cosi fan tutte

heddodepaso
claudia koll’un başrolünü oynadığı tinto brass filmi. tinto brass’a göre çalıştığı en güzel popolu kadındır aynı zamanda.
malibucola
librettosu `lorenzo da ponte`'ye ait 2 perdelik `wolfgang amadeus mozart` komik operasıdır.
ismi ile ilgili yeterince bilgi verilmiş fakat kadın kelimesi nerede diye soran olursa, 'tutte' kelimesinin 'e' ile bitiyor oluşundan bu sözün yalnızca kadınları kapsıyor olduğunu anlıyoruz. italyanca'da 'a' ile biten tüm kelimeler dişil kelimelere ait olup, 'e' formunda kullanıldıklarında da çoğul hale geliyorlar.

konusunda ve müzikal yapısında mozart'a ve da ponte'ye ait imzalar ve küçük kinayeler görüyoruz. öncelikle genelleme yapmamıza sebep olan bu iki kadın 15 yaşında. bunu da despina'nın `una donna a quindici anni` isimli aryasından anlıyoruz. https://youtu.be/_pxz3ilxrxs

askere gittiklerine inandıkları ve gönderirken de bir hayli üzüldüklerini bildiğimiz iki sevgili de don alfonso tarafından gaza getirilen iki genç erkek. dorabella'nın söylediği `smanie implacabili` isimli aryada ise bu durumdan hiç de memnun olmadıklarını görebiliyoruz. yani oh iyi ki gittiler, gelsin başka erkekler durumu yok aslında. https://youtu.be/4mtjıgfuqwu

tüm hikaye boyunca don alfonso ve hizmetçi despina'nın bu olaylara zemin hazırlayışlarına tanık oluyoruz. dramaturjik açıdan baktığımızda da en başta kadınların sadakatsizliğinden yakınan, guglielmo ve ferrando'nun aklını karıştırmak için onları bu küçük oyuna sürükleyen don alfonso ve karşı tarafta kızları erkeklerin gittiğine ve yollarına bakmaları gerektiğine ikna etmeye çalışan despina'yı finalde de 'sahte evlilik kurumunun yetkilileri' olarak görüyoruz.
bu noktada kılık değiştirip yeniden dönen sevgililerle kızların karşılaşma sahnelerini incelememiz gerek. `alla bella despinetta` isimli sestette kızların yabancı erkeklerin kendi evlerinde olmalarından hiç de hoşnut olmadıklarını görüyoruz.https://youtu.be/hz9lp45ozc4


oysa bize isimle anlatılmaya çalışılan 'sadakatsizlik' kavramı daha farklı hikayeler anlatıyordu. erkekler gider gitmez açılıp saçılan, başka erkeklerin hayalini kuran genç kızlar geliyor aklımıza fakat hikayenin gidişi öyle değil. :)

oyunun burada bitmiyor oluşu aklımıza bir hinlik getiriyor. belki bundan sonrası biraz öznel gelebilir size fakat başka çiçekleri koklamak isteyen böcekler için bulunmaz fırsattır belki de bu. zaten finalde herşeyin tatlıya bağlanışında erkeklerin de 'ama biz de az haltlar yemedik' diye düşünmeleri etkilidir kim bilir.
bir yanda devamlı akılları karıştırılan kızlar, diğer yanda kızları ikna etmeyi kendi davalarının önüne koymuş, egolarının peşinden gidip hatta belki de kim bilir bir diğeriyle yarışa giren erkekler. sonra bu hikayeden 'bütün kadınlar böyledir'i çıkartıyorsanız algı yönetiminin içine hoşgeldiniz. :)
şimdi da ponte ve mozart'ın böyle mantık hatalarıyla dolu bir oyunu nasıl bir sanat eserine çevirdiğini düşünmeden edemiyorum. aslında erkekler daha bile suçlu olsa, tüm ipler ellerinde de olsa, kadınlar hep suçlu, "kadınlar hep böyle", işte `erkekler hep böyledir`.
ismi cosi fan tutti olsaydı, erkeklerin nasıl oyuncu olduklarından, kızları nasıl çabucak kandırıp ele geçirdiklerinden falan bahsediyor olabilirdik. ah bu biz...

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol