itiraf.comdan:
"çok uykum vardı. fakat başladığım yazıyı bitirmeden elimdeki dergiyi bırakamadım. acı biberin faydalarından bahsediyordu. karnım toktu ama canım çekti işte. dört-beş tane acı biberi doğrayıp çekirdeklerini ayıkladım, ekmek arası yapıp yedim. parmak uçlarım bile yandı acıdan. ellerimi yıkadım, dişlerimi fırçaladım, ağzımı çalkaladım, hopladım zıpladım… hatta kafamı camdan uzatıp dilimi rüzgara bile tuttum. uzun süre sonra güç bela rahatladım biraz… sabaha karşı, sanki testislerimi kesip almışlar ve yerine tuz basmışlar gibi bir hisle uyandım. ne olduğunu anlayana kadar aklımdan geçenler cehennem azabı gibiydi. bir anne öğüdü geldi aklıma çocukluğumdan kulaklarımda kalan. o zaman anladım neler olduğunu; sabah uyanır uyanmaz önce elini yüzünü yıka, gece şeytan tükürmüş olabilir! ellerimi bacaklarımın arasına alıp uyuduğum zamanları bilirdim de, içerilere daldırdığımı öğrenmem çok acı oldu."
acı biber
bilmeden alınıp yemeğe katılmasıyla, insanı mahvedebilen şeydir. önce hafiften yanarsın ama yemeye devam edersin. çünkü açsındır. sonra "oh be doydum" diyemez daha da yersin (e iştahı açıyor tabii). vücuda girdiği gibi çıkışı da var bunun: zıçamazsın g.tünün yanmasından, mahvolursun.
(bkz: jalapeno)
(bkz: carliston biber)
yendikten sonra kulaklara vuran inanılmaz bir yanma hissi... bir takım ihtiyaçların karşılanmasında zorluk çıkarabilir.. tabi biberin acılık potansiyeline bağlı..
(bkz: tatli biber)
biberin aci olmasi halinde aldigi isim.
kotu soz soyleyenin maruz kaldigi cezai mueyyide. cocuk dilinde
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?