muhtemelen canları sıkılıyordur.
sabah programına katilan kadınlar
gereksiz insanlar..ölsünler hepsi..
bir boka yaramayan insanlardır.
öğlen bilemedin akşama doğru eve dağılırlar.
gezentilerdir. sayandan cıkıp ceyhana giderler...
evlerini b.k götürüyordur, garanti.
evlerini b.k götürüyordur, garanti.
esra erol un 2 trilyon kazanmasını sağlayan kadınlardır.
(bkz: banada katılın sabahtan sabaha)
(bkz: banada katılın sabahtan sabaha)
ağlak kadınlardır. ağlak tanımından da anlaşılacağı üzre ota ve özellikle de boka ağlarlar. bu da yetmezmiş gibi izleyiciler de ağlar. aha bak kadın oğlum öldürüldü diye 1.5 ay ağlattı yurdu, katil kendisi çıktı. timsah bile "siktir lan" der bu göz yaşlarına..
bağrış çağrış içerisinde yürüyen programı izlemeye gelen kitle arasında yer almaları sonucu kanalı post-modern ağda gününe çeviren insanlardır. her reklam arasında yönetmen bunlara seslenir, "daha çok duyguuu!!! daha çok gözyaşııı!!! haydi göreyim siziii!!!" diye. ne programın sunucusu, ne de oradaki kadınlar içtendir. olan televizyon karşısında beyni yıkanan şahsa olur. yazıktır.
(bkz: izlenmesin böyle salak şeyler)
(bkz: izlenmesin böyle salak şeyler)
başka işleri yoktur bu ablaların. bütün gün evde bir şey yapmadan duracaklarına bari biraz tv izleyeyimde kendime geleyim diyenlerdendir. madem izliyorum birde olayı daha sofistike bir hale getireyim de katılayım şu programlara derler. abuk sabuk konuları vardır aslında bunların ama ablalar için önemi yoktur.
zira maksat katılıp "burda bende varım" demektir asolan. evde bin türlü iş beklemektedir. ama ablaların umurunda mı? yok evi temizlemek, yok çamaşırları yıka, aman aman hele ki akşama koca gelecek sakin yemek yapayım falanda demede rahat rahat izle sen akşama abiye anlatırsın yemekten önce abaratif olarak zılgıtı yerken. birde eve gelen sordu mu "nabtın bugün?" diye. ahanda zıçtığımızın resmidir. o bütün programlar anlatılır "birer birer". sonrası nasıl bir bağlantı içerisinde geçer bilinmez ama pekte iç açıcı bir durum olmayacağı kesin. dır dır dır dır dır...
zira maksat katılıp "burda bende varım" demektir asolan. evde bin türlü iş beklemektedir. ama ablaların umurunda mı? yok evi temizlemek, yok çamaşırları yıka, aman aman hele ki akşama koca gelecek sakin yemek yapayım falanda demede rahat rahat izle sen akşama abiye anlatırsın yemekten önce abaratif olarak zılgıtı yerken. birde eve gelen sordu mu "nabtın bugün?" diye. ahanda zıçtığımızın resmidir. o bütün programlar anlatılır "birer birer". sonrası nasıl bir bağlantı içerisinde geçer bilinmez ama pekte iç açıcı bir durum olmayacağı kesin. dır dır dır dır dır...
turkiye nufusuna oranla sayica cok az olmalarina ragmen, seyredenler uzerinde sanki memleketimizin insanlarinin hep boyle oldugu izlenimini olusturan guruh.
her daim halaya ve kendini studyonun ortasına pattadanak atıp göbek atmaya tam tekmil ellerinde pullu mendilleriyle hazır olan dul olanları için belki bize de bi kısmet çıkar mantığıyla balık istifi studyoya doluşan teyzegillerdir bunlar.allah ıslah etsin.
kadrolu isciler... ustelik agirdir yaptiklari is; her sabah kargalardan once kalkilip trafige filan aldirmadan studyoya gidilecek, sedaya, aydina vs. yalakalik edilecek, karsilikli bagirisilacak, polemik yaratilacak, konuklarla agiz dalasina girilecek... "ssk+yol+yemek+prim" de yok ustelik, tek kazanc sadece tvde gorunmus olmak.
<bkz nevriye budak>
(bkz: memeli)
yakaran di$iler.
katilmalari icin para aldiklarina inandigim topluluk.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?