sipsi

moderasyonları iyi çalışmakta. inci sözlük’ün ufak çaplı sol frame i dağıtma girişimini 10 dakikada bastırdılar.

an itibariyle ekşi sözlük’e dadanmışlardır. her taraf inci şöyle yapar böyle yapar başlıklarıyla doldu.

yarın yapılacak 33. olağan kurultayıyla yeni liderini seçecek olan parti. zaten şu ana kadar da tek aday kemal kılıçdaroğlu. deniz baykal kurultaya katılmayacakmış.

(bkz: hayırlısı olsun)

çocuklar duymasın’ın yeni bölümleri tutmaz diyenlere cevap vermiş kendisi: ’aşk-ı memnu ve yaprak dökümü kaç sezondur yayınlanıyor. ....inler oradan. yeni bölümleri tutmaz diyenler ne anlarlar aileden, aile dizisinden...’
bence de ne anlarız biz aileden, terbiyeden, şundan bundan...

(bkz: saçın başın dağılması)

en son 19.04.2010’da entry yazmış. öyle ifşa etmek istedim, evet.

buzlukta saklamakla saklamamak arasında bir fark yok. ben göremedim yani. güzel sigara ama.

manga 27 mayıs’ta 2. yarıfinalde en son sırada sahneye çıkacaktır.

çok garip bir yaratık. benimki benimle birlikte bilgi sözlük okuyor mesela. yok eminim okuduğundan ciddi ciddi ekrana bakıp gözlerini yavaş yavaş hareket ettiriyor. yada epileptik kriz geçiriyor şu an, bilemedim.

buna iplik geçirmek için küçük aletler varmış. eminönü’nde gördüm geçen gün, şaşırdım bak.

keşke olmasaydı, dilime doladı yine ayrılık şarkısı’nı gece gece.

asabi mahlasının altında yatan sakinliğini değiştirmeye çalışmak adına yapılabilecek eylemdir. belki berbat oyu vermesini sağlar, bilemedim.

(bkz: hiç kimseye berbat oyu vermeyen bilgiç)

(bkz: hayallerin yıkılması)

çok garip bir toplantı oldu. ulusal kriminal büro’nun güvenilirliği falan sorgulandı. mahkeme yetkisi verilmezse sadece bilirkişi olarak görüş bildirebilirlermiş. bu işi tam yetkili olarak yapan sadece adli tıp kurumu’ymuş. ben hiçbir şey anlamadım açıkçası. sadece bir şeyi anlamış olabilirim: kılıçdaroğlu ayvayı yedi gibi geliyor bana.

(bkz: hiçbir şey anlamamak)

(bkz: penis var penisçik var)

(bkz: eski sevgiliyi nikaha çağırmak)

(bkz: içiyor içiyor içiyordum)

’kara düşünceler böyle birtakım art arda dalgalanmalardan oluşur. bu dalgalanmaların ilki umutsuzluktan başlar, sonuncusu da gider zevke dayanır. gençlikte zevkler sabahın gün ışımasıdır, yaşlılıkta ise akşamın gün kararması...’

(bkz: balzac)
(bkz: yaşlanmak)

umut · (1)
belki · (1)
din · (1)

(bkz: dine çağrı)

’gerçekten olduğu gibi görünen kadının öpüşlerinde öyle tanrısal bir bal vardır ki bu okşayışa bir ruh, gönlün kapısını açan derin bir ateş katar sanki. bu tatlı merhemden yoksun öpüşler kekredir, kurudur.’

(bkz: balzac)