ahuramazda

elini öpenlere,şeker dağıtmak isteyen,bunu yapamadığı için hiç değilse cennette yer ayarlama planları kuran bilgiç.
(bkz: ablanız kurban olsun size)

şu anki yaşım....
(bkz: elimi öpün bilgiçler)
edit şeysi (bkz: ben sizin ablanızım,ben ne dersem o olur)

seksi yapan kişilerden biri tarafından okunmuyorsa,bir sorun yok tabii ki.

soğuk algınlığı ve buna bağlı sinüzitin neden olduğu baş ağrısı,ateş,burun kaşıntısı,burun akıntısı ve boğazda kaşıntı hissini yok eden ilaç.gözlere kaşıntı ve akıntı yapan saman nezlesinde de endikedir.

edit şeysi:
narkoz almış gibi uyutuyor.aman vakitsiz içilmeye,içilmişse direksiyon ve kesici alet kullanılmaya.

(bkz: a-ferin sinüs)

yiğit özgür veya cem yılmaz sözlükte tebdil geziyor gibi geliyor bana.her on entrysinden sekizi arızalı
hatta dur mesaj atayım kendisine,bir iki tuzak soru sorayım bakayım bu iki kişiden hangisi olabilir?

çocukluğumun korkulu rüyası.

mahallenin oğlanları,bunları bakkaldan toplar,beyaz tozlu fitilini tutuşturur sonra da kızlardan önce kendileri kaçarlardı.asla ne yöne gideceği bilinmediğinden,bazen kendi haşarılıklarının kurbanı da olurlardı.adından dolayı hep şartlanmış ve kaçmışımdır ama asla benim kaçtığım yöne doğru hedefe kilitlenip arkamdan geleni de olmadı.

beril de denilen değişik renkleri olan bir taş.rengine göre isimler alır.ruhsal ve bedensel hastalıkların tedavisi için kullanılır.nickin sahibi bilgiç gibi,sevgi,samimiyet ve mutluluk yaydığı söylenir.huzur ve pozitif enerji vermesi ise benim tecrübemdir.

chance parfümünü bir kez kullanan başka parfüm kullanamayabilir.havuzda,denizde,duşta...her yerde kalıcılığını koruyor.

avrupaya doğu roma imparatorluğu ve onu müteakip osmanlı imparatorluğu ndan yayılmış bir kültürdür.alaturka tuvalet leri osmanlı imparatorluğu icat etmiştir,alafranga tuvalet icadı bundan çok sonradır.doğu roma imparatorluğu dönemindeki alaturka toplu tuvaletlerin örnekleri,efes antik kenti nde görülebilir.
keza,topuklu ayakkabının ve şemsiyenin icadı da,avrupalıların,sokakta gezerken,yerlere dökülmüş insan dışkısına basıp elbisesini kirletmemek veya da herhangi bir pencereden gelişigüzel sokağa fırlatılan lazımlıkların içindeki pislikten şemsiye ile korunmak zarureti ile gerçekleşmiştir.

güneşi takip ettiği halde,kendisine ayçiçeği denmesi de tuhaftır.

urla plajında,kanadı yaralı bir martı,sabah erken saatlerde,inanılmaz bir feryatla herkesi başına toplamıştı.kimse yaralı hayvancağıza el atmaya cesaret edemiyordu.ne olursa olsun,gideyim,bir şekilde tutayım,veterinere götürelim diye yaklaştım.benim yaklaştığımı farkedince,o yaralı haliyle bir doğruldu,vay arkadaş,ardım sıra bağıra bağıra beni bir kovalamaya başladı,yok böyle bir şey,ben önde iskelede,martı peşimde,ben ciyak,martı vuaaaaaaauk vuaaaaauuuk,ben denize atladım,o da kanatlandı yarım yamalak uçtu demirli bir tekneye kondu.martilar aleminin memati’si miydi neydi bilmem,o gün bu gündür uzak dururum,tırsarım.

adam kısmına takmış durumdayım.bilim adamı tanımı bile değiştirildi,cinsiyet ayrımcılığını çağrıştırmasın diye bilim insanı oldu.bunun da acilen bilge insan olarak değiştirilmesini talep ediyorum.

muazzez abacı---
ellerim ellerinden ne umdu ne buldum
sıcaklığın yaksın beni yaksın beni
budur umudum budur umudum budur umudum

bendeki algı---
sıcaklığın yaksın beni yaksın beni
mudurnu buduuuu mudurnu buduuu mudurnu budu

kendi başına oturabilir,ama yardımsız kalkamazsın.poponu içine çeker,emer,hapseder.ayağa kalkana kadar omurgana verdiği zararı anlayamazsın.

-zırrrr...
-efendim?
-ahuramazda aşkıııım!se..se..senin ne işin var orda?hem de bu saatte?ilhami’yle..seee..seeen?
-ne diyosun yaaa?evi aradın salak.
-hı?ne?oohh...ilhami’yi ariim dur,yanlış tuşlamışım,ehü ehü..

belediye memurunun bir araya getirip resmen bağladığı iki hayatı,ancak hakim kararıyla birbirinden ayırmak.
evlenmek bu kadar kolay olmasın bence,hakim evlendirsin,memur boşasın.evlilik zor olunca,daha değerli olur.

demonte ofis mobilyalarını evde monte etmek için şifre uzmanı ya da mühendis zekası sahibi olmanız lazım.hadi monte ettin,sağlam çıksalar bari.o da yok...iki sene önce aldığımız şifonyer,kahve sehpası ve kitaplık,langır lungur oynuyor,çekmecelerin içi çöktü,kahve sehpası üzerine konulan lap top yüzünden çizik içinde kaldı.
ev tekstili olarak da eğer nevresim takımı falan alacaksanız,şimdiden uyarayım,bu adamların yastık anlayışı biz türklerin yastık anlayışından çok farklı.kare yastıkta yatıyorlar resmen.nevresimi de ayrıca yorgana geçirebilmeniz için yorganınızı makasla budayıp kare biçime döndürmeniz gerekiyor.sanırım tüm isveçliler,sponge bob tipinde,köşeli adamlar.üstelik dikdörtgeni de pek sevmiyorlar.
havlu bornoz falan alacaksanız hele,ömür boyu her duştan sonra üzerinizde değişik renklerde tüy bırakacak şeylerden hoşlanıyorsanız,hiç durmayın,koşun,kapışın.

sadece düz olarak kullanabildiğim,çocukluğumdan beri her türlü dönüşü yaparken devrildiğim ulaşım aracı.bende mi var bir sorun?yoksa tanrım yıllardır bindiğim hep aynı bisiklette miydi hata?ben bunca yıl bilmeden o hataya mı bindim,biniyorum,binmeyeceğim!

denizinde yüzmek adına üç seneden beri tatillerimizi dalyanda geçirmemize sebebiyet veren akıl almaz güzellikteki yaklaşık 6km.lik plaj.
ingiliz the times gazetesi tarafından avrupanın en iyi açık alanı ilan edildi.

karayoluyla varılan yönünde,deniz kaplumbağaları araştırma kurtarma tedavi rehabilitasyon merkezini ziyaret ederek,havuzda rehabilite edilen yaralı kaplumbağaları,yumurtadan yeni çıkmış tembel tembel yüzen yavruları görebiliyor,pamukkale üniversitesi öğretim üyelerinden engin bilgiler alabiliyorsunuz.

plajda,sağlık kabini,soyunma kabinleri,duş,kafeterya var.şezlong ve şemsiye kiralanabildiği gibi,uçsuz bucaksız gibi görünen kumsalda,kaplumbağa yumurtalarının saklı olduğu işaretli özel alanlar haricindeki istediğiniz yere şemsiyenizi saplayarak,incecik kumlu narin,şeffaf,dalgasız ve sığ denizin tadını çıkartabilirsiniz.öyle sığdır ki,kıyıdan insanlar minicik olana kadar uzaklaştığınız halde,su ancak göğüs hizanıza gelir.
çeşme ılıca plajı ikincisi olmak üzere ,türkiye’nin en muhteşem birinci plajıdır bana göre.

yine edit:ilica değil ılıca