karsıt guruhların yıllardır uzlasamadıgı kor nokta.kurandaki ayetlerin bilimle bagdasmadıgı gercegını kabullenemeyen karsıt guruhun, bilimin ? isaretı ıle baktıgı olayları surelerdeki benzerlıge mal etmesı sonucu yasanan kor dogusu.fakat nedendır bılınmez kuran sadece ? ısaretlı konularda ben burdayım demektır.lakın kanıtlanmıs bıılımsel bulguların yer almaması ıronık bır durum tabi.
ornek olarak soyle bır karsılastırma yapmakta fayda var.
- kurana göre ilk insan adem, bügünkü insandan farksızdır. konusabilir, zekidir, düşünme kapasitesi, bilinci ve yetenekleri bizlerle aynıdır.
- bilimse, insanların zeka, konuşma, bilinç vs gibi yeteneklerinin zaman içinde evrimleştiğini, ilk insanlarda beyin hacminin daha düşük olduğunu, beyin kabuğunun gelişmemiş olduğunu, konuşmanın olmadığını, renkli görmediklerini, ayrıca fiziken daha değişik olduklarını söyler.
- kurana göre ilk insanlar uzun yaşamıştır. adem 930 yıl, nuh 950 yıl,vs vs.
- bilime göre ise, ilk insanların ömrü tam tersine günümüzdekinden kısa olup, evrim sürecinde giderek uzamaktadır. romalılarda bile ortalama ömür 40 yıl civarındadır.
- kurana gore ademin çocuklarından habil çiftçi, kabil koyun çobanıdır. yani ilk insan döneminde ziraat ve hayvancılık vardır. bügünkü toprak yapısı, ve bitkiler, ağaçlar vs mevcuttur.
- bilime göre ilk insanlar avcı ve toplayıcıdır. ziraat ve hayvancılığın tarihi sadece on bin senedir. ekilebilir mevcut toprağın, bu günkü haline gelebilmesi ancak 100.000 sene önce olmuştur.
- kurana göre, ademin çocuklarından habil, kabili öldürür ve gömer. yani ölü gömmek, ilk insanlardan beri vardır.
- bilime göre, insanlar ölü gömme bilincine elli bin yıl önce erişti. milyonlarca yıldır, ölüler gömülse idi, mezarlik olmayan bir karış yer kalmazdı.
- kurana göre allah, koyun, keçi, deve, at, eşek, sığır yaratmıştır. yani bu hayvanlar ilk ortaya çıktıklarından beri aynıdırlar. ve ilk insanlarla aynı anda yaratılmışlardır.
- bilime göre bu hayvanlar başka türlerden evrimleşmiş, ve insan tarafından evcillestirilerek, muhtelif seçmelerle (çiftleştirme, eleme vs) bugünkü konumlarına gelmişlerdir. ilk insanların devrinde bu tip hayvanlar yoktur, bunların yabanıl ataları vardır, ve bahsedilen evcil türler sadece 10.000 senedir vardır.
- kurana göre meyveler, sebzeler bugünkü özelliklerinde (renk, tat, şekil, büyüklük vs) yaratılmışlardır.
- bilime göre ise günümüzde bulunan sebze ve meyveler, insanlar tarafından seçildiği için, bugünkü tat, koku, renk, ve boyutlarına ulaşmışlardır. mısır 5.000 yıl önce 2-3 santim iken, insanlarca devamlı surette irileri seçilerek ekildiği için bugünkü boyutuna ulaşmıştır. armut, elma vs nin acıları beğenilmeyen türleri vs ekilmemiş ve beğenilen türleri korunmuştur. yani günümüzde tüketilen tüm sebze ve meyveler, insanlarca geliştirilmiştir.
uzar gider.
bilimin kurani reddetme sorunsalı
salakça bir sorunsaldır. kuranı gönderen allah, bilimi ortaya çıkaran da insanlara verdiği zeka ve fırsatlarla yine allah... ee nerede sorunsal??
sorun esasında şuradadır... yukarıda arkadaşımız yazmış bilime göre şöyledir falan diye. bilime göre insanlığın gelişimine ilişkin yorumlar tahmin ve diyalektik sonucu ortaya atılmıştır. kesin olarak bu böyledir diye birşey yoktur. kuranda ise mecazi anlatımlar da yer almaktadır. kuranı da öyle zort diye okumayla "aha bu budur" diyemeyiz. bu iki sebep bizleri böyle sorunsallara itebilir düşüncesindeyim...
sorun esasında şuradadır... yukarıda arkadaşımız yazmış bilime göre şöyledir falan diye. bilime göre insanlığın gelişimine ilişkin yorumlar tahmin ve diyalektik sonucu ortaya atılmıştır. kesin olarak bu böyledir diye birşey yoktur. kuranda ise mecazi anlatımlar da yer almaktadır. kuranı da öyle zort diye okumayla "aha bu budur" diyemeyiz. bu iki sebep bizleri böyle sorunsallara itebilir düşüncesindeyim...
götümüzden red uydurmayalım deyü kendi kendime söylenmeme vesile olmuş vakıa..
felsefenin, kuran ı reddedebileceğini hangi aciz ileri sürebilir, kim ki felsefeye bilim demez.. tiz kellesi urula
felsefenin, kuran ı reddedebileceğini hangi aciz ileri sürebilir, kim ki felsefeye bilim demez.. tiz kellesi urula
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?