bayrakları bayrak yapan üstündeki kandir

annakuki nurmummedov
ne zaman okuduğumu hatırlamadığım bir şiirin aklımda kalan tek mısrası.vatan için ölmek öldürmek üzere yetiştirilmiş bir toplumda beğenilen bir şiir olabilir.
melankomik
mithat cemal kuntay’ın bir dizesi. seksen yıl önceki dünyanın nasıl bir yer olduğunu bilmeyenler için bugün eleştirmek çocuk oyuncağıdır. mehmet akif de sinemada pearl harbor’ı izledikten sonra gaza gelip yazdı zaten çanakkale şehitlerine’yi.

kim derdi yarılsın da nihayet yerin altı,
bir anda dirilsin de şu milyonla karaltı.

topraklaşan ellerde birer meşale yansın.
kim der ki şu milyonla adam birden uyansın.

kim derdi seher yıldızı doğsun da bir evden,
kaçsın da cehennemler o bir dalma alevden,

canlansın ışık selleri olsun da o damla
beş devletin öldürdüğü devlet bir adamla.

kim der ki en son rakamlar da delirsin.
on beş asır on beş yılın eb’adına girsin.

dünyaları bir fert evet oynattı yerinden,
sarsıldı demirler evet azmin demirinden.

mazi yıkılıp gitti evet fesli, kafesli:
lâkin bugünün ey granit bünyeli nesli,

bir şey ele geçmez şerefin sade adından.
sen arşı bırak, varsa haber ver kanadından.

gökten ne çıkar? gök ha büyükmüş ha değilmiş,
sen alnını göster ne kadar yükselebilmiş.

gökler çıkabildin, uçabildinse derindir,
tarihi kendin yazıyorsan, eserindir.

bahsetme bugün sade dünün mucizesinden,
insan utanır sonra yarın kendi sesinden.

asrın yaşamak hakkını vermez sana kimse;
sen asrını üstünde izin varsa benimse;

bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır



ne güzel cevap vermiş mithat cemal yıllar öncesinden :

bahsetme bugün sade dünün mucizesinden,
insan utanır sonra yarın kendi sesinden.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol