ilginç bir küçük burjuva ve aydın eleştirisi, hermann hesse kitabı. thomas mann’ın, bu kitabı göklere çıkardığını ve utanmadan sıkılmadan, "deneysellik bağlamında" da olsa ulysses gibi bir anıt eserle kıyasladığını, kitabın arkasındaki yazıdan hatırlıyorum.
ha kitap ulysses’in sayfa sayısı olarak çeyreği kadar bile yok, gözü korkmasın kimsenin.
sidharta (nasıl yazılıyor bu?) adlı eserini okuyup hesse’yi uzunca süre bir kenara koyanlar, onu orada unutmasınlar. zira ben de artık hesse’yi "tamam adam nobelli mobelli ama, biz de can taşıyoruz lan, göz bu, zaman bu." diyerek görmezden gelmeye razıydım; yazarin bu eseriyle karşılaşmamla görüşlerim değişti. sidharta’nın sonunda budizme bir saygı duruşu niteliği taşıdığını anladım. "skmişim budizm" diyerek okununca olmuyordu tabi.
bu kitabı okumadan da insanlar gülüyor lan.
okunmasa da olurmuş, şimdi farkettim. neyse, yolla gitsin.
bozkırkurdu
kendinizi tekrar gözden geçirmenize ve belki bu seferinde biraz daha hoyrat davranmanıza vesile olan hermann hesse kitabı.
nedensiz loser olma durumunu çok iyi betimleyen bir kitaptır.
(bkz: steppenwolf)
iki çağ arasına, insan ile üst insan arasına sıkışmış bir insanı anlatan bir kitaptır.bu kitap benim başucu kitabımdır.sayesinde intihardan dönmüşümdür.müthiştir herkese tavsiye ederim
(bkz: bozkir)
yasam icerisindeki yasanmamisliklarin, kalabaliklar icerisinde yalniz kalmanin boguntusunun ve ada yasaminin duskirikliklariyla orguledigi hayat ve olum arasindaki gidip gelmelerin,dunya ve otesi arasindaki ruh sikismasinin yordugu bedeninin hastaliklarla bogusarak ayakta durma cabasinin yuklemindeki tepe sahsiyet ve yalniz kurt mantigiyla yazilmis hermann hesse otobiyogyafisi.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?