almanlarin ele gecirmis oldugu,ortami ve yabanci dil egitimi bakimindan vasatustu seklinde nitelendirebilecegim lise.
avusturya lisesi
karakoy bankalar caddesi, kartcinar sokakta bulunan, almanca egitiminin son derece profesyonelce verildigi, ilkogretim yasasi cikmadan once 4 sene ortaokul ve 4 sene lise egitimi olmak uzere toplamda 8 senelik zorlu egitimi ile ogrencilerini canindan bezdiren yabanci dille egitim yapan lisedir. onceleri ayri olan kiz ve erkek okullari 1992 yilindan itibaren birlesmistir. ogretmenlerinin ve idarecilerinin tamaminin avusturyali olup, yurtdisinda gorev yaptiklari icin hem avusturya devletinden hem de okuldan maas almaktadirlar. butun sayisal dersler almanca okutulmaktadir hatta muzik dersine bile avusturyali ogretmen gelmektedir.okulun egitimi yeni yasa ile birlikte 5 yila inmistir. okulun ogretmenleri onceden son derece disiplinli olup artik eskisi gibi ogrencileri sallamamaktadir.
http://www.sg.k12.tr/
http://www.sg.k12.tr/
ayni ozellikleri tasiyan bir baska ornek icin (bkz: istanbul lisesi)
pek şahane bir okuldur kanımca. avusturya lisesinde yaşam çok çok fevkaladedir.
kışın sabahları bahçede kahve içmek, tenefüste balkondan bahçeyi kesmek, osterbazaarda gizli gizli bira içmek ve müdür yardımcınızı piyangocu, fizik hocanızı fırıncı, biyolojiciyi de akordeon çalarken görmek, hitzefreilara her sene heyecanla gidip gene bir bok olmadığını görmek, kek günlerinde hayvan gibi yemek, beden için yeniköye gitmeye üşenmek, biyoloji salonunun arkasındaki odadaki yılanları, böcekleri ve iğrenç daha pek çok hayvanı keşfetmek, okuldaki sankt georg-konstantinopolis damgalı kitapları görüp şaşırmak, büyük tenefüste tuvalette sigara içmek, okulun altındaki marangozhaneye gizlice girmenin bir yolunu bulmak, matematik sınavı öncesi pergel ya da taschenrechner bulamamak, cumaları dansa kalmak, her sene almanca tiyatro ve dans gösterilerini izlemek, çıkışta mahzen, captain ahab, köprüaltı ya da tophaneye gitmek, yürüyerek istiklale çıkmak, mezuniyette vals yapmak, mezun olduktan sonra diploma almak için okula geldiğinde duvarlardaki resimlere bakıp hüzünlenmek standart bir avusturya liselinin yaşayacağı şeylerden birkaçıdır. ahh ahh pek bir güzeldir.
kışın sabahları bahçede kahve içmek, tenefüste balkondan bahçeyi kesmek, osterbazaarda gizli gizli bira içmek ve müdür yardımcınızı piyangocu, fizik hocanızı fırıncı, biyolojiciyi de akordeon çalarken görmek, hitzefreilara her sene heyecanla gidip gene bir bok olmadığını görmek, kek günlerinde hayvan gibi yemek, beden için yeniköye gitmeye üşenmek, biyoloji salonunun arkasındaki odadaki yılanları, böcekleri ve iğrenç daha pek çok hayvanı keşfetmek, okuldaki sankt georg-konstantinopolis damgalı kitapları görüp şaşırmak, büyük tenefüste tuvalette sigara içmek, okulun altındaki marangozhaneye gizlice girmenin bir yolunu bulmak, matematik sınavı öncesi pergel ya da taschenrechner bulamamak, cumaları dansa kalmak, her sene almanca tiyatro ve dans gösterilerini izlemek, çıkışta mahzen, captain ahab, köprüaltı ya da tophaneye gitmek, yürüyerek istiklale çıkmak, mezuniyette vals yapmak, mezun olduktan sonra diploma almak için okula geldiğinde duvarlardaki resimlere bakıp hüzünlenmek standart bir avusturya liselinin yaşayacağı şeylerden birkaçıdır. ahh ahh pek bir güzeldir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?