bilgi itiraf

#982891
webcami açıktı seyrettim, yine olsa yine yaparım.

kimse yokken burnumu karıştırıyorum. birisi var ise o bakmadan hızlı bi şekilde de yapabiliyorum ama kesinlikle mobilyalara falan sürmüyorum. mümkün mertebe elimde yuvarlayıp fırlatıyorum...

sözlükte kişisel entry yazamama kuralını yok sayabileceğimiz yegane başlık.

kendimi çok gereksiz hissediyorum evet neden yaşıyorum ?sorrusuna cevap bulamıyorum...kurtar beni sözlük seni bile terk edesim var!

sözlükten çıkarken, kırarım bu sözlüğü butonunu hiç kullanmıyorum, çemkirmiş gibi hissediyorum. çarpıdan kapatıyorum sayfayı. insan yediği kaba pisler mi lan ?

sözlüğe ilk girdiğimde, senelerden 1335, teşrininisani ayının 10uncu günü, mübarek cuma akşamı idi. bu independence denen şahsı böyle şişe dibi gibi gözlüklü, sivilceli, sıska ve uzun boylu, kel, koca kafalı, ergen bir bilgisayar dehası sanmış idim.

aradan zaman geçti, muhabbet kurduk, bir gün bana cam açtı. baktım bilgisayar dehası hariç hepsi doğruymuş. ocakta yemeğim var dedim kapattım.

itiraf ediyorum.

bilgisayar dehasi sanilan ben, bir power supply arizasinda elim ayagim birbirine dola$ir, nefes ali$veri$lerim sikla$ir, oksuruk nobetlerim tutar, olay gece cereyan etmi$se sabaha kadar uyumam.

bir bilgisayar magazasina girdigim zaman yeni gelin olacak bir kizin ceyiz ali$veri$i yapmasindaki heyecani ya$iyorum, tum reyonlara saldiriyorum, neden aldigimi bilmeksizin "$unu istiyorum, yaninda $u da olsun, aa bu mouse rengarenk negzel bende 8 tane var ama olsun bunu da istiyorum, bu webcam hareketleri takip edeninden mi? tamam, var bende bundan 4 tane daha hicbirini kurmadim ama bunu da alayim bakarsin diger 4 tanesi kurulmadan bozulur yedekte kalsin" diyorum saticiya, satici da "vay kodugumun salaa" ic sesi ile tum soylediklerimi paketliyor, gozlerinden anliyorum ic sesini bir de gegirmesinden. sonra eve donuyorum odama giriyorum ve daha once ambalaji hic acilmamis paketlerin yanina bunlari da birakiyorum.

misal evde sinyal toplayici var, wireless baglantilarini guclendirmek ve makineye daha iyi iletmek adina, ismi de bilmemne point. lan benim wireless baglantim yok ki, direk kablo ile baglaniyorum ben?

üşendiğim bazı zamanlarda kırmızı ışıkta vitesi boşa atmayıp ayağım debriyajda, 1. viteste bekliyorum.

sarhoş olup bir sürü kelimeyi zar zor yanyana getirip duygusal mesajlar attığım insandan iki gündür cevap alamıyorum. dönüp dönüp mesajı okuyorum vay be ulan bunu ben mi yazdım diyorum. şu ayık kafayla yazamam. işte böyle bi durum.

fantasy basketball da takımımı güncellemeyi unuttum; derrick rose’ u kadroya alamadım. rose o akşam 54 puan aldı, ben bu puanlardan faydalanamadım.

allah benim belamı versin!

hic acikmadigim halde gecenin bir vakti dizi izlerken muhakkak ya dürüm soyluyorum ya tatli ya ba$ka bir $ey. sade dizi izleme ozurluyum, yaninda muhakkak bir $ey olmali.

biletten 60la geçtim :)

uzuuun bir zaman dilimi içerisinde çoğu entryleri öznel olması sebebiyle silmiştim. çünkü format böyleydi, bana dayatılan buydu. insanları sevmediğimden değil yani.

ama şimdi bu başlığı görünce indy’e küfredesim geldi.

bu seneye kadar evlenmek istemedim, cok nadir de olsa ba$kqa turlu aklimdan gecti sayilmaz ama artik bu sene zamanidir sanki. sevgili sozluk, bu sene sana gerektigi kadar zaman ayiramazsam bilki manita yapmi$imdir lan.

yeni yıla nasıl girersen o yıl öyle geçer, demişlerdi, 2001 yılına para sayarak girdim zengin olayım diye, 3 gün sonra tükan kapandı, işsiz kaldım.
2002 yılına sevişerek girdim, 4 gün sonra kız arkadaşım terk etti, sen beni bilimsel deneyler için kullanıyorsun aslında sevmiyorsun dedi.
2003 yılına yatarak girdim dinleneyim biraz diye, bütün yıl hayatım skildi sabaha kadar çalışmaktan.
lan baktım hep tersi oluyor, bu kez de sigara içerek girdim, belki bırakırım diye. yok hani bu kez ilk defa rivayet gerçek olur da, ola ola bu seçenek ile olursa, e artık sokayım öyle şansa.

2011 olmu$, millet di$arda cilgin atiyor, ben sozluk ba$inda muz yiyorum.

01.01.2011 02:02 yi gösteriyordu takvimler ve de saatler fekat ben bu entryi girerken kesin bir iki dakika ile kaçırıcam.ee..peki ne anlamı kalıyor o zaman bu entrinin? o zaman uzatmamak lazım.

iş yerinde birisi ’sipsi hanımın saçları ne kadar güzel, her gün fön çekilmiş gibi..’ dedi. ’çok teşekkür ederim’ dedim sessizce.. her sabah erkenden kalkıp saçına fön çeken bir kokoş olduğumu söyleyemedim, pişmanım..

bilgi tweet’in nasil kullanilmasi gerektigini halen ogrenemedik. ki zaten ben de bilmiyorum, tweet kulturunden cok uzagim. aklimda bulunsun, bundan sonra sozluge bir eklenti yapacaksam once ben ogreneyim bunun nasil kullanilmasi gerektigini, mantigini once ben cozeyim.