mahkeme kararı

mahkeme neticesinde, hakim’in kanunlar nezdinde verdigi karardir..cumle icinde kullanacak olursak;

"23 ekim 83’de, lübnan beyrut’ta havaalanında bulunan abd deniz piyadelerine ait karargah bomba yüklü bir kamyonun saldırısı karşısında harabe haline geldi.

olay neticesinde 241 kişi hayatını kaybetti.

abd’li yetkililer olaydan iran ve suriye ile bağlantılı radikal grupları sorumlu tuttular."

ee ne alaka?? alaka surda..

abd mahkemesi iran’ı, 1983’te beyrut’taki bombalı saldırıda ölen 241 denizcinin ailelerine 2,65 milyar dolar tazminat ödemeye mahkum etmis..abd bölge hakimi royce lamberth, kararını açıklarken ’’kalpleri ve ruhları ebediyen yaralanmış bu insanlar, çeyrek yüzyıldan beri adaletin yerine gelmesini sabırla beklediler’’ demis..

sadede gel..geliyorum

abd’ye gore "supheli" yok her daim "suclu" var..suclu yaftasini vur..giyabinda yargila ve karar ver..bu global seviyedeki ukalaligi, "super guc" olmasindan ote aciklanabilir tarafi yok..241 insanin hayatina mal olan bu olayin failleri sucsuz kalmamali elbet ama terorizmi lanetleyip adalet savunulucuguna kalkismadan once vicdanlarinin temizlenmesinden ziyade yargic tokmagini kullanacak ellerini yikasinlar en azindan..hic degilse zahiri temizlikle gozlerimizi boyasinlar..

Atatürk'ün Gençliğe Hitabesinden bir kısım paylaşmak isterim.

"iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hattâ bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasi emelleriyle tevhit edebilirler."