kapidan iceri girilir ve o anlamsiz, tiksinti verici soruyla karsilasilir;
-heh ali ben de tam seni arayacaktim geldin mi?
(once saga, sonra sola bakilir, bir tur kendi etrafinda donulur ve cevap verilir. artik o an agza ne gelirse. hayirlisi.)
cevabı bilinen sorular
"beni seviyor musun" buna en tipik örnektir. karşınızdakinin evet dememe ihtimali yok gibi bir şeydir zaten.
ağustos sıcağında, 42 kilometre 195 metre maraton koşmuş ve son 400 metrede 3 kişiyle cebelleşmiş fakat 2 nci olmuş atlete, finişi geçer geçmez;
- ikinci oldunuz.. neler hissediyorsunuz?
diye sormak ve yanıtın;
+ ananın amı gibi!
olduğunu bilmek.
ertesi günü de röportajı ve olayı televizyondan seyretmiş birisinin gözünüzdeki morluğu sorduğunda;
"kapıya çarptım abi" demek!
- ikinci oldunuz.. neler hissediyorsunuz?
diye sormak ve yanıtın;
+ ananın amı gibi!
olduğunu bilmek.
ertesi günü de röportajı ve olayı televizyondan seyretmiş birisinin gözünüzdeki morluğu sorduğunda;
"kapıya çarptım abi" demek!
-kim ooooo?
-beniiiimm
gibi sorular.
-beniiiimm
gibi sorular.
dışardan yeni gelmiş ve sırılsıklam olan birine, hayret nidasıyla:
- aaa! yağmur mu yağıyor ?
- yooo! ordan bakınca öyle mi görünüyor?
- aaa! yağmur mu yağıyor ?
- yooo! ordan bakınca öyle mi görünüyor?
karsinizda duran birine:"sen mi geldin?"
yemek yapan birine:"yemek mi yapiyorsun?" vb vb.
yemek yapan birine:"yemek mi yapiyorsun?" vb vb.
cevabını bıldıgınız halde ınatla sormakta sakınca gormedıgınız sorulardır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?