başka dilde aşk

mouscronoise
louis aragon külliyatı’nı tekrar okumaya sebep olan filmdir.

filmin muhtelif yerlerinde duyableceğiniz dizeler aşağıdakilerle sınırlıdır.

sana büyük bir sır söyleyeceğim korkuyorum senden
korkuyorum yanınsıra gidenden pencerelere doğru akşam üzeri
el kol oynatışından söylenmeyen sözlerden
korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan korkuyorum senden

sana büyük bir sır söyleyeceğim kapat kapıları
ölmek daha kolaydır sevmekten
bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
sevgilim

tamamı ise onur’un zeynep’e hediye ettiği kitapta gizlidir....

(bkz: elsa ya şiirler)


karall
agdaki balik gibi
agzimda dilin
birak o yabanci dilleri
türkce öpüselim

bir cevdet karal siirini hatira getiren baslik..
orqn
-------------------------------------spoiler-------------------------------------

zeynep eşyalarını toplarken onur’un aniden eve geldiği sahne son yıllarda izlediğim en iyi sahnedir.

-------------------------------------spoiler-------------------------------------
independence
turk sinemasinin geldigi son noktayi gosteren, turk senaristlerinin daha nelere kadir olabilecegini merak ettiren, turk yonetmenlerinin dunya capinda insanlar olmaya cok yakin ve hatta belki de hali hazirda dunya capinda olduklarini gozler onune seren, inanilmaz etkileyici enfes film.

a$ki bir kere de duymayan kulaklardan ve seni seviyorum diyemeyen dillerden izleyin.

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:

ceketimi burada unutmu$ olabilir miyim?

zeynep e$yalarini toplar, tam o esnada eve onur gelir, zeynep yuksek sesle ve hickiriklarla agliyordur ama onur bunu duyamaz. onur aglamaya ba$lar, zeynep onur’un arkasinda onurdan habersiz onur’a bakarak aglar. i$te o an insanin "lan kahpelik yapma, gel saril $u cocuga, op bi kere yanaklarindan" diyesi gelir bagira cagira.

:--------------------------------------------------spoiler--------------------------------------------------:

esrakesh
sitesini çok begendigim ve konusu acayip ilgimi cekmiş film. oyuncu kadrosunun da gayet sağlam olduğu gözlerden kaçmamalı ayrıca.
laughter
öncelikle söyleyeceğim; harika bir film. ısrarla, izleyin, izletin.

hakkında biraz daha konuşmak gerekirse; işitme engelli bir gençle, çağrı merkezinde çalışan bir kızın aşkı. ama tabiki de bu kadar basit değil. işleniş, anlatılmak istenen, oyunculuklar, verilen mesaj, müzikler; hepsi harika. tek kelime ve; harika...

bu filmle birlikte mert fıratın ne kadar üstün bir oyunculuğa ve ne kadar duyarlı bir düşünceye sahip olduğunu anlıyoruz. uzun zamandır izlediğim en iyi aşk filmlerinden biri ve aynı zamanda en yararlı ve duyarlı film.

tüm ekip müthiş bir iş çıkarmış. helal olsun...

not: ıssız adamla birlikte plak furyası başlamıştı, umarım bu sefer de insanlarımız işaret dili öğrenmek için gaza gelirler. zira %100 daha yararlı bir iş yapmış olacaklar.
pazarda dildo satan adam
yüzlerce binlerce izlediğimiz bir konuyu içine engelli bir insan koyduğunda aman ne orjinal oldu! diye düşünen insanların çektiği film. saadet ışıl aksoyun oyunculuk berbat ötesi mert fırat olmasa çöpe at gitsin o derece bi film. tanım:kesinlikle sinemada izlenmemesi gereken dvd’si dahi alınmaması gereken çok vaktim var biraz da embesilim diyenlerin korsan indirip izlemesi makul olan film.
sen niye izledin o zaman embesil diyeceklere peşinen edit: filmin öngösterimi sabancı üniversitesinde oldu ve saadet ışıl aksoy geldi onu görmek için gittim bu kadar boktan bi film olduğunu bilseydim üste para verseler gitmezdim.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol