sadri alışık’ın bir filmdeki repliğidir, türk sinemasının en sevdiğim sahnelerindendir. münasip bir vesileyle söylerken kendimden geçtiğim cümledir. nükte yapmak maksadıyla müstehzi bir edayla da kullanılabilir ama cümlenin hakkı verilmek isteniyorsa isyankar bir açılımda başvurulmalıdır. çaresizlik anında, kesif bir acziyet taşıdığını vurgulamak için kullanmalısın. misal: senden yüz çeviren sevgili uğruna 248. taklanı atıyorsundur, yemeden içmeden kesilmişsindir ve son bir ümit, en olmadık anda karşısına en sevdiği tatlıyla veya en sevdiği içki şişesiyle dikilirsin ve o müthiş cümleyi sarf edersin, "bu da mı gol değil hakim bey" dersin.
(gerçi kelimenin "bayanlara özel" versiyonu olan "hakime hanım" şekli dilimizde arapça kökenli olarak mevcut ama erkek egemen sistemimiz hasebiyle aynı ahenkli tesiri yarat(a)mayacağı için tavsiye edilmez.) ...dersin ve beklersin!! bu cümleyi işiten bünyeyse o anki ruh hali gereğince, sen ne denli bir acziyet içinde olursan ol gözünün yaşına bakmaz ve kopartır yaygarayı
bu da mı gol değil hakim bey
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?