"bıraktım acının alkışlarına 3 haziran 63ü"
nazım hikmet
ölümünün 47. yıl dönümüdür. kendisini tekrar yad etmekten başka bir şey gelmemektedir elden.
"en güzel günlerimin
üç melun adamı var:
ben sokakta rastlasam bile tanımayım diye
en güzel günlerimin bu üç mel un adamını
yer yer tırnaklarımla kazıdım
hatıralarımın camını..
en güzel günlerimin
üç melun adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi..
düşmanımdır ikisi..
sana gelince...
yazıyorsun..
okuyorum..
kanlı bıçaklı düşmanım bile olsa,
insanın
bu rütbe alçalabilmesinden korkuyorum..
ne yazık!..
ne kadar
beraber geçmiş günlerimiz var;
senin
ve benim
en güzel günlerimiz..
kalbimin kanıyla götüreceğim
ebediyete
ben o günleri..
sana gelince, sen o günleri -
kendi oğluyla yatan,
kızlarının körpe etini satan
bir ana gibi satıyorsun!.
satıyorsun:
günde on kaat,
bir çift rugan pabuç,
sıcak bir döşek
ve üç yüz papellik rahat
için...
en güzel günlerimin
üç melun adamı var:
biri sensin,
biri o,
biri ötekisi...
kanlı bıçaklı düşmanımdır ikisi...
sana gelince...
ne ben sezarım,
ne de sen brütüssün...
ne ben sana kızarım
ne de zatın zahmet edip bana küssün..
artık seninle biz,
düşman bile değiliz.."
piraye adında bir kadınla büyük aşk yaşamıştır. adına şiirler yazmıştır.
(bkz: blue eyed giant)
108 yıl önce, bugün doğmuştur.
karşımdasın işte...
bana bakmasan da oradasın, görüyorum seni.
ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
kalbime gömdüm sözlerimi, ceset torbası oldu yüreğim.
tıkandığım o an,
elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,
aklımdan o kadar çok şey geçti ki takip edemedim.
ellerim boşlukta, ben darda kaldım.
ellerim buz gibi, ben harda kaldım.
bir senfoni vardı kulağımda çalınan,
bitti artık hepsi...
köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme.
bakış açım belli oldu yine.
geride kalan, ardından bakar gidenlerin.
bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.
dağlara çarptım her esişimde.
yollara küfrettim her gidişinde.
demiştim sana hatırlarsan:
önemli olan zamana bırakmak değil,
zamanla bırakmamaktır..
şimdi bana, geçen o zamanın
unutulmaz sancısı kalır
gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittim?
sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...
yoruldun ağırlığımı taşımaktan
ellerimden yoruldun
gözlerimden gölgemden
sözlerim yangınlardı
kuyulardı sözlerim
bir gün gelecek ansızın gelecek bir gün
ayak izlerimin ağırlığını duyacaksın içinde
uzaklaşan ayak izlerimin
ve hepsinden dayanılmazı bu ağırlık olacak..
ellerimden yoruldun
gözlerimden gölgemden
sözlerim yangınlardı
kuyulardı sözlerim
bir gün gelecek ansızın gelecek bir gün
ayak izlerimin ağırlığını duyacaksın içinde
uzaklaşan ayak izlerimin
ve hepsinden dayanılmazı bu ağırlık olacak..
"kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük."
"ey insan! kafdağı kadar yüksekte olsan da kefene sığacak kadar küçüksün. unutma her şeyin bir hesabı var; üzdüğün kadar üzülürsün."
aslında tam da yeri bu dizelerin;
"sana düşman, bana düşman; düşünen insana düşman... vatan ki bu insanların evidir; sevgilim, onlar vatana düşman!"
"sana düşman, bana düşman; düşünen insana düşman... vatan ki bu insanların evidir; sevgilim, onlar vatana düşman!"
"yürümek; yolunda pusuya yattıklarını, arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek... yürümek; yürekten gülerekten yürümek."
"sevmek mükemmel iş delikanlım. sev bakalım. madem ki kafanda yıldızlı bir gece var. sev sevebildiğin kadar."
"ayışığı renginde kar, keçe çizmelerim ağır. içimde çalınan ıslık beni nereye çağırır?"
"önemli olan "zamana bırakmak" değil, zamanla bırakmamaktır."
"ayrılık kurtulmuştu yerçekiminden, tüy gibiydi diyemem, tüyün de ağırlığı var ayrılığın ağırlığı yoktu ama kendisi vardı."
"insan birisiyle yaşlanmalı, birisi yüzünden değil..."
yumulu göz kapaklarımın içindesin sevdiceğim
yumulu göz kapaklarımın içinde şarkılar
şimdi orda herşey seninle başlıyor
şimdi orda hiçbir şey yok senden önceme ait
ve sana ait olmayan...
yumulu göz kapaklarımın içinde şarkılar
şimdi orda herşey seninle başlıyor
şimdi orda hiçbir şey yok senden önceme ait
ve sana ait olmayan...
nazım hikmet 3 haziran cuma günü ölümünün 48. yılında anılıyor.
aşağıda izmir ve moskova anma programları var,istanbul-ankarayı da bulursam eklerim.
.....pariste bir kestane ağacı olacak
parisin ilk kestanesi, paris kestanelerinin atası
istanbuldan gelip yerleşmiş parise boğaz sırtlarından
hâlâ sağ mıdır bilmem sağsa iki yüz yaşında filân olmalı
gidip elini öpmek isterdim
varıp gölgesinde yatsak isterdim
bu kitabın kâadını yapanlar, yazısını dizenler,nakışını basanlar.
bu kitabı alanlar, alıp da seyredenler
bir de abidin, bir de ben, bir de bir saman sarısı belâsı, başımın.
http://www.izmirdesanat.org/izmir-3-haziranda-nazimi-aniyor
http://haberrus.com/gundem/8197-nazim-hikmet-moskovada-3-haziranda-anilacak.html
aşağıda izmir ve moskova anma programları var,istanbul-ankarayı da bulursam eklerim.
.....pariste bir kestane ağacı olacak
parisin ilk kestanesi, paris kestanelerinin atası
istanbuldan gelip yerleşmiş parise boğaz sırtlarından
hâlâ sağ mıdır bilmem sağsa iki yüz yaşında filân olmalı
gidip elini öpmek isterdim
varıp gölgesinde yatsak isterdim
bu kitabın kâadını yapanlar, yazısını dizenler,nakışını basanlar.
bu kitabı alanlar, alıp da seyredenler
bir de abidin, bir de ben, bir de bir saman sarısı belâsı, başımın.
http://www.izmirdesanat.org/izmir-3-haziranda-nazimi-aniyor
http://haberrus.com/gundem/8197-nazim-hikmet-moskovada-3-haziranda-anilacak.html
3 haziran 63 te yaşamını yitiren, yalnız ve güzel ülkemin en komunist, en duyarlı, en anadolu aşığı şairlerinden.
(bkz: bıraktık acının alkışlarına 3 haziran 63ü)
(bkz: bıraktık acının alkışlarına 3 haziran 63ü)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?