"s"harfini şanlıurfanın ş si şeklinde söylemesine ne gerek var dediğim duruş sahibi şarkıcı.
edit:kiiim dokunduyşşaa şanaa ona git diyor yalan mı?
emre aydın
şarkılarını her dinlediğimde ya bu adam kesin bir aşk acısı çekmiştir dediğim ve şarkılarını dinlemekten hiç bıkmadığım sanatçı.
afilli bir yalnızlığa sahip olunarak, nasıl hayran kitlesi yapıldığını gösteren yetenekli müzisyen.
belki bir gün özlersin gibi muhteşem bir şarkıyı bizle tanıştırdığı için teşekkür edilesi insan.
aşık olunacak türden bir sese sahip zat.
her ne kadar hastası olsak da objektif bir gözle baktığım zaman s harfi ile ilgili bir sorunu olduğunu gözlemlenmiştir tarafımca. o s’ler niçin ş olarak teleffuz edilir anlamamaktayım, ha bunu tespit ettimde hayatımda bişey mi değişti? hiçbir şey değişmedi a.k. hayat hala bi tuhaf vapurlar filan.
harika bir sese sahip sanatçı, dinlemekle bıkılmayanlardan.
şarkıya ölşem ölşem diyerek başladığı için bizi müzikten soğutan müzik adamı.
sevgilisi buna vakti zamanında sen adam olmazsın demiş,kanımca bunun da çok içine oturmuş,her şarkıda söyleyip duruyo.gözün aydın emre sevgilini göt ettin!
tlere ç, d lere de c diyen şarkıcı.
şöyle ki:
giç giceceksen bekleme
farklı ceğilsin sen ce
giceceksen bekleme
şöyle ki:
giç giceceksen bekleme
farklı ceğilsin sen ce
giceceksen bekleme
sleri ş gibi söyleyen adam
emre aydın, cezmi ersöz’ün 20 yıl öncesidir.
son zamanlarda türeyen "emre aydın" çılgınlığından gaza gelip böyle bir cümle kurdum.bir dönem, hatta her dönem mevcut olan cezmi ersöz melankolisini hatırlattı bana.aşklarını taa içlerinde yaşayan, bunlarla üreten adamlar var.bunlardan biri cezmi ersöz, diğeri de ; emre aydın.peki neden bu adamlar aynı cümle içinde? emre aydın ;
"bir mecburiyeti çoktan kabullenmiş hatta o mecburiyete alışmış gibi
yalnız bıraktım kendimi senin için...
sıfır altı gün sıfır sekiz gece sustum önce...
sonra “iyidir” dedim “ne olsun aynı”
ve bakıp aynada gittikçe çirkinleşen yüzüme
“ben” dedim “ben istenmiyor olmakla ilgiliyim”
ve su,
alıştım ben
alıştım...
hatta evrenin bütün yalnızlıklarını üstüme alındım"
diyor..ve tüyler yavaştan yavaştan ayaklanmaya başlıyor akabinde cezmi ersöz’den alıyoruz bir kaç cümle..;
vaadlerini tutmadı gün.
kimse kendisini merak etmedi.
sabırsızlığın bundan;
bundan çocuksu hasretin...
kabullenince herkes yaşamını
sen ortaya kendini koydun...
ve bütün suçlarını üzerine
aldın sonra
bundan işte
bu çocuksu hasretin
ve ölümcül bir rulet oynadın
insanlarla
hadi dedin, hadi bulun
en zayıf yerimi...
ve diktin gözlerini gözlerine
kastın bedenini
yükselttin omuzlarını
öylece kaldın...
baktılar sana... baktılar...
ama yüreğini bir türlü
göremediler...
ben derim ki; emre aydın cezmi ersöz’ün 20 yıl öncesidir...ben derim ki; bu adamlar böyledir...
son zamanlarda türeyen "emre aydın" çılgınlığından gaza gelip böyle bir cümle kurdum.bir dönem, hatta her dönem mevcut olan cezmi ersöz melankolisini hatırlattı bana.aşklarını taa içlerinde yaşayan, bunlarla üreten adamlar var.bunlardan biri cezmi ersöz, diğeri de ; emre aydın.peki neden bu adamlar aynı cümle içinde? emre aydın ;
"bir mecburiyeti çoktan kabullenmiş hatta o mecburiyete alışmış gibi
yalnız bıraktım kendimi senin için...
sıfır altı gün sıfır sekiz gece sustum önce...
sonra “iyidir” dedim “ne olsun aynı”
ve bakıp aynada gittikçe çirkinleşen yüzüme
“ben” dedim “ben istenmiyor olmakla ilgiliyim”
ve su,
alıştım ben
alıştım...
hatta evrenin bütün yalnızlıklarını üstüme alındım"
diyor..ve tüyler yavaştan yavaştan ayaklanmaya başlıyor akabinde cezmi ersöz’den alıyoruz bir kaç cümle..;
vaadlerini tutmadı gün.
kimse kendisini merak etmedi.
sabırsızlığın bundan;
bundan çocuksu hasretin...
kabullenince herkes yaşamını
sen ortaya kendini koydun...
ve bütün suçlarını üzerine
aldın sonra
bundan işte
bu çocuksu hasretin
ve ölümcül bir rulet oynadın
insanlarla
hadi dedin, hadi bulun
en zayıf yerimi...
ve diktin gözlerini gözlerine
kastın bedenini
yükselttin omuzlarını
öylece kaldın...
baktılar sana... baktılar...
ama yüreğini bir türlü
göremediler...
ben derim ki; emre aydın cezmi ersöz’ün 20 yıl öncesidir...ben derim ki; bu adamlar böyledir...
bir televizyon programında aslı gökyokuş la şarkı söylerken(hazırlıksız-zorunlu- düet) kasılıp kalan şarkıcı çocuk.
mükemmel şarkıları gibi mükemmel kişiliği olan insan.
2008 mtv avrupa müzik ödülleri nde avrupa nın en iyi sanatçısı seçilmiş olan bireydir.
sonradan gelen edit: avrupa nın en sevilen sanatçısı seçilmiş. evet.
sonradan gelen edit: avrupa nın en sevilen sanatçısı seçilmiş. evet.
yaşadıklarını yazan şarkıcı söz yazarı...
çok sık söylendiği gibi acılarını nakte dönüştüren adam.
peki bu kötü bir şey midir?
asla...
herkes aşk acısı çeker önemli olan aşk acısı çekebilmek değildir o acıyı çektikten sonra bir belki bir gün özlersin bir bu kez anladım yapabilmektir insanların yazdığın şeyi dinledikten sonra "adam benim halimi ne güzel anlatmış aq" demelerini sağlayabilmektir. arkadaş da bu işi gayet iyi yapmaktadır daha ne istiyosunuz.
peki bu kötü bir şey midir?
asla...
herkes aşk acısı çeker önemli olan aşk acısı çekebilmek değildir o acıyı çektikten sonra bir belki bir gün özlersin bir bu kez anladım yapabilmektir insanların yazdığın şeyi dinledikten sonra "adam benim halimi ne güzel anlatmış aq" demelerini sağlayabilmektir. arkadaş da bu işi gayet iyi yapmaktadır daha ne istiyosunuz.
teoman dan sonra bir türlü ilerleme kaydemeyen erkek vokal nesline ilaç gibi gelmiş olan adamdır.hakikaten harika bir yorumu var.ah bi de şu saçları jöle kovasına sokmasa...
kan eksikliği var bu adamda,sürekli üşüyor gibi.çıkarsa montunu,atkısını o da rahatlayacak biz de ama çıkarmıyor bir türlü.bir şey değil pişik olacak adam.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?