kimi fikirlerin, kimi uygulamalarin engellenmesi, yasaklanmasi..peki sozlukte sansur var midir? elbette yoktur.sadece bir konsept vardir ve limitleri vardir.bunlara uyuldugu takdirde kimsenin herhangi bir ozgurlugunu kisitlami$ yahut kisitlayacak degiliz.yeter ki insan sadece kendisini degil biraz da etrafindakileri, onlari izleyenleri du$unsun.
sansür
ırakta ölen çocukların cesetleri gösterilirken uygulanıp da bilmem hangi defilede kazara(!) açılan mankenin memeleri için uygulanmayan şey...
(ara: sansur)
(bkz: mimber)
genellikle istenilmeyen düşüncelerin yayında yer bulmasına engel olmak yaymamak
hayatın her alanında maalesef karşılaştığımız birşey.burada bile benim bazı yazılarım sürekli siliniyor.bir açıklama da yapmış değiller.
sıkıdenetim.
marmara üniversitesi bir grup öğrencinin kurduğu amatör rock grubunun adı.tadına doyum olmamaktadır.şu aralar kayıttadır, ep için geri sayımdadır.
internet ortamında abesle iştigal edilen vuku. bir önceki eylem eşşekle sulu şakalardı ki baktılar eşşek ölmüş. nereye kadar böyle devam edecek merak içerisindeyim.
faşizmin en etkili oyuncaklarından biridir.
bizim icin anlami bu siteye erisim mahkeme karariyla engellenmistir olmustur son zamanlarda.. zira engellenen sitelerin sayisi gun gectikce artmaktadir.
internet ortamında ki sansürler bana hep deve kuşlarını hatırlatıyorlar nedense..
türkiye denince akla gelen ilk kavramdır. hatta türkiye eşittir sansürdür.
son on yılda gittikçe özgürleştiğimizi iddia edenlerin kafasını kuma gömmelerinden kaynaklı bir karmaşa vardır ve kimse bunu görmemektedir.
efenim şimdi salt youtube idi, myspace idi bu sitelerle alakalı yasaklar ya da kısıtlamalardan bahsetmiyoruz tabii ki. internet güvenliği adı altında, "daha özgür" "daha demokratik" gibi kulağa hoş gelen lakin içi boş sözlerle insanların telefonlarının dinlendiği, kullandığımız operatörlerin birçok şirketle sıkı fıkı olarak reklamlarını zart zurt hastalık-sağlık demeden yapabildikleri bir sistemden söz ediyoruz. yani son derece tehlikeli yollara çıkacak bir düzenden.
sistem bunu emrediyor diye kendimizi kapatacak, konuşmalarımızı ev telefonundan yapacak kadar acizleşecek değiliz elbette. ama sansür, çarkın öteki dişlilerini de tetikleyen bir olgudur. siirtte ya da muğlada çocuk tacizinin allahı olurken sen kalkıp "youtubeta hakaret unsuru" var dersen "seni doğuran ana baba keşke korunsaymış" diye paso beddua alırsın bu halktan.
tamam halk -nerden baktığınıza bağlı- öküz olabilir, yeri gelir yalakalık yapıp "inadına" faşistlere oy verecek kadar şuursuz olabilir. ama sansür belli bir kesim için değildir, hepimizin ortak tehlikesidir. bir gemide beraber hareket ediyorsak koyulacak tepki göreceli olamaz, olmamalıdır. "başbakan doğru yapıyor" demekle, medyayı kendi oyuncağın yapıp altına almakla ne demokrat olabilirsin, ne de baskı sisteminin özgürlükleri kısıtlamasına seçenek yaratabilirsin.
köle olmaya yeminli güruhun, avrupanın sansür konusunda nasıl cesur adımlar attığını görmemek insanın nefsine ve birey olabilme yetisine uygulanan en büyük sansürdür.
son on yılda gittikçe özgürleştiğimizi iddia edenlerin kafasını kuma gömmelerinden kaynaklı bir karmaşa vardır ve kimse bunu görmemektedir.
efenim şimdi salt youtube idi, myspace idi bu sitelerle alakalı yasaklar ya da kısıtlamalardan bahsetmiyoruz tabii ki. internet güvenliği adı altında, "daha özgür" "daha demokratik" gibi kulağa hoş gelen lakin içi boş sözlerle insanların telefonlarının dinlendiği, kullandığımız operatörlerin birçok şirketle sıkı fıkı olarak reklamlarını zart zurt hastalık-sağlık demeden yapabildikleri bir sistemden söz ediyoruz. yani son derece tehlikeli yollara çıkacak bir düzenden.
sistem bunu emrediyor diye kendimizi kapatacak, konuşmalarımızı ev telefonundan yapacak kadar acizleşecek değiliz elbette. ama sansür, çarkın öteki dişlilerini de tetikleyen bir olgudur. siirtte ya da muğlada çocuk tacizinin allahı olurken sen kalkıp "youtubeta hakaret unsuru" var dersen "seni doğuran ana baba keşke korunsaymış" diye paso beddua alırsın bu halktan.
tamam halk -nerden baktığınıza bağlı- öküz olabilir, yeri gelir yalakalık yapıp "inadına" faşistlere oy verecek kadar şuursuz olabilir. ama sansür belli bir kesim için değildir, hepimizin ortak tehlikesidir. bir gemide beraber hareket ediyorsak koyulacak tepki göreceli olamaz, olmamalıdır. "başbakan doğru yapıyor" demekle, medyayı kendi oyuncağın yapıp altına almakla ne demokrat olabilirsin, ne de baskı sisteminin özgürlükleri kısıtlamasına seçenek yaratabilirsin.
köle olmaya yeminli güruhun, avrupanın sansür konusunda nasıl cesur adımlar attığını görmemek insanın nefsine ve birey olabilme yetisine uygulanan en büyük sansürdür.
her türlü sansüre karşı durulmalı ama en başta teknolojik sansüre;
http://www.sansuresansur.org/index.php
http://www.sansuresansur.org/index.php
bugun kendisini iyiden iyiye hissettirmi$tir.
(bkz: 11 kasım 2011 izmit te deniz otobüsü kaçırılması)
gundemde boyle bir olay var, tahminen terorist yahut teroristlerce yakla$ik 20 yolcunun bulundugu bir deniz otobusu istanbulun sularinda kaciriliyor ancak ne bir haber kanalindan ne de bir gazetenin internet sitesinden geli$meleri takip edemiyoruz. firatnews olay ile alakali daha detayli bilgiler veriyor.
nasil bir yonetimin altinda ya$adigimizi yeniden sorgulamamiz icin enfes bir firsat aslinda bu.
(bkz: 11 kasım 2011 izmit te deniz otobüsü kaçırılması)
gundemde boyle bir olay var, tahminen terorist yahut teroristlerce yakla$ik 20 yolcunun bulundugu bir deniz otobusu istanbulun sularinda kaciriliyor ancak ne bir haber kanalindan ne de bir gazetenin internet sitesinden geli$meleri takip edemiyoruz. firatnews olay ile alakali daha detayli bilgiler veriyor.
nasil bir yonetimin altinda ya$adigimizi yeniden sorgulamamiz icin enfes bir firsat aslinda bu.
(bkz: sözlükte sansür)
(bkz: gereksiz sansür)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?