doom metal

emma the gold one
15 yaşın vazgeçilmezi. doomculuk diye bir müessese var mensupları en hafif haliyle karikatürler. hayır ilerleyen yaşına rağmen doom dinleyen insan da olabilir ama o ’’doom da’’ dinliyordur doomcu doomcu takılmıyordur ortamlarda. iki grubu kapıştırmaya çalışmak futbolcu kartlarını kepmemizin bir dönem sonrasıdır nazarımda ve canla başla bir müzik türünü savunan kimi görsem katıla katıla gülüyorum.
gavatar the last failbender
lacrimas profundere, my dying bride gibi grupların ne yazık ki lekeledikleri bir metal müzik alt türüdür. tarzın kelime anlamına bile baktığımızda aşk,sevgi ya da duygusallık gibi şeylerle bağdaştırmak ne yazık ki mümkün değildir. bu türün temelleri ise black sabbath tarafından atılmış, akabinde candlemass,cathedral gibi gruplar tarafından biraz daha ileriye taşınmıştır. düşük tempo ve sert riff’ler ile bezenmiş türün temelleri psikoloji,sosyoloji ya da genel olarak felsefe diyebileceğimiz bir söz yapısının üzerine kurulmuştur. melankolik bir melodi yapısına sahip her parçanın doom metal ile özdeşleştirilmesi ise traji-komik bir durumdur.
angelus
heavy metal’in duygusal ve huzunlu yanini ortaya cikaran turudur, anathema,amorphis bu muzigin onde gidenleridir, "melankolik" olarak goruldugu icin metal dinleyicileri arasinda pek ragbet gormemis gibi dursada yalandir, hic sevmem diyenin bile pc’lerinde uc bes tane mp3’leri bulunur.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol