o nu ilk kez on yıl önce izmir de sevgi yolunda gördüm. uzun, bembeyaz saçı ve sakalıyla yunan mitolojisindeki tanrıları andırıyordu. elinde bir gitarı olurdu ama kılıfından çıkardığını hiç görmedim. altı yıl önce istiklal caddesinde tekrar piyasaya çıktı, bu sefer gül satıyordu. eski bir dostu görmüş gibi sevindim. iki eski izmirli olarak sohbet ettik. aslında adanalıydı. gitarını tamire vermişti, tarlabaşı nda ucuz bir otelde kalıyordu, parası olmadığında da gezi parkında.
her karşılaşmamızda sohbetimiz biraz daha koyulaşarak arttı. nevizadeye içmeye çıktığımda gül satan herhangi biriyle kasım babaya haber yollardım. oturup içerdik. bir keresinde atatürk le tanıştığını anlattı. " nasıl olur?" dediğimde asıl kimliğini açıkladı;
" aslında uzaydan geldim. ben gözlemciyim, herkese söyleyemiyorum tabii. "
beyoğlu nda soyulduğum bir gece bana borç para vermeyi teklif etti. o zaman gerçekten uzaylı olduğuna inandım.
bir yıldır odakule civarında gitar çalıp şarkı söylüyor, gitarı gerçekten çalıyor. görürseniz üç beş atı verin işte.
o hale nasıl geldiğini yakup baba dan öğrendim, " kadın meselesi " .
kasım baba
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?