ülkü ocağı

herkesin gorusune saygım sonsuz ancak en samimi arkadasımı bana mecburen dusman olmasının tek sebebi olan bu kurulustan ve buraya gidenlerden ister istemez hosnut degilim.

kendi milletine en fazla zulüm eden milliyetçi topluluk.kendi vatandaşını bu kadar daha döven başka bir rup var mıdır ya.bi de kürt dövüoz diye üniversitelerdeki solculara 25 kişi dalmaları vardır.yazık

en temiz duyguları sömürerek yandaş elde eden fakat bu vatan sevgisi, yurt sevgisi vb değerleri koruma kollama gibi hadiseler hep lafta kalan yerlerdir, amerikan emperyalizminin kölesi bile olduklarını onların verdiği emirleri yerine getirdiklerini dahi bilmeyen insanların sırf göt korkusuna, toplaştıkları mekanlardır, özelliklede üniversitelerde, aman bana kimse bişey yapamasın gidiyim ocakta takılıyim zihniyetiyle dolanan binlerce genç vardır, gerçek vatanseverler, gerçek bağımsız türkiye’yi isteyenlerde gerek asılarak gerek dövülerek, gerekse işkence görerek, bunlar tarafından, kominist damgası yemektedir. amerika ve sovyet rusya arasında kalmış yurdum insanın, amerika eliyle açılmış ocaklarıdır bunlar.

aynı zamanda jean christophe grange ın kurtlar imparatorluğu adlı romanında epey bir sözü edilen ve olayların baş mimarı olan teşkilat.
bu görüşü doğru bir şekilde savunan kişilerin hiçbirinin faşist falan olduğu söylenemez. ülke için bu çeşit yapılar bana göre gereklidir. komünist teşkilat varsa ülkücü teşkilat da olmalıdır. ama bu grup orta öğretimde kabadayılık taslamamalıdır tabii ki. (üniversite son sınıftayım. şu ana kadar böyle bir kabadayılığa şahit olmadım.) görüş ayrı bir şeydir, bu görüşü savunuyormuş gibi görünen insanların yaptıkları eylemler ise bambaşkadır. her yerde olduğu gibi, bu yapının ismini kullanarak çıkar sağlamak isteyen, bu ismi kullanmak isteyen insanlar olabilir. bu insanlara bakılıp da bu görüş hakkında yorum yapılamaz.

(bkz: nizam ı alem ocakları)

alparslan türkeş tarafından teşkilatlandırılıp amacı türk milliyetçiliğini ve türk dilini yükseltmek olan gruptur.türkiye’de bu grup seksen dönemi komünist eylemlerine karşı bir tepki olarak doğmuştur. sembolü mavi üzerine hilal ve bozkurt olan bir bayraktır.

arkadaslardan birinin ’nasil bir yermis bir goreyim’ mantigiyla gittigi ve geldiginde sunlari paylastigi yerdir:
ocagin ’reis’i ulkucu genclige sunlari dovmelerini soylemis(gece saat 10 civari): uzun sacli erkekler, kiz arkadasiyla yuruyen erkekler, alkol alan insanlar...

faşizmin tipik yansıması olan, 60’larda itibaren örgütlenen ve amerikan sevdası yanında ekonomik desteğini de alan ülkücü hareketin günümüzdeki yansımalarından biridir.çok büyük maddi olanakları yanında, devlet içinde örgütlü olan ülkücülerin yaptıkları yasadışı işlere de paravan olarak destek vermektedirler.

"türk milliyetçiliği" kavramının yok edilmesinden başka amaca hizmet etmeyen-etmemiş kurum.

o yüzdendir ki bugün "ben türküm" dediğinizde "faşo" damgası yersiniz.

muhteviyatı da bekçi murtaza kafalılarla onları yönetenlerden ibarettir.

il ocak bünyesinde 2 yıl görev aldığım ve bana "milli şuur"u aşılaması esasıyla tozunu yutmaktan gurur duyduğum yerdir.
lakin günümüzde ocaklara yapılan tüm olumsuz eleştirilerde çok yönlü düşünmek gerekir. nasıl "tüm zenciler aşşağılıktır" yada "tüm ingilizler iskoç katilidir" diye genel önermeler yapılamazsa bütün ülkü ocakları’nı da aynı kefeye koymamak gerekir. zira beş parmağın beşi bir değildir. medyatik bir ilahiyatçı otel odasında porno izlerken yakalandığında nasıl bütün hacı-hocalar masturbatördür demiyorsak tebadan birinin veya bir grubun icraatını reis’e dolayısıyla bütün ocağa mal edemeyiz, etmemeliyiz.
bazı entrylere buruk bir şekilde güldüm. yeni yapılanmayla beraber ocaklar, kıraathanede çaya verecek 300 bin lirası olmayanların mekanı olmaktan çıkarılmıştır. ayrıyeten öyle sağdan soldan yalan yanlış duyulduğu gibi "kürt vurmak" "uzunsaçlı kırmak" vs vs. gibi emirler verilmez. her hafta lise ve üniversite teşkilatlarına tarihi, siyasi,uluslararası siyaset gibi çeşitli mevzularda seminerler verilir. ramazanda herkese açık iftarlar verilir , sohbetler edilir.bunları organize eden de o eli kanlı zannedilen reis’lerdir. eminim ki bazı sabit fikirliler bu faaliyetleri yıkama-yağlama programı olarak adlandıracaklardır. bu bilinçlendirmeden ibaret bir olaydır. siz zannediyormusunuz ki bunlar sadece ocaklarda oluyor. bugüne kadar gelmiş ve bugün dahi kurulan her siyasi fraksiyonun, hatta en uç sağdan en uç sola kadar en küçük örgütlenmenin bile kimlik kazandırma ve bilinçli birey yetiştirme faaliyetleri vardır. kimse de bunun meşru bir şey olmadığını idda edemez. ha, bütün bunları takdir edersiniz veya etmezsiniz, o ayrı konu.. fakat ocakların "adam kıran eleman yetiştirdiği" gibi eleştiriler yaparken şunu da göz önünde bulundurun, bazı uç siyasi organlar vardır ki yurttaşlarımızı şehit eden bebek katili yasadışı örgütlerin asker alma şubesi gibi çalışırlar. üniversitede karşı karşıya geldiğimiz bazı öğrencileri iki sene sonra gazetelerde, dağda çatışma sonucu boynunda poşularla beyni patlamış vaziyette görmüşlüğümüz vardır.

derin sermaye çevreleri ile abd ve işbirlikçilerinin maddi katkıları ile 80’lerden önce kurularak komünizme karşı kullanılan derneklerdir.türkiye’de dönen birçok pis işin arkasında adı geçenlerin bu işlere atıldığı yerdir.vatan, millet, sakarya nidalarıyla ülkeyi peşkeş çekmekten geri kalmayan liderleri gün gelip ülkeyi de yönetmişlerdir.bugün için sadece mhp’de değil tüm neoliberal, sağ, muhafazakar partilerin tabanını oluşturmuşlardır.emperyalizm karşıtı olduklarını iddia etselerde öyle olmadıklarını bu siyaseti yabancı düşmanlığı üzerine kurmaları ve sermaye yanlısı politik argümanlarına bakarak görebilirsiniz.

"lan bugün kimi dövsek?" tarzı cümleleri bol miktarda duyabileceğiniz içinde ülkücülerin bulunduğu ocak.

içeri girildğinde ne yapması gerektiğini bilmeyen insanların görüldüğü kurumdur.adamlar nihal atsız milliyetçiliğini savunurken aynı zamanda da islamdan bahsedebiliyor.(konuştuğum kişi bana dinimi sormuştu)
9 ışığı bile okumamış ülkücücükleri barındıran,pis kürtler-kaka kürtler-bölücü pkk demekten başka bişey yapmayan,pkk’nın arkasındaki güçlerden birkez bile bahsedemeyen bir kurumdur da aynı zamanda.
tabi canım bunlar abd ve devlet beslemesi değildi dimi?
hadi ordan...

milliyetci toplumu bir cati altinda toplamak için kurulmus lakin fasist egitim merkezlerine donusmus kurumlardir.kuruldugu dönemde suc artisinda patlama olmus,alparslan turkes kılıklı cahil/cuhela genclerin olusturdugu sozde kurum.milliyetcilik adi altin da istanbulu haraca baglamislardi bir dönem.

gereksiz adamların ocağı. içinde bulunan insan diyemediğim yaratıklar -normalde bir bok olmamalarına rağmen- etrafa kabadayılık taslarlar. bu ocağı oluşturan varlıkların suratından pislik, çirkeflik akar.

(bkz: sike sürülecek akıl olmaması)

ulku ocagini sevmemek, oradakileri sevmemek vatan sevmemek manasina gelmez.

ayrica buradaki insanlar güzel intiba verselerdi de herkes övgüler yagdirsaydi ne güzel olurdu. ben çok isterdim mesela öyle olmasini. hayir üç bes adam gibi adam çiksaydi içlerinden neyse. ama yok, varsada ben göremedim.

#546211 vatanını dinini ve imanın seven ama her allahın gunu ocak diye tabir edilen kurumda cigara ve bira içen tiplerin barınması ayrı konudur.delikanlı olduklarını soyleseler de 1 kişiye 50 kişi girmeleri ne derece delikanlılıktır tartısılır.vatan sevgisi parolası ile yola cıkmıs bu toplulugun bakkaldan, manavdan, kırathanelerden vs vs aldıkları haraclar yuzunden hanimiş lan sizin vatan sevginiz dememize yol acmıstır.neyse cahıl/cuhela da olsa ınsan ınsandır.

(bkz: korkuyorum doktor )

lise yillarinda genclerin kavga oldugu zaman adam toplamak icin siyasi hic bir guusu olmadan gitmeye basladiklari, icerisindeki kisilerinde kavga icin adam olmaktan baska vasfi olmadigi, beline silah takıp gezmeyi, bir kisiyi 5 kisi dovmeyi marifet sanan kisilerin doldurdugu, mhp partisine ait lokallere verilen isim.

(bkz: şarzlı ülkü ocağı">[gbkz]şarzlı ülkü ocağı)