lisemdeki sınıfımda karşılaştığım kişiler.çoğunluğu erkek olan bu kişilere neden diye sorduğumda ise aldığım bahaneler oldukça komikti .
(bkz: kitap okumuyorum ama dergi okuyorum">[gbkz]kitap okumuyorum ama dergi okuyorum)
(bkz: kitap okumuyorum ama film izliyorum ">[gbkz]kitap okumuyorum ama film izliyorum )
(bkz: kitap okumuyorum ama internette bulurum istersem">[gbkz]kitap okumuyorum ama internette bulurum istersem)
(bkz: kitap okumaya vaktim yok ">[gbkz]kitap okumaya vaktim yok )
yaz tatili olmasına ragmen hala okumamaya devam etmelerine ise anlam veremiyorum.
kitap okumayan insan
bi de kitap okumayı entellik gibi gören ve ya kendilerine yediremeyen kişiler vardır. ben kitap okumam, kitap okumak bana göre değil gibi yorumlar yapanları da vardır bunların
türkiye nüfusunun 7000 kişi hariç geri kalanı.kaynak milli egitim bakanı hüseyin çelik.türkiye nüfusunun sadece 10 binde biri düzenli ve sıklıkla kitap okuyor.atatürk üniversitesi iktisadi ve idari bilimler fakültesi iktisat bölüm başkanı prof. dr. muammer yaylalı başkanlığında dokuz öğretim üyesi tarafından gerçekleştirilen ’üniversite gençliğinin sosyo-ekonomik profili araştırması’ na göre sürekli ve sıklıkla kitap okuyan üniversiteli arkadaslarımızın oranı ise %57,8.ya arkadaslar üniversiteyi bitirdikten sonra kitap okumayı bırakıyor yada bu işte bir terslik var.su an üniversitede okuyan insanların bile yüzde 57,8 i 7000 den cok daha fazla.
demek ki ne yapıyormusuz yalan söylüyormusuz yurt genelinde 60 devlet ve vakıf üniversitesinde öğrenim gören 3 bin 551’i kız 7 bin 568 öğrenciye 41 sorunun yöneltildiği ankete katılan öğrencilerin yüzde 24.7’sini eğitim, yüzde 20’sini fen edebiyat, yüzde 19.8’ini mühendislik, yüzde 18.9’nu iktisadi ve idari bilimler, diğerlerini ise yedi ayrı fakültenin öğrencileri oluşturuyor.
ankete katılan öğrencilerin yüzde 96.4’ü devlet, yüzde 3.6’sı vakıf üniversitesinde eğitim görürken, yüzde 21.1’i ikinci öğretimde eğitimlerini sürdürüyor.
demek ki ne yapıyormusuz yalan söylüyormusuz yurt genelinde 60 devlet ve vakıf üniversitesinde öğrenim gören 3 bin 551’i kız 7 bin 568 öğrenciye 41 sorunun yöneltildiği ankete katılan öğrencilerin yüzde 24.7’sini eğitim, yüzde 20’sini fen edebiyat, yüzde 19.8’ini mühendislik, yüzde 18.9’nu iktisadi ve idari bilimler, diğerlerini ise yedi ayrı fakültenin öğrencileri oluşturuyor.
ankete katılan öğrencilerin yüzde 96.4’ü devlet, yüzde 3.6’sı vakıf üniversitesinde eğitim görürken, yüzde 21.1’i ikinci öğretimde eğitimlerini sürdürüyor.
düşünemeyen insanlardır kendileri. günün büyük bir bölümünü internet ve tv de geçireceğine eline bir kitap almak hiç işlerine gelmez.
ayrıca türkiye’de kitap okunma oranının az olduğu konusuna ise hiç katılmıyorum. türkiye avrupa ülkelerine yakın bir düzeyde kitap okunma oranına sahip bir ülkedir. bunun kaynağı da serdar turgut’un ortaya koyduğu bir araştırma yazısıdır. ancak bazı kesimin tutturmuş bir şekilde "türk insanı okumuyor efendim," şeklindeki yıllardır dile getirdiği bu ön yargı sonucunda böyle algılanmaktadır.
ayrıca türkiye’de kitap okunma oranının az olduğu konusuna ise hiç katılmıyorum. türkiye avrupa ülkelerine yakın bir düzeyde kitap okunma oranına sahip bir ülkedir. bunun kaynağı da serdar turgut’un ortaya koyduğu bir araştırma yazısıdır. ancak bazı kesimin tutturmuş bir şekilde "türk insanı okumuyor efendim," şeklindeki yıllardır dile getirdiği bu ön yargı sonucunda böyle algılanmaktadır.
boş insandır. hayatın tadına hiçbir zaman tam anlamıyla varamayacak insandır. oturup iki kelime muhabbet etmekte zorlanacak insandır. yazıktır...
bir de "ben kitap okumam, sevmem. ama hayat tecriben fazla" diyenleri vardır ki bir de ukala olur bunlar. ıiyyyhhh
okuma yazmasi var ise dingonun önde gidenidir.
ayrica kitaplarla ilgili entrylerin alakasiz bir sekilde eksi oy almasi neticesindeki fikrim kitap okumayan bilgicler seklinde bir baslik acilmasi da münasip olabilir.
ayrica kitaplarla ilgili entrylerin alakasiz bir sekilde eksi oy almasi neticesindeki fikrim kitap okumayan bilgicler seklinde bir baslik acilmasi da münasip olabilir.
kitap okumak türkiyede kesinlikle bir marifettir.okunmalı okumayanlara okutulmalıdır
(bkz: medeniyet kapılarını aralamak)
(bkz: medeniyet kapılarını aralamak)
cogunlukla kendini ifade etmekte zorluk ceken, sorgulama konusunda sadece kendi gözlemlerine, fikriyatina bagimli kalan ve kendini digerlerinin bakis acilarindan mahrum birakan, bir baskasinin gözünden üzülmeyi, sev(il)meyi, asik olmayi, gezmeyi, görmeyi, gerilmeyi bilemeyen, at gözlüklerine mahkum olan insandir.
nihilist bir acidan bakilirsa "ne diye okursun bre aptal olur" insan. nasilsa varsin. okusan ne olur, okumasan ne olur?
nihilist bir acidan bakilirsa "ne diye okursun bre aptal olur" insan. nasilsa varsin. okusan ne olur, okumasan ne olur?
gerçek sarışın.
hödük
çok şey kaybeden ve kaybettiklerine bir dur demesini bilmeyen bilinçsiz insandır.
kitap okuyup anlamayan insandan daha geçerli bir insandır.
kitap okumuyorum onun yerine alt yazılı film izliyorum, aynı şey... diyebilen insanların mevcut oldugu da acı bir gercektir.
karşılıklı bir tartışmada iki lafı bir araya getiremeyen ve insanın canını sıkan insan modeli.
kitap okumayan insan, en önemlisi hayatı ıskalar. hedeflerini kaybeder. dünyayı küçücük penceresinden seyrederken pencerenin daraldığını görür. umut etmek yerine ölmeyi tercih eder. gülümsemek yerine karamsarlığı. an’ın değerini hiç bir zaman anlayamaz. gelecekten kaygı duyar. düşünme yetisi zaten yoktur. tartışmayı beceremez. eline çiçek yerine silah almayı uygun görür..
kendine birşey katamamış insanlardan beklenilen en fazla ne olabilir. yetiştirdikleri insanlardan ne beklenebilir ki. başkalarının fikirlerini benimseyip, kendi fikirleri olmadan ama bu fikri ölümüne savunan (ki konu hakkında hiçbir şey bilmeseler dahi), fikirleri kabul görmediğinde yumruğunu savuran, tatlı dille değil küfürle derdini anlatabilen, düğünleri kan gölüne çeviren, memleket diye savunduğu şeyin kıymetini bilmeyen, savaşa karşı ne yapmalı sorusu yerine töre yüzünden kız kardeşini öldürmeyi planlayan bireyler olurlar.
bu insanlar aslında sadece kendilerini kaybederler. bu da aslında çok şeydir . kendi meziyetlerinin farkına varamayan veya geliştiremeyen bir insan sadece yaşar. kendini tanıyan insan ise yaşatır.
kendine birşey katamamış insanlardan beklenilen en fazla ne olabilir. yetiştirdikleri insanlardan ne beklenebilir ki. başkalarının fikirlerini benimseyip, kendi fikirleri olmadan ama bu fikri ölümüne savunan (ki konu hakkında hiçbir şey bilmeseler dahi), fikirleri kabul görmediğinde yumruğunu savuran, tatlı dille değil küfürle derdini anlatabilen, düğünleri kan gölüne çeviren, memleket diye savunduğu şeyin kıymetini bilmeyen, savaşa karşı ne yapmalı sorusu yerine töre yüzünden kız kardeşini öldürmeyi planlayan bireyler olurlar.
bu insanlar aslında sadece kendilerini kaybederler. bu da aslında çok şeydir . kendi meziyetlerinin farkına varamayan veya geliştiremeyen bir insan sadece yaşar. kendini tanıyan insan ise yaşatır.
boş vakti olmayan insandır.
en fazla 10 entry girebilecek insandır.
ufkunu ve kelime haznesini geliştirmesi için mucize beklemesi gereken insandır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?