osmanlı imparatorluğu yönetiminde izmir
osmanlı idaresinin ilk yüzyıllarında ikinci derece bir sancak olan izmirin ilk osmanlı yöneticisi karasubaşı hasan ağadır. izmir 1605-1606 yıllarında celali isyanları kapsamında arap sait ve kalenderoğlu ayaklanmalarına sahne olmuştur. ancak kent, osmanlı imparatorluğunun 1620 yılında yabancılara tanıdığı kapitülasyonlardan sonra giderek imparatorluğun en önemli ticaret merkezlerinden biri haline gelir.
1619da fransız, 1620de ingiliz konsoloslukları açılır. bu arada şehrin nüfus yapısı da değişmeye başlar. 16. yüzyıl kaynakları izmirde 19 cami, 18 havra ve sadece 1 rum ortodoks kilisesi bulunduğunu, kentin 9 mahallesinden sadece birinde hristiyanların yaşadığını belirtmektedir. dolayısıyla, o dönemde şehir merkezinde müslüman-türkler çoğunlukta, önemli ve köklü bir musevi cemaati mevcut (sabetay sevi 17. yüzyılda izmir musevi cemaatinin içinden çıkmıştır) ve hrıstiyan rumlar azınlıkta olmalıdır. evliya çelebi de, 1672de izmiri ziyaretinde, nüfus yapısındaki değişimin ilk gözlemlerini kaydeder ve punta (alsancak) mahallesinde giderek artan sayıda yerli gayrimüslimlerin, levantenlerin ve batılı tüccarların yoğunlaştığını yazar. izmirde 1676da yaklaşık 30 bin kişinin öldüğü bir veba salgını, 1742de şehrin yarısının yandığı büyük bir yangın olur. osmanlılarca izmire paşa düzeyinde yapılan ilk atama, 1707de yabancı tüccarlarca düzenlenen buca ayaklanması ndan sonra 1716da tayin edilen köprülü abdullah paşadır. 18. yüzyıl ve 19. yüzyıl larda kent fransız, ingiliz, hollandalı ve italyan tüccarların gözdesidir. bu gelişmeye paralel olarak, eyalet merkezi (aydın eyaleti) önce 1841de geçici olarak, sonra da 1850de temelli izmire aktarılmıştır. aynı yıl sultan abdülmecit, 1863de de sultan abdülaziz izmiri ziyarete gelmişler, 1871de kurulan belediyenin ilk başkanı da yenişehirlizade ahmet efendi olmuştur. çokuluslu bir ticaret şehri haline gelen ve servet birikimi yaratarak metropolleşen izmir civarında aşayişi korumak herzaman zorlu bir uğraş olmuştur. bu bağlamda, bölgenin ünlü rum eşkiyalarından katırcı yani 1853de bucada yakalanabilmiş, başta çakırcalı mehmet efe olmak üzere, efeler ve eşkiyalar izmire özel ilgi göstermişler, çoğu kez resmi görevlilerden, yerli, levanten ve yabancı tacirlerden ve azınlıklardan oluşan çetrefil bir ilişkiler ağı içinde rol oynamışlardır.
izmir i. dünya savaşından sonra 15 mayıs 1919da yunan ordusu tarafından işgal edilir. bu işgal 9 eylül 1922 tarihinde sona erer. ancak, izmir 13 eylül 1922 sabahı tarihinin belki de en büyük felaketlerinden birini yaşamaktan kurtulamaz. basmane semtinde başlayan yangın 2.600.000 metrekarelik bir alanda 20.000den fazla ev ve işyerini tahrip eder. bu yangın ne yazık ki kentin geleneksel alanının dörtte üçünü tahrip etmiştir. fakat yeni kurulan türkiye cumhuriyeti ile birlikte izmir zümrütü anka kuşu gibi kendi külleri içinden yeniden doğmuştur. yangın alanında bugün izmir enternasyonal fuarı bulunmaktadır.
izmir
bu ülkenin kanımca en kritik şehri,can damarı. istanbul işgal edildiğinde dahi izmirdeki kadar olay olmaması ilginç gelir..
ilk kurşunun atıldığı, nihai zaferin kazanıldığı yer.
ilk kurşunun atıldığı, nihai zaferin kazanıldığı yer.
"denizi kız, kızı deniz; sokakları hem kız, hem deniz kokar."
dogdugum buyudugum ve olmek istedigim sehir
(bkz: dokuz eylül üniversitesi)
ikinci vatanım benim. bu şehirde yapamazsam varı yoğu bırakıp göçmeyi planladığım şehir. türkiye nin avrupa birliği ne girmiş tarafı.
önemli olan kütük, doğum yeri değildir; memlekettir izmir. uzaklaşıldığı zaman özlenendir. bilen-gören-yaşayan insanın beynini meşgul eden tek şehirdir. her hangi bir şehirde denize açılan her hangi bir sokak izmiri hatırlatır size. aklınıza inciraltından alsancaka, bostanlıdan karşıyakaya yapılan uzun yürüyüşler gelir burnunuzda buram buram imbatın ve yeni biçilmiş çimlerin kokusuyla. dosttur, yarendir izmir. sevgisi başka bir şeyin sevgisine benzemeyendir.
(bkz: büyülü şehir)
ege bölgesine ait olan sıcak iklime sahip kızları ile nap yapmış sahil şehrimiz.
bi defa gidip oradan hiç dönmemeyi düşündüğüm şehir.
izmirli arkadasların kenti sokak sokak anlatmalrından kaynaklı görmeden gezdiğim şehirdir.
dun hizi saatte 80km ye varan firtinaya teslim olan $ehir.oyle ki $ehrin pek cok yerinde elektrik kesintileri ba$gostermi$, elektrik kablolarinin pek cogu kopmu$.daha da otesi agaclar bile yerinden firlami$ cu$.
adres: numara 248, kordon-izmir
naim palas... ikinci kat...
cumbada oturuyor mustafa kemal.
sevmez fazla yemeği.
leblebi var yine önünde...
garson titriyor. çünkü çocuk rum.
sesleniyor gazi, şefkatli bir ses tonuyla...
"vre dimitri" diyor, "gel bakayim."
çocuk, "buyur pasam" diyor, s’lere dili dönmeyen, kırık dökük
türkçe’siyle.
"sizin kosti" diyor... işgal sırasında izmir’e gelen yunan kralı
konstantin’i kastederek... sizin kosti, geldi mi buraya?
geldi pasam...
oturdu mu bu masaya?
oturdu pasam.
günes batarken raki içti mi?
içmedi pasam.
eee!! o zaman sormadin mi çocuk, ne halt etmeye almis izmir’i?
naim palas... ikinci kat...
cumbada oturuyor mustafa kemal.
sevmez fazla yemeği.
leblebi var yine önünde...
garson titriyor. çünkü çocuk rum.
sesleniyor gazi, şefkatli bir ses tonuyla...
"vre dimitri" diyor, "gel bakayim."
çocuk, "buyur pasam" diyor, s’lere dili dönmeyen, kırık dökük
türkçe’siyle.
"sizin kosti" diyor... işgal sırasında izmir’e gelen yunan kralı
konstantin’i kastederek... sizin kosti, geldi mi buraya?
geldi pasam...
oturdu mu bu masaya?
oturdu pasam.
günes batarken raki içti mi?
içmedi pasam.
eee!! o zaman sormadin mi çocuk, ne halt etmeye almis izmir’i?
(bkz: çeşme)
güzel, tatlı şehir. her türlü şehir olumsuzluğundan arındırılmış kurtarılmış bölge.
tek keimeyle harika bir şehir izmire geldiğimde sanki avrupa şehrine gelmişim gibi oluyorum
efeler diyarıdır.
gece yarısı kızların tek başlarına eve dönerken korkmadığı memlekettir...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?