akilluslu

’’durduğum yer benim değil iken
gidebilecek bir yerimin olmaması ne acı
gidebilecek bir yerim yok iken hala
ve inatla durmayışım ne gaflet
nihayetinde ölmüyorken yaşıyor olan insanın
yaşıyorken öldüğünü bilmemesi bu ,
bu ne tuhaf bir hayret ’’
----turgut uyar---

şişede
durduğu gibi
durmaz ki bu kafir,
tutar insana,
hayatı sevdirir.
metin eloğlu

’’çıt’’ sesi gelir kalpten , yankılanarak büyür büyür beyinde,
çıt-ın şiddeti ve derecesi ne kadar kırıldığına bağlı değişir kalbin.

’’öyle gürültücü olabiliyor ki bazen, odasına gidip yatmasını söylüyorum.’’
bari çay demlemeyi öğrense ya..

şimdi ben ilk ; 7 yaşındaydım , aşık oldum , ilkokul arkadaşımdı , bir gün saçımı çekti bende ona vurdum , çok eğlenceliydi ,
eve beraber yürüyerek döner , çocukluğun verdiği o tuhaf korkusuz sevinç ve coşku ile konuşur gülerdik . sonra o üçüncü sınıfta ailesi ile
abd ye göç etti . yemeden , içmeden kesildim , kalbim ağırıyordu (ağrı fizikseldi) , okula gitmez oldum , doktorlara götürdüler ,
birşey bulamadı doktorlar , birini mi kaybettiniz , çocuk depresyonda sanki dediler , hayır dedi yapımda emeği geçenler , bilemediler , çocuk ,
çok acı çekiyordu , aşkı onu bırakıp bir daha dönmemek üzere gittiğinden ne yapacağını bilemiyor sadece acı çekiyordu .
iki ay sonra , sınıfa iki mektup geldi , biri genel ; sınıfa yazılmış , diğeri bana ,
öğretmen hıyarı ; bana gelen özel mektubu da okudu sınıfta ;
ne yazıyordu hatırlamıyorum cümleleri , ve ne yazık elimde değil o mektup , (hıyar öğretmen bana vermedi yani )
ama şu çok net aklımda ; seni hiç unutmayacağım ve eğer dönersem geri , seni mutlaka bulacağım ve yürüyeceğiz gene birlikte ..
(cümleler bunlar değildir kesinlikle -9 yaşında kurulamıyor böyle cümle - , ama anlamları bunlardı .)

hala bekliyorum , çok uzun oldu ve hiçbir haber alamadım , ama bekliyorum , gelirse beni bulacak ve biz gene yürüyeceğiz , boğazda .

kader anı;
kızların da insan olduklarının keşfi akabinde yaşanan hayalkırıklığı,
neyse ki bir süre sonra -olgunlaşınca erkek- bu gerçekle yaşayabiliyor.
zor tabi, yazık çocuklara.

narsisizmin sponsoru olanlar daha çok tutar.
limit-sizsiniz.
daha fazlasını iste.
imkansız yoktur.

zihninin işleyişi.

doğalgazımın gazı, elektriğimin akımı, arabamın motoru, sigaramın dumanı,
içkimin alkolü, şimdi de çocuklarımı nasıl büyüteceğime karar veriyor;
az çıksa da evimizden, özelimizden ülke sorunlarıyla ilgilense.bir de,
başını kaldırsa rabbine sorsa;
-bana neden vicdan vermedin?

kendi kalene gol atmak.

yapımda emeği geçen arkadaşların evlilik yıldönümü,
sarı sevdamın doğumgünü,
nasıl sağ çıktım bilinmeyen kazanın yıldönümü.
cüce şubatta yaşamıma dair çok ayrıntı var.
zamanları değerli yada değersiz kılan zihinlerimize kayıtlanışları.

akıllı çocuk.

tanrı akilluslu için amiyane sözlük tabiriyle ’’nefes alsın yeter’’ diye düşünüyor, düşün ki hayat ne kadar yorucu?
bazen; vazgeçiyorum herşeyden, zihnimde, hayata geçiremiyorum ama o vazgeçişi, direnmek, hadi len demek, bak buradayım diye doğrulmak, zor olan çünkü. duruşu bozmadan dik duruyorum inatla, zaten
’’ mülküme mühlet vermiş mülayim bir eşkıya’’, o mühleti güzel geçireyim diyorum. ama çok yorgun oluyorum ben bazen be sözlük, çok yorgun oluyorum.

bu zorlama, dayatma göze parmak sokma mevzusu bitsede rahat etsek ya.
üfff geldi bana, bundan.

aslında geçenin ömür olduğunu anladığında yaşlanmışsın demektir.

kovduğun hizmetçiyi, boşadığın kocayı, eski sevgiliyi;
geri almamalısın. bunlar;
bir kapıdan bir kez çıkması gereken şeyler.

düşüncelerimin netleşmesine sebep olan eylemlerden biri ütü yapmak.
tuhaf ama faydalı, ütü yapmayı eziyet olmaktan çıkarıyor.

-dir, -dır cümleleri, o cümlelerin sarfedicisi; bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlar; hayatı tatsız ve sevimsiz kılıyorlar sadece.

’’iki kişilik ilişkilerde başlar.’’

’’gerçekleri çivi gibi mıhlar, bir süre ayılamazsın.’’