hayatın ayrıntıları

bir mahalleden tasininca orasi sizin icin ölür. oyle ki mahalleyi ve dostlari ziyarete gittiginizde eskiden sizin olan sokaklar artik baskalarinindir. ve artik hicbir sey eskisi gibi degildir. yabancilik hissi bunyeye oyle nufuz eder ki kendinizi eski mahallenizde ya da geri dondugunuz okulunuzda ya da her neresiyse orada yalniz hissedersiniz. hic birsey degismemis olsa da. iliskiler gibi.

sicak simite surulen krem peynir ve zeytin ezmesi nedense sokak saticilarinda daha lezzetli olur. ayni sey sokakta satilan kofte ve benzeri yenmesi sakincali urun icin de gecerlidir.

kopek oldurenin mantar diye anilan plastigini sisenin icene dusurmek normal cikarmaktan daha kolaydir. ve genelde icinde plastik mantarla icilir.

televizyonda yayinlandigi sure icinde begenilmemis, ilgi cekmemis ve bu yuzden yayindan kaldirilmis pek cok dizi gunduz kusaginda program yoklugunda yayina konur ve seyredenler tarafindan begenilir. keske devami gelse nidalarina ve aldigi reytinge dayanamayan kanal yonetimi dizini yeni bolumlerinin cekilmesi ve yayinlanmasi kararini verir. ama sonuc degismez. dizi yine seyredilmez ve yayindan kaldirilir. hem bir efsane kirletilir hem de para kaybedilir. anlasilir ki hicbirsey eskinin yerini tutmuyor, kendisi bile..


.
.
.

uyandiginda taze pismis cay kokusuyla karisik sevdiceginin kokusu,ayni anda ayni seyi animsamak bir dostunla,tipitip kagidina dalip eskilere gitmek,tencerede dibi tutmus pudinglerin evin en kucugune siyirttirilmasi,dogum gununde unuttugun birinden gelen telefon,ilerde bebegin olursa ona koyacagin ismin anlami ve nedeni.

sabah evden erken cikan insanlar ellerinde semsiyeyle gezmek zorunda kalabilirler. insanlar onlara safmis gibi bakar. bu havada semsiyenin ne alakasi var diye dusunurler. oysa ki onlar evden ciktiginda hava kapalidir. belki gunes bile dogmamistir henuz. istanbulda yasayanlar bu manzarayla sik sik karsilasir. gunesli havada kalin montlu ya da semsiyeli insanlar kis ve sonbahar icin bir istanbul manzarasidir.

bir kediyi az da olsa besleyip sevdiginizde kapinizdan ayrilmaz, yapisir yakaniza. ve belki pisman eder sizi yaptiginiz iyilikten oturu. ama kedidir, kutuya ya da kapali baska bir seye koyup cok uzaklara dahi biraksaniz, gectigi yollari gormese de hani, ezbere biliyormuscasina doner bulur sizi. gariptir bulur.

melekler erkek olur.

dikkat etmek istemedigim ayrintilarin butunu.

(bkz: sozluk okurken derse gec kalmak)

ucugunuzu ister istemez sevgilinizle paylasirsiniz.

(bkz: seytan ayrintida gizlidir)

babaniz sacinizin bukleleriyle oynarken parmaklarinda sigara kokusunu hissedersiniz ve tam siz ona kizacakken,o,isaret parmagini dudaklarina goturup "sus" isareti yapar...bunun uzerine hinzirca gulumseyip,onunla aranizda yarattiginiz yeni bir sirrin heyecanini duyarsiniz...bu heyecani yasayamayan milyonlarca insandan biri olmadiginiza sukretmek hic akliniza gelmez...taa ki ondan ayri kalincaya dek...

istanbul’da uskudar iskelesi’nin onunde bir kedi vardir, bu kediyi oralarda ayakustu yemek yemek icin didinen cogu ki$i tanir. haytadir, insafsizdir, kotu kedi $erafettindir. ulan zaten sabahin koru millet sicacik yataginda uyurken ben altida yola du$mu$um, gozlerim kapana kapana iki lokma bir $ey yicem, zaten zor da olsa midemi di$ardan yemeye ali$tirmi$im, zaten sagliksiz, bir de gel sen ortak ol. hayir yedigine bir $ey demezsiniz bu kedinin ama gozlerini diker boooyle, ona atmaktan kendiniz yemeye firsat bulamazsiniz. ben isterim ki boregin tamamini ona vereyim de beni rahat biraksin ama yok agzina sigacak lokmalara parcalamanizi bekler sizden. derken vapur dudugunu otturur, yarim kalan nevalenizi alip du$ersiniz yola.
kediler de kadinlar gibi menapoz donemi gecirir mi bilmem ama bir zaman bu kedinin menapoz olma ihtimali uzerinde durdum sonra vazgectim, o kadar ya$li degil yemegi tee nere atiyosunuz da bir ko$u alip geri geliyor.
(bkz: bu da boyle bir animdir)

istanbul’da anadolu yakasinda oturuyorsaniz ve i$, okul vs. nedeniyle kar$i yakaya gecmek gibi bir cabaniz varsa bilirsiniz ki yol uzundur. vakit gecirmek icin kitap okumak en guzelidir ama bilirsiniz ki oturacak yer yoktur, ayakta kitap okumak da hayli guctur. vakit gecirmek icin bir diger alternatif olarak radyo dinlemeyi secersiniz, radyo en cizirtili kisikli-altunizade hatti boyunca ceker
trafik en cok burda siki$ir.

yazin gittiginiz bir tatil koyunde deniz kumlu,temiz ve masmavidir.butun yil o denizin hayalini kurar ve geri sayimlar gerceklestirirsiniz degisik basliklar altinda.son ay,son hafta vs..ama o gun gelip de denize gittiginizde mavi bayragin alindigini,yosunlarin artik sahile vurdugunu,taslarin doldugunu gorursunuz.deniz de gridir,kumsal da,siz de.

hayata dair ic burkan ya da gulumseten detaylar bulmak isteyip te gecmi$i e$elediginizde, sanki tum ya$anmi$liklariniz bir anda yitime ugrami$ gibi gun yuzune bir i$ik huzmesi birakamadiginizda anlarsiniz ki; aslinda ezbere ya$amaya ba$lami$ tekduzelige coktan boyun egmi$sinizdir.