre uzaktan eğitim öğrencilerinin diplomasında "uzaktan eğitim" ibaresi yer alacak.
gel gelelim asıl sıkıntıya.
şimdi sen baştan ne dedin? uzaktan eğitim ibaresi yer almayacak dedin. peki biz ne yaptık? güzelmiş o zaman uzaktan eğitim okuyalım dedik. örgün eğitimdekilerle aynı müfredata göre ders gördük. sınav konularımız aynı oldu. birde üstüne daha fazla harç ödedik. şimdi sen maç başladıktan sonra kuralı değiştirdin.
şurda mezun olmama bir ay kalmış. ne güzel diplomam olacak diye sevinirken, sertifika değerinde bir belgem olacak.
bu arada bazı kardeşlerimiz bu kararı savunuyor. tamam belki haklı bulduğun yerler olabilir. fakat biz açık öğretim okumuyoruz, önce bunu bir bilin istiyorum. açık öğretim ve uzaktan eğitim aynı şeyler değiller. zoruna gidiyor tabi uzaktan okuyarak normal bir diploma almamız. biz baştan kuralları okuyarak, sistemi bilerek girdik. diplomamızın bu şekilde olacağını bilseydik, bir çay içer kalkardık. hiç bulaşmazdık zaten uzaktan eğitime.
olması gereken, bu sistemde okuyan öğrencilerin mezuniyetinden sonra sistemin değiştirilmesidir. umarım olur. yoksa kafayı yemek üzereyim.

100. entryi girmek bu başlığa nasip oldu.
(bkz: yazarların 100. entryleri)

survivor 2017'nin şampiyonu olmuştur. tebrikler

ve büyük gün geldi çattı. artık poşete para vereceğiz.
sistem işleyecek mi, yoksa sistemin çarkına çomak sokacaklar mı? marketlerde şöyle kampanyalar görebiliriz. "50 liralık alışverişte poşet bedava" ya da "5 poşet alana 1 poşet hediye".
zaten normalde marketler, poşet parası dahil olan giderlerin bedelini ürüne ekliyor. şimdi devletin kasasına bir miktar girecek olan poşet paralarından en çok kim kazanacak. şimdi diyenler olacaktır "geleceğimiz kazanacak, sağlığımız kazanacak" ki bizde isteriz ama marketlerde çoğu ürünün ambalajı plastikten oluşuyorken bu uygulama boşa hayal satmaktır. geri dönüşüm gibi projeler daha çok desteklense ve topluma "bilinçli tüketici" olma konusunda eğitimler verilse çok daha iyi olurdu. ha derseniz, olsun azda olsa bir yararı var, orada hemfikirim.

3 senedir ekşiciydim fakat son olaylardan sonra kesin olarak bir daha girmeyeceğim sözlüğümsü bir site, bundan sonra bilgi sözlükcüyüz.

nihal yüzünden izlemeye tahammül edemediğim survivor'ı izletebilen adam.

ilan eklemeye çalışınca kredi kartı bilgisi isteyen e-ticaret sitesi.

bir türk olarak tabiki türkiye. onun dışında hazard'lı, de bruyne'li belçika.

hepsi illegal yöntemlerle üretilmemektir. şayet amerikan bandrollü, gürcistan bandrollü ve başka ülkelerde satılan sigara çok içtim. kaçak sigara demek merdiven altı sigara demek değildir. vergisiz satılan her ürün kaçak olarak nitelendirilmektedir.

oysaki atatürk, türk istiklaline ve türk cumhuriyetine sonsuza kadar muhafazakar olmamızı istemişti. susuyoruz, ağzımızdan bir kelam çıksa susturuluyoruz. elimizden birşey gelmiyor. olanlar hemen unutuluyor. peki nereye kadar? nereye kadar bu ölümler, umutun bittiği hayatlar, geleceğe dair hiçbir ışığın olmaması.. bu olay unutulmamalıdır. artık birlik olup direnmenin vakti değil mi? türkün türkten başka dostu yoktur. hepimiz kardeşiz artık bu zor günlerde ve bundan sonra yaşadığımız hergünde birbirimizi kırmayalım. birbirimize destek olalım..

aykut kocaman başarılı bir teknik direktördür. belki oynattığı futbol, sürekli hücum diyen taraftara hoş gelmez ama istatistiklere baktığımızda taraftarın hücum isteğini gayet de karşılar.
fakat futbolu bildiğini sanan birkaç taraftar grubu bu adamı harcamıştır. kulübün öz evladı, gerçek fenerbahçeli aykut kocaman 17/18 sezonunda takımı oturtmaya başlamış ve sistemini kurmuştur.
modern futbolda hücum diye bir algı olmamalıdır. futbol bütünüyle bir oyundur. hücumda defansta önemlidir. sadece hücum yaparak maç kazanılmaz. bir laf vardır "hücum maç kazandırır savunma şampiyon yapar" diye. anlamlı bir sözdür, tabi anlayana.