bazen konsantrasyon eksikliği ve odaklanma zorluğu sebebiyle oluşan, bazen de yanlış bakış açısına odaklanıp algıların kilitlenmesi şeklinde oluşan durumdur.
konu hakkında yeterli bilgi sahibi olmamak, yanlış ya da işine geldiği gibi anlamak, doğru okuyamamak gibi sebepleri de olabilir.
okuduğunu anlamamak
çoğu zaman işine geldiği gibi anlamak şeklinde tezahür eden eylemdir. okuyan anladığını zanneder, fakat anlamamıştır; aslına bakıldığında zaten okumamıştır da o anladığını zannettiği metni. kendince bir kavrama takılmış, o kavrama kendi istediği anlamı vermiştir. bu durumun gerçekleşmesindeki unsurlardan biri de çoğu zaman okunan metnin yazarının kim olduğudur. somut örnek verelim: örneğin hrant dink ermenidir ya e bu durumda kesin türklük’e hakaret unsuru içeren bir söz söylemiş olmalıdır. bu önyargıyla cümleleri okursanız tabii ki okunanı anlayamaz, tabii ki o yazılanı bir hakaret olarak addedebilirsiniz. aynı anlayışsızlık maalesef ki bir konuşma sırasında dinlediğini anlamamak şeklinde de ortaya çıkabilir, çünkü aramızdaki birçok kişi okumayı geçtim dinlemekten dahi aciz kalabilmekte ve söz sahibi meramını anlatmak için ağzıyla kuş tutsa bile onu anlamamakta ısrarcı olabilmektedir.
beyninin enerji sömürdüğünü hissettiğin halde satırlara mal mal bakma eylemidir. ne hikmetse vize-final dönemi baş gösterir.
(bkz: hizli okuma)
beyin kivrimlarinda gezinen binbir turlu hadise arasinda birseyler okumaya calisan bunyeselin icinde bulundugu hal.
defalarca ayni satir uzerinde gozlerin kiprasmasi lakin idrak yollarinda her hangi bir kilometre yapilamamasi hali.
okumayi birakmak ve bir baska sey ile bir sure mesgul olmak en guzel cozumdur.
okumayi birakmak ve bir baska sey ile bir sure mesgul olmak en guzel cozumdur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?