karşı komşunun ayakkabılarını dışarda bırakması

cikolata
asansoru acarsiniz, karsi komsunun ayakkabilarina carpar kapisi, o ayakkabinin bir teki bir tarafa oteki baska diyarlara dogru firlar. ozellikle misafir gelmisse, o ayakkabi golunun uzeriden kendi kapiniza yonelmeye calisirsiniz. ayakkabilar ezilir, ayaginiz kayar. sinirleriniz gerilir. karsi komsunun kapisini calip, bir dostumuz var medeniyet, tanistirabilirim isterseniz, kendisi bizim evde ayakkabilikta konuslanmis durumda dersiniz. o an karsi komsunuz ile iliskinizin koptugu andir. yani kisaca, butun bu hikayeye sebebiyet veren eylem.
akhillius
birçok yerde yaşanılan bir örnektir. fakat yanlıştır. zira hırlısı vardır hırsızı vardır. ne bilem belki bundan rahatsız olup ayakkabının içine meyve suyu döken falanda olabilir.
hittheroad2timesjack
daha beteri tüm apartmanın ayakkabılarını dışarıda bırakıp evlerde yapılan yemek kokusuyla ayak kokusunun karışmasıdır.

hayatımın bir döneminde maruz kaldım bu duruma, o yüzdendir bu dengesizliklerim.
mudo
sigarayı bırakmadan önce izmariti atardım içlerine...
söndürmeden değil len!
şimdilerde çiğniyorsam sakız bırakıyorum içine.

halen yakalanmadığım gibi onlar da ayakkabılarını dışarda bırakmaktan vazgeçmediler.

ne inatmışız arkadaş yaa!

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol