öğretmen öğrenci diyalogları

felsefe öğretmeni

f:oglum sen söyle bakalım varlık ne demek?
x:bilmiyorum hocam ben yokluk içinde büyüdüm

-kızııım yeter artık ama aaa..
+hocam ben bişi yapmadım naptım şimdi?
-ben sana bişi yaptın dedim mi?
+??

-oo x vatandaş hoşgeldin, nasıl geçti koca bir yaz?
+tabii ki iyiydi süperdi harikaydı hocam..
-peki y kızımız n’apıyo nasıl gidiyo iyi mi göremedik onu?
+hmm.. iyidir hocam, biz arkadaşız artık bu arada.. (!)
-hadi ya!! yani artık koridorda sarılıp yolu tıkamayacaksınız hatta sağda solda öpüşmeyeceksiniz ve derslere de her seferinde gecikmeyeceksin öyle mi!?
+hocam dost olmaz sizden akrep olur ancak akrep akrep!

(bkz: based on a true story)

+ kızım o telefonla benim resmimi çekmedin değil mi?
- hayır hocam çekmedim.
+ o kameranın içinde kendimi görmek istememde.
- isteseniz de göremeziniz.
+ niye miş o
- sığmazsınız da ondan.
(taze olay bugün yaşanmıştır şahsım tarafından.)

maynarseche: zzzzzzzzzzzzzzzzzzz
hoca:bu sınıfın sınıf başkanı kim??
maynardseche:huhauhuhaaaaaaaaahooorrttt
hoca:kim lan bu sınıfın sınıf başkanı???
maynardseche:ne oluyo lan
hoca:sınıf başkanı hiç derste uyurmuymuş kuzum??
maynarseche:şey hocam şey kem küm ben horrrrr
hoca:kızım neyin var istersen bi dışarı çık??

maynardseche o satten sonra bi daha sınıfa dönmezz müdür yardımcısı direk kendisine postayı koymuştur. kahramanımız evninin yolunu tutmuştur.

öğretmen: aminoksit artı glikojen eşittir?
öğrenci: aminokojen.

hoca tuvalete girer , eli cebindedir..

- cocuklar elimde birsey var ve bas harfi s , son harfi k soyleyene 100
hemen egilir hocanin kulagina birisi

- hocam sik ?

- oha mina koyyim oha.. selpak lan selpak!!


yine bir gun ayni hoca
-hocam babam araba aldi sizin kulusturle yaristirsak bi?
-oha lan nasil aldi arabayi? tanistirsana beni o babanla..

[ tamamen yasanmistir khl mustafa dogan i sevior..]

ve bizzat basimdan gecen bir olay

sabah sabah daha gozler acilmadan karsimda gunluk kontrollerde erkan hocayi gorurdum..

- gel bakalim soyle kenara. simdii.. sac uzun bu sorun , gomlek disarda bu sorun , icinde siyah t-shirt bu sorun, pantolon dusuk bel sorun, ayainda spor ayakkabilar sorun , birde sana asla ceket giydiremedik 3 sene boyunca buda sorun.. sen kulliyen sorun bi adamsin yauw.. dur bakalim velinle goruselm , bekle surda.!

yarim saat gecmistir.. beklemekteyim ,

- ne bekliyorsun?
- hocam bekleyin dediniz?
- gec lan sinifina.!!

bizzat yaşanmıştır...

öğretmen öğrenciye bağırır öğrenci ise

- hocam! utanmıyormusunuz herkesin içinde bagırmaya

hoca

-çık lan dışarı!

ögrenci

-çık lan! (olaylar gelişir)

-hocam istediğimiz sorudan başlayabilir miyiz?
-ver kağıdı çık ukala herif..

ögrenci:hocam tuwalete gıdebılır mıyım?
ögretmen:hayır
ögrenci:peki o zaman buraya sıcıyım ben..

pazartesi gunu ve kıyafet kontrolu yapılmaktadır ve benım pantolonum okul kurallarına uygun degildir
ögretmen:kızım ne bu pantolon bu okulun degil
pistazie:biliyorum hocam bu pantolon benim..

-günaydın ali.
-günaydın hocam.

(bkz: diyalog)

biyoloji sınavında daha önce hiç bahsini duymadığımız sorular çıkmıştır. hocaya hocam biz bunları hiç duymadık bile nerden buldunuz da sordunuz sorusu sorulur. cevap gelir
-benim evde kitaplarım var çalışıyorum. siz de evde çalışsaydınız yapardınız.
-hönk

fizik sınavı
hoca sınıfa gelir, elinde vazelin. masaya koyar.
-zorlanırsanız kullanırsınız diye getirdim der.

öğretmen sorar
-ödevini niye yapmadın?
-babam internet kafedeki çocuğa yap dedi, çocuk da yapamadı ondan.
-ben ödevi o çocuğa vermedim ki.
-kocaman abinin yapmadığını ben nasıl yapacakmışım ki.

dershaneden:

öğretmen: noldu evladım niye uyuyosun? bütün gece beşik mi salladın? eki eki..
öğrenci: evet hocam uyumadı kız dün gece...
öğretmen: ne-nası-ne kızı?
öğrenci: hocam evliyim ben, kızım var!

- sevgili falconslx, ne mutlu sana ki bir saat daha gelmezsen kalıyorsun!
- geçen yıl koca dönem geldim, yine kaldım, farkeden bir şey olmayacak o zaman.

konuşulanlar almancadan türkçeye tarafımdan çevrilmiştir;

hoca:işte kötü türkler buralarda mevzi aldı çocuklar
nerobianco:neden kötü türkler ?
hoca:saldırdılar topraklarımıza kötü değiller mi?
nerobianco:siz nazi torunları bize kötü diyorsanız ben milletimle gurur duyuyorum.

lise yıllarımda henüz okulun ilk günleri yeni hocalarla tanışıyoruz yanımda sınıfımızın en kamil çocugu ve diyalog baslar

ögretmen : merhaba arkadaşlar
kamil : merhaba merhaba ajda pekkan
ö : kim söyledi onu, neyse ben kendimi tanıtayım isterseniz
k : hocam tanıtmadan önce bişey sorucaktım
ö : söyle evladım
k : ögretmenlik hayatınızın ilk yılları mı
ö : evet dogru tahmin evladım nerden bildin
k : belli hocam çiceginiz burnunuzda
sınıf : oaueoaueoaueoau
ö : ööööööööö

lise yıllarında okula yeni gelen bayan edebiyat ogretmenine kutuphanede yeterlı kaynak olmadıgı konusunda dert yanılır.
ben:hocam kutuphanemızde her kitabı bulamıyoruz
ögr:ne gıbı yavrum
ben:hocam, mesela ispanyol edebiyatının unlu yazarlarından armando diego maradona’nın son kitabını bulamıyoruz. diger okulardakı arkadaslarımız okumuslar cok methedıyorlar ama bız bu guzel kıtaptan fayadalanamıyoruz.
ögr:hmm bunu hemen mudurmuavinize iletecegim okulumuzun bu acıgının kapatılması ıcın elımden gelenı yapacagım

diyerek not alır olaydan bir ders sonra nobetcı ogrencı tarafından mudurmuavini odasıan goturuluruz ve konuyla ılgılı ıfademıze basvurulur.