unstoppable

independence
tony scott imzali 2010 filmi. ba$rollerinde denzel washington ve chris pine oynamaktalar. makinisti olmayan kimyasal madde yuklu bir trenin durudurulma cali$malarini konu aliyor. izlemeye ba$ladiktan tam 13 dakika 33 saniye sonra vazgectim izlemekten, artik igrenc alt yazisindan mi yoksa fazla hareketsiz ba$lamasindan mi bilmiyorum.
independence
once;

#983915

sonra;

sıktım di$imi, altyaziyi iptal ettim ve o $ekilde izledim. evet anlayamadigim cok cumle oldu zira bir hayli hizli konu$uyorlardi ama anladiklarim da yetti. aslinda guzel bir filmmi$, ilk ba$lari biraz tutuk olsa bile 30. dakikadan sonra bir hayli hareketleniyor film. yalniz anla$ilamayan konu $u,


:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------: hollywooddaki abilerimiz dunyaya du$en gokta$ina astronot yollayip gokta$ini patlattirabiliyor, ne bileyim i$lerine gelirse uzaydaki bir mekikten para$utle havadaki bir helikopterin icine astronot bile indirebilirler, hic olmadi havadaki bir ucagin icine bile pilot sokabilirken, saatte 70 mil hizla seyreden bir trenin icerisine bir makinisti sokmayi beceremediler ya ben ona yanarim. lan filmin sonunda arabanin tepesinde soktun ama yine ayni makinisti sen, o nasil oluyor?

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:
neyse, aksiyon bir film olmu$, zaman gecirmek icin izlenebilir.
lenix
dürüst olayım. durdurulamaz çılgın romantikten sonra izlediğim 2. tony scott filmiydi. sanki hep ortalama aksiyonların yönetmeniymiş gibime geliyor. bu son filminden sonrada düşüncelerim değişmedi elbet. ama bir yönetmen olarak tek bi türe yoğunlaşıp, hep o alanda filmler üretince kaçınılmaz olarak arada bir iyi filmlerde üretiyorsunuz. durdurulamaz işte o filmlerden...

hikaye basit; içinde bol miktarda kimyasal madde olan bir yük treni kontrolünü kaybederek son sürat şehre doğru yol almaya başlar. onu durdurmaksa bir kondüktörle (denzel washington) bir mühendise (chris pine) düşer.

senaryo filme hizmet eden, fazla dallı budaklı olmayan sade bir senaryo. tamda bir aksiyon filminin sahip olması gereken türden.. eğer ele alınan konu haricinde yan hikayelere fazla yoğunluk verilseydi kaçınılmaz olarak izleyicinin dikkati dağılacak, bu da filmin insanı daha az heyecanlandırmasına neden olacaktı. filmin kurgusuda başrolündeki tren gibi aksamadan sonsürat ilerliyor. bu açıdan tony scott’ı bu temiz ve kaliteli işinden dolayı tebrik etmek gerek.

aksiyon sahnelerine gelirsek gerçekçi aksiyon sahneleri var. hatta neredeyse gerçek, ve film tamda gücünü buradan alıyor. yıl 2010 değil 2110 dahi olsa doğal ve gerçekçi aksiyon sahnelerinin tadı her zaman apayrıdır. teknoloji ne kadar gelişsede, filmlerin bütçesi ne kadar büyüsede bazen izleyiciyi hiçbirşey trenden düşme ihtimali olan bir insan kadar heyecanlandıramaz. filmde finale dek ölmiyeceğinden emin olduğumuz bir kahraman olmayışıda bizim hangi karakterin başına ne geleceğini tahmin etmemizi zorlaştırıyor. haliyle buda filmin heyecanını bir kat daha arttırıyor.

ayrıca (benim pekçok filmde hazzetmeme rağmen) dijital kamera bu filmin lehine işliyor. yaşanan olaya anbean şahit olduğumuz hissine kapılıyoruz. eğer kendinizi kaptırırsanız (bende olduğu gibi) koltuğa yapışıp nefesinizi tutarak izlemeniz dahi mümkün.

kısaca bir başyapıt aramayan, sadece bir aksiyon filmi izleyip keyifli bir 2 saat geçirmek isteyen herkese tavsiye olunur.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol