2005’te çıkan, bence çok güzel, düz duvara tırmandıran, süper gaz gitar riffleri, agresif vokal ve davullarla, death metal sevenlerin dinlemesi gereken bir obituary albümüdür.
frozen in time
obituary’i ilk “world demise” ile tanıdım ve o gün bugündür gayet yakından takip etmekteyim.. “dead”in piyasaya çıkışının ardından dağıldıklarını açıkladıktan sonra her obituary hastası gibi ufak çaplı bir şok geçirsem de bu adamların tekrar birleşeceğine kesin gözüyle bakıyordum.. beklenen oldu ve tam 8 yıl sonra obituary yep yeni stüdyo albümü “frozen in time” ile tekrar karşımızda..
her ne kadar bu adamlardan kötü bir iş çıkmayacağına emin olsam da itiraf ediyorum albümü dinlemeye başlamadan önce biraz endişeliydim. ki “redneck stomp”un başlamasıyla, grubun 8 yılın ardından hala “ben obituary’im ulan!” diye haykırışını duydum.. inanın bu haykırışı 10 şarkının hepsinde iliklerinize kadar hissedeceksiniz.. “peki “frozen in time” obituary diskografisinde nasıl bir yere sahip olacak?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim ki emin olun albüm çok çok iyi bir yere sahip.. her zamanki gibi brutal ama ne “slowly we rot”taki kadar çiğ, ne de “cause of death”teki kadar karmaşık.. müzikal açıdan ise “the end complete” ve “world demise”dan yer yer izler taşıyor fakat bence grubun en iyi albümü hala “the end complete”..
eveet eleştirilerimize başlayabiliriz; albüm için şunu belirtmek isterim ki bana biraz paslanmış gibi geldi.. şarkılar birbirine çok yakın, bariz bir benzerlik var ortada.. bir çok riff kendi içinde kaliteli olsa da şarkılar içinde kulağınız alışıyor ve zamanla tazeliklerini kaybediyorlar fakat bu eleştiriden albümün son şarkısı “lockjaw”ı ayrı tutuyorum zira yapılmış en güzel obituary şarkılarından biri..
ufak tefek problemler bir yana obituary geri döndü! şu an sadece albümü edinmekten ve obituary’nin türkiye’ye gelmesini ummaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok maalesef.. her ne kadar bir sonraki albümlerinin çok daha sağlam olacağına inansam da “frozen in time” zamanınızın ve paranızın karşılığını karşılayabilen bir albüm...
her ne kadar bu adamlardan kötü bir iş çıkmayacağına emin olsam da itiraf ediyorum albümü dinlemeye başlamadan önce biraz endişeliydim. ki “redneck stomp”un başlamasıyla, grubun 8 yılın ardından hala “ben obituary’im ulan!” diye haykırışını duydum.. inanın bu haykırışı 10 şarkının hepsinde iliklerinize kadar hissedeceksiniz.. “peki “frozen in time” obituary diskografisinde nasıl bir yere sahip olacak?” diye sorduğunuzu duyar gibiyim ki emin olun albüm çok çok iyi bir yere sahip.. her zamanki gibi brutal ama ne “slowly we rot”taki kadar çiğ, ne de “cause of death”teki kadar karmaşık.. müzikal açıdan ise “the end complete” ve “world demise”dan yer yer izler taşıyor fakat bence grubun en iyi albümü hala “the end complete”..
eveet eleştirilerimize başlayabiliriz; albüm için şunu belirtmek isterim ki bana biraz paslanmış gibi geldi.. şarkılar birbirine çok yakın, bariz bir benzerlik var ortada.. bir çok riff kendi içinde kaliteli olsa da şarkılar içinde kulağınız alışıyor ve zamanla tazeliklerini kaybediyorlar fakat bu eleştiriden albümün son şarkısı “lockjaw”ı ayrı tutuyorum zira yapılmış en güzel obituary şarkılarından biri..
ufak tefek problemler bir yana obituary geri döndü! şu an sadece albümü edinmekten ve obituary’nin türkiye’ye gelmesini ummaktan başka yapabileceğimiz bir şey yok maalesef.. her ne kadar bir sonraki albümlerinin çok daha sağlam olacağına inansam da “frozen in time” zamanınızın ve paranızın karşılığını karşılayabilen bir albüm...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?