turk sinemasinin isimsiz kahramanlarindandir. genel olarak ickici, kurnaz, kotu kalpli baba rollerine ve yine kotu kalpli zengin adam tiplemelerinde gorulmustur. oyunculugunun yani sira basarili bir senarist ve yonetmendir. 1930 yilinda elazig’da dogup 1991 yilinda olmustur.
ihsan yüce
bir cok komedi filminin senaryosunu yazmis olan oynadigi filmlerin genelinde kotu karakterli rolleri oynamis oyuncu.
kahverengi pos bıyıklarıyla tanıdığımız oldukça iyi bir sinema oyuncusu. mekanı cennet olsun...
yılanların öcü filmindeki muhtar tiplemesi oyunculuğunun doruk noktasıdır.
şairdir kendisi
ekmek şarap sen ve ben
birde sabahın dördü
dışarda kar
odamız ılık
gözlerin ılık ılık damlarken boş kadehe
anlattın bana ağzı sarımsakı kokan bir çocukla yattığını
aşkı tattığını, karım dediğini ve aldattığını
kıskandım gogeni tahitilim
terlemiş vücudunu silerken
cüzzam mikrobunu ve yaktığı kulübesini
saçların bağlamıştı ellerimi muz kokulum
güneşi doğurmuştu ölü cisim
martı çığlıklarıyla bir sahil kayalığında
nefesin vücudumu yakıyordu yer yer
sam yelim sahra-i kebirim
kahrettim her şeye o gün
babanın çarap çanağına, gogene, kadere, sana, bana birde gittiğin arabanın tekerine
ne diyordum arkadaş....
diyordum ki ben bu zıkkımı içmek için içerim
ama içerken düşünmem neden içiyorum diye
daha sonra yaparım hayatın felsefesini
sırayla olurum fatih, selim, kanuni
bazen kadın hamamında tellak....
bazen cristof kolomb
napolyonken düşünürüm elbede geçen günleri
timurken beyazıtı yenişimi....
bir kere aristonun hocası olmuştum
ona verdiğim dersle gurur duymuştum
bazen jan darkı kurtarmak için çalışan bir kahraman
bazen odunun ateşleyen bir cellat olurum
eğer daha da içersem
shaskespare halt etmiş derim karşımda
salyalı dudaklarımdan yayık sesimi dinlerim de
işte mozartın aradığı melodi bu diye gülerim
enayiymiş be platon...
bir içsinde görsün....ne felsefesi varmış bu hayatın
anlasın geçmişi kınalı dünyanın kaç bucak olduğunu
islak kaldırımlarda yürürken acırım
önde yalpa vuran sarhoşun zavallı haline
ukalalık işte derim neme lazım senin
kendine bak; sende bir serserin bir sarhoş....
ve yavaş yavaş kaybolur acı kahkalarım
şehrin hizbe sokaklarında
yavaş yavaş kaybolur benliğim..
ekmek şarap sen ve ben
birde sabahın dördü
dışarda kar
odamız ılık
gözlerin ılık ılık damlarken boş kadehe
anlattın bana ağzı sarımsakı kokan bir çocukla yattığını
aşkı tattığını, karım dediğini ve aldattığını
kıskandım gogeni tahitilim
terlemiş vücudunu silerken
cüzzam mikrobunu ve yaktığı kulübesini
saçların bağlamıştı ellerimi muz kokulum
güneşi doğurmuştu ölü cisim
martı çığlıklarıyla bir sahil kayalığında
nefesin vücudumu yakıyordu yer yer
sam yelim sahra-i kebirim
kahrettim her şeye o gün
babanın çarap çanağına, gogene, kadere, sana, bana birde gittiğin arabanın tekerine
ne diyordum arkadaş....
diyordum ki ben bu zıkkımı içmek için içerim
ama içerken düşünmem neden içiyorum diye
daha sonra yaparım hayatın felsefesini
sırayla olurum fatih, selim, kanuni
bazen kadın hamamında tellak....
bazen cristof kolomb
napolyonken düşünürüm elbede geçen günleri
timurken beyazıtı yenişimi....
bir kere aristonun hocası olmuştum
ona verdiğim dersle gurur duymuştum
bazen jan darkı kurtarmak için çalışan bir kahraman
bazen odunun ateşleyen bir cellat olurum
eğer daha da içersem
shaskespare halt etmiş derim karşımda
salyalı dudaklarımdan yayık sesimi dinlerim de
işte mozartın aradığı melodi bu diye gülerim
enayiymiş be platon...
bir içsinde görsün....ne felsefesi varmış bu hayatın
anlasın geçmişi kınalı dünyanın kaç bucak olduğunu
islak kaldırımlarda yürürken acırım
önde yalpa vuran sarhoşun zavallı haline
ukalalık işte derim neme lazım senin
kendine bak; sende bir serserin bir sarhoş....
ve yavaş yavaş kaybolur acı kahkalarım
şehrin hizbe sokaklarında
yavaş yavaş kaybolur benliğim..
usta kalem senaryo yazarıdır esasen. kibar feyzo, davaro, çarıklı milyoner gibi filmleri yazmış ve bir çok filmin senaryo ekibinde yer almıştır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?