los angeles lakers

0 /
monte
çocukluğumun takımı..boston celtics ile kapışırlardı.magic johnson ve kareem abdul jabbar lı kadrosuyla o zaman beni mest ederdi.bir de renkleri fenerbahçe'ye yakın olduğu için çok severdim.
kabul
bu sezon konferans sonunculugu kesinleşmiş efsanevi nba takımı.kobe de sezon sonu bırakıyor.sabah sabah her çıkışın bir inişi var kıssadan hissesini bana aldirmistir kendileri.
orqn
daha önce 4 maç üst üste kaybettikleri hiç bir sezonu şampiyon olarak tamamlayamamışlar. bu sene 3 ya da 4 defa böyle bir mağlubiyet serisi yaşadılar. gerçi play offlarda kendilerine kafa tutabilecek bir takım yok bu sene ama yine de bu istatistik korkutuyor biraz lakers’ lıları.
orqn
bu sene de yine güle oynaya finale çıkacak gibi görünüyor.

çok önemli bir sakatlık olmazsa eğer batı yakasında kendilerine kafa tutabilecek bir takım yok. hatta finale kadar hiç bir seride yedinci maçı oynamalarına gerek kalmayacağını düşünüyorum.

canlarını sıkabilecek tek takım oklahoma city thunder. ciddi bir eşleşme problemleri var bu takıma karşı; ama bu problem karşılıklı tabi. zaten işin içine play off tecrübesi gireceğinden lakers yine çok ağır basacaktır.
orqn
bu sene lige fırtına gibi başlayıp devamını getiremeyen takımdır. son 3 maçta aldıkları 3 yenilgiyle kendi konferanslerında 4. sıraya kadar gerilediler.

peki neden?

cevabı bulmak için çok uğraşmaya gerek olduğunu düşünmüyorum. lakers hala kağıt üzerinde ligin en iyi takımı, bu konuda bir eleştiri yapamayız. ligin açık ara en iyi koçuna sahipler, bu alanda da tartışmaya hiç gerek yok. ligin en iyi pota altı ve dış oyuncularına sahipler, burası da tamam. geriye tek bir nokta kalıyor; yan roller!

dedim ya; kağıt üzerinde bu takım çok iyi, yan roller de öyle; lamar odom, andrew bynum, ron artest, derek fisher, steve blake, matt barnes, shannon brown ve hatta luke walton. baş rollerde zaten sıkıntı yok; kobe & gasol ikilisi her maç minimum 40 sayı 15 rebound 10 asist yaparlar. bu ikiliye yardım edecek 3 oyuncu çıkarsa, lakers durdurulması imkansız bir takım haline gelir. ama sorun şu ki bu 3 oyuncu bir türlü çıkmıyor.

ron artest zamanında ligin en iyi savunmacılarından birisiydi evet ama artık öyle olup olmadığı konusunda emin değilim. bir kere savunma büyük ölçüde yeteneklerle yapılan bir şey değildir; istek ve hırsla yapılır, seziyle tamamlanır. fakat şundan eminim ki savunma yapmak bu günlerde artest’ in aklından bile geçmiyor. bu adam ligin en sorunlu oyuncusu; yıllar önce indiana pacers şampiyonluk mücadelesinde zirveye koşarken gidip koçtan ’ ya koç ben albüm yapmayı düşünüyorum bana bir iki hafta izin verir misin? ’ diye izin isteyen bir adamdan bahsediyoruz. öte yandan hücum performansı tam bir felaket; bu sezon % 39 şut, 7.7 sayı- 3 rebound- 1.7 asist ortalamayla oynuyor. yani bırakın takımına faydalı olmayı kendine bile faydalı olacak hali yok.

lamar odom yazın dünya şampiyonasında çok iyi bir performans gösterdi, akabinde sezona da çok iyi bir giriş yaptı. fakat onun da enerjisi bitmiş görünüyor. performansı son haftalar da düşse de bu sezon takıma en çok katkı yapan oyunculardan birisi. onunla ilgili sorun şu; bazen takımdan kopuyor, tek başına çok başka bir oyun oynamaya çalışıyor. lakers sistemi bunu kaldıramaz, kaldıramıyor da zaten.

andrew bynum yine sakatlıkla açtı sezonu. bir haftadır yavaş yavaş oynamaya başladı. o yüzden onun bu sezonki performansını değerlendiremeyeceğiz. ancak kariyerine bakarsak şunu görüyoruz; bu adama ( henüz ) güvenemezsiniz. 20-10 luk bir maç da oynayabilir, 5 dakikada 3 faulle kenara da gelebilir. eminim hiç bir lakerslı pota altında bynum var diye rahat rahat sırtını arkaya yaslayıp maçları seyredemiyordum.

derek fisher zaten bu takımın zayıf noktası. lakers sezon başında onu yedeklese de hala ilk beşte onun yerine oynatabileceği birini bulamadı. idareten orada duruyor gibi. ilerleyen yaşı çoğu zaman ayaklarının ileri gitmesine engel oluyor. mazallah karşısında bir derrick rose, deron williams falan gelirse çok komik duruma düşebilir.

matt barnes ve steve blake bu sene takıma katıldılar. blake’ in görevi çok açık; fisher’ ı yedeklemek. barnes’ ın da kenardan gelerek takıma enerji getirmesi, ceza şutlarını sokması bekleniyor. bu iki oyuncu da, blake oyun kurucu olmasına rağmen, takımlarının başarısıyla paralel düzeyde performans veren adamlar. yani işler kötü gidiyorsa onlar da kötü, iyi gidiyorsa onlar da iyi. bugünlerde bu adamlardan iyi işler yapmasını beklemek fazla iyimser olur.

shannon brown çok istikrarsız bir oyuncu. bir maç 20-7-8 yapar, kimse şaşırmaz; bir sonraki maç 2-0-3 yapar yine kimse şaşırmaz. luke walton ise tam bir facia. ligde herhangi başka bir takımın kapısından içeri bile giremezken nasıl oluyor da hala bu takımda kendine yer bulabiliyor anlamak mümkün değil.

özet geçtim; temelde lakers’ ın ana sorunu yardımcı rollerdeki adamların ne yapacaklarının belli olmaması diyebiliriz. bu adamlardan alabileceğin minimum katkıyı kestiemiyorsun. hal böyle olunda işler içinden çıkılmaz bir hal oluyor.

şunu da söyleyeyim; lakers oynayacağı 10 maçı üst üste kazanabilir, hatta bu sezon şampiyon olarak 3te3 de yapabilir, buna kimse şaşırmaz. ama bunları yapamazsa da sürpriz olmaz.

dedikodu; lakers’ ın, kontratı bittiğinde deron williams’ ı alacağı söyleniyor. kobe’ nin yavaş yavaş oyundan çekilmekte olduğu göz önüne alınırsa zaten laker’ ın takıma bir dış süper star katacağını kestirebiliyorduk. bu katkıyı oyun kurucu pozisyonundan alırlarsa çok daha güzel olur.
john maynard keynes
doğu turunu bitirdikten sonra an itibariyle barnagni’den yoksun raptors karşısına çıkıyorlar. 7 maçtır deplasmanda olan takım 1 mağlubiyetle batıya dönmüştür. kobe’den yine 81 beklemiyoruz ama 50+ atsa da gece gece ağzımızın tadını bulsak.
orqn
önümüzdeki sezon acilen bir oyun kurucu bulması gereken takımdır.andropoza girmek üzere olan fisher,ve dünyanın en güvenilmez oyuncularından olan farmar’la daha ileri gidemezler.kimi alacağız diye düşünüyorlarsa ben bir tavsiyede bulunabilirim:

(bkz: kirk hinrich)
sepulturk
2007-2008 normal sezonunu batı grubu lideri olarak bitirmiş takımdır. yıllar sonra nihayet kendisine yakışan yerdedir ve play-off’lar öncesi pau gasol’un geri dönmesiyle yine en tehlikeli takım olmuştur. ayrıca önümüzdeki günlerde sakatlanmasa most improved player ödülünü alması kesin olan andrew bynum’ın da takıma geri dönmesiyle hayvan bir pota altına kavuşacaklar. tabi bunların hepsi kobe bryant liderliğinde olacak.

(bkz: forza lakers)
nick nicki nickince
tarihi:

1947 yılında ben berger ve morris chalfen detroit gems`i 15.000$ karşılığında satın aldı ve takımı minneapolis`e taşıdı. takımın adı da minneapolis lakers oldu. gems bir önceki sezon sadece 4 maç kazanabilmişti ve lig sonuncusu olmuştu. nba seçmeleri`nde ilk sıradan oyuncu seçme hakkına sahip olan lakers, dönemin en iyi pivotu olacak george mikan`ı aldı. yeni koç john kundla ile birlikte takım büyük bir ivme kazandı, 1947-48 nbl şampiyonluğunu kazandı. bundan sonraki sene basketball association of america`da mücadele eden lakers burada da bir şampiyonluk kazandı. 1949 yılında basketball association of america`yla national basketball league birleşti ve national basketball association adını aldı.

minneapolis lakers, george mikan, vern mikkelsen ve clyde lovellette gibi oyuncularla 6 yılda 5 şampiyonluk kazanarak (1949, 1950, 1952, 1953, 1954) nba`i adeta domine etti. 1954`de 24 saniye kuralının konması, george mikan`ın ciddi sakatlıklar yaşaması lakers`i farklı bir oyun tarzına zorladı, clyde lovellette takımı sırtlamaya çalışıyordu fakat 1958`de lig sonuncusu oldular.

takım 1960`da los angeles`a taşınarak günümüze kadar kalacak olan los angeles lakers adını aldı. takımı elgin baylor ve jerry west taşıyordu, fakat o senelerde fırtına gibi esen boston celtics`in önüne çıkmak mümkün değildi. finallerde 8 yılda 6 şampiyonluk boston`a kaybedildi. 1972`de efsane oyunculardan wilt chamberlain ve yılın koçu seçilecek bill sharman`ın ortaklığıyla 33 maç üst üste kazanılarak nba tarihinde üst üste maç kazanma rekoru kırıldı ve sezon sonunda özlenen şampiyonluk new york knicks`i yenerek kazanıldı.

1973`te ise bu sefer new york, lakers`ı finalde yeniyordu. wilt chamberlain`in de emekliye ayrılmasıyla takım tekrar bir duraklama dönemine girdi. 1975`te başka bir efsane kareem abdul-jabbar takıma kazandırıldı fakat başarı bir türlü gelmiyordu. ta ki earvin "magic" johnson`ın 1979`da los angeles`a gelişine kadar.

magic johnson`ın henüz ilk senesinde yani 1980`de şampiyonluk kazanıldı. philadelphia 76ers`ı 4-2 yendikleri serinin unutulmaz 6. maçı 16 mayıs 1980`de philadelphia`da oynandı. sakat olan kareem abduljabbar`ın yerine başlayan çaylak johnson, o geceyi 42 sayı, 15 ribaund ve 7 asist ile kapattı. daha sonra 1980`ler lakers`ın hakimiyetiyle geçti, takım 7 final daha oynayıp 4 şampiyonluk daha kazandı.

1990`a gelindiğinde michael jordan`lı chicago bulls ortalığı sallamaya başlamıştı. 1991`de magic johnson hiv yüzünden basketbolu bırakmak zorunda kalmıştı. lakers`ın ise eski günlerinden pek eser yoktu. fakat zaman içerisinde takıma dahil edilen sansasyonel isimler; shaquille o neal ve phil jackson, takıma kobe bryant ile birlikte büyük bir güç kazandırdı. lakers 3 yıl üst üste (2000, 2001 ve 2002) şampiyon oldu. karl malone ve gary payton`ın da şampiyonluk isteğiyle takıma katılmasıyla takım daha da güçlendi fakat beklenenin aksine 2004 finalinde detroit pistons`a 4-1 elenildi.

2004 yazında takım kadrosu parçalandı. shaq ve kobe arasındaki kavga iyice su yüzüne çıkmaya başlamıştı. shaq takımdan ayrıldı, malone emekli oldu, payton boston`a gönderildi ve phil jackson takımdan ayrıldı. şu anda takım kobe bryant`ın önderliğinde galibiyet almaya çalışmaktadır ve phil jackson takıma geri dönmüştür.

nick nicki nickince
los angeles lakers, amerikan milli basketbol birliği (national basketball association - nba) milli basketbol liginde oynayan los angeles, kaliforniya şehri takımlarındandır. 2004/2005 sezonu sonu itibariyle nba tarihinde en çok maç kazanan (2,621), en yüksek galibiyet oranına sahip (%61,9), en çok final oynamış takımdır (28). nba milli basketbol ligi’nde en fazla şampiyon olan takımlar sıralamasında , 16 şampiyonluğa sahip boston celtics`in arkasından 14 şampiyonlukla ikinci sıradadır.

nick nicki nickince
kuruluş: 1946
tarihi:
detroit gems (1946-1947)
minneapolis lakers (1947-1960)
los angeles lakers (1960-günümüze)
salon: staples center
takım renkleri: mor ve altın sarısı
nba şampiyonluklar: 14 (1949, 1950, 1952, 1953, 1954, 1972, 1980, 1982, 1985, 1987, 1988, 2000, 2001, 2002)
sahibi jerry buss
baş antrenör phil jackson
sepulturk
bu sezon kobe dışındaki diğer oyuncuların da akıllarının başına gelip devreye girmeleriyle aşşağı yukarı aynı kadroyla geçen seneye göre çok daha iyi işler yapan, lakers taraftarlarını mutlu eden takım.
0 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol