confessions
  1. toplam entry 2074
  2. takipçi 2
  3. puan 43702

je veux

john maynard keynes
zaz isimli fransız bir kızcağızın söylediği, parası da yerin dibine batsın serveti naapim ben, aşk var mı aşk diye söylediği rennes yöresinden güzel bir türkü.

donnez moi une suite au ritz, je n’en veux pas !

des bijoux de chez chanel, je n’en veux pas !
donnez moi une limousine, j’en ferais quoi ? papalapapapala
offrez moi du personnel, j’en ferais quoi ?
un manoir a neufchatel, ce n’est pas pour moi.
offrez moi la tour eiffel, j’en ferais quoi ? papalapapapala


je veux d’l’amour, d’la joie, de la bonne humeur, ce n’est pas votre argent qui f’ra mon bonheur, moi j’veux crever la main sur le coeur papalapapapala allons ensemble, découvrir ma liberté, oubliez donc tous vos clichés, bienvenue dans ma réalité.

j’en ai marre de vos bonnes manières, c’est trop pour moi !
moi je mange avec les mains et j’suis comme ça !
j’parle fort et je suis franche, excusez moi !
finie l’hypocrisie moi j’me casse de là !
j’en ai marre des langues de bois !
regardez moi, toute manière j’vous en veux pas et j’suis comme çaaaaaaa (j’suis comme çaaa) papalapapapala


je veux d’l’amour, d’la joie, de la bonne humeur, ce n’est pas votre argent qui f’ra mon bonheur, moi j’veux crever la main sur le coeur papalapapapala allons ensemble découvrir ma liberté, oubliez donc tous vos clichés, bienvenue dans ma réalité !

youtube:http://tinyurl.com/69tellc

sen sorumlusun

john maynard keynes
bülent ortaçgil’in sen albümünden bir şarkıdır;

gökyüzü bir çocuk resmi
çağla yeşili ve pespembe
cam buğularının her yerine adını yazdım
pamuk yumuşaklığında deniz
güneş sıcaklığında aşkımız
cam buğularının her yerine adını yazdım
sokaklara apartman girişlerine
kapılara, market çıkışlarına yazdım
ama sen sorumlusun
duraklara, kaldırım taşlarına
defterlere, satır başlarına yazdım
ama sen sorumlusun
bir avuç yıldız gökyüzünde
ay ışığı da benden hediye
cam buğularının her yerine adını yazdım
alabildiğine yaşama sevinci
verebildiğine kırılgan sevgi
cam buğularının her yerine adını yazdım
pencerelere, bütün aynalara
gazetelerin ilan sayfalarına yazdım
ama sen sorumlusun
denizde, kıyıda, bütün kumlara
rüzgarda uçuşan yapraklara yazdım
ama sen sorumlusun
yolda kirlenmiş araba camlarına
yeni boyanmış beyaz duvarlara yazdım
ama sen sorumlusun

istanbul ağrısı

john maynard keynes
attila ilhan şiiri,

"kanatları parça parça bu ağustos geceleri
yıldızlar kaynarken
şangır şungur ayaklarımın dibine dökülen
sen
eğer yine istanbul’san
yine kan köpüklü cehennem sarmaşıkları büyüteceğim

pancak pancak şiirler tüküreceğim
demek yine ben
limandaki direkler ormanında bütün bandıralar ayaklanıyor
kapı önlerinde boyunlarını bükmüş tek tek kafiyeler
yahudi sokaklarını aydınlatan telaviv şarkıları
mavi asfaltlara çökmüş
diz bağlıyor
eğer sen yine istanbul’san
kirli dudaklarını bulut bulut dudaklarıma uzatan
sirkeci garı’nda tren çığlıklarıyle bıçaklanıp
intihar dumanları içindeki haydarpaşa’dan
anadolu üstlerine bakıp bakıp
ağlayan
sen eğer yine istanbul’san
aldanmıyorsam
yakaları karanfilli ibneler eğer beni aldatmıyorsa
kulaklarımdan kan fışkırıncaya kadar
yine senin emrindeyim
utanmasam
gözlerimi damla damla kadehime damlatarak
kendimi yani şu bildiğim atilla ilhan’ı
zehirleyebilirim

sonbahar karanlıkları tuttu tutacak
tarlabaşı pansiyonlarında bekarlar buğulanıyor
imtihan çığlıkları yükseliyor üniversite’den
tophane iskelesi’nde diesel kamyonları sarhoş
direksiyonlarının koynuna girmiş bıçkın şöförler
uykusuz dalgalanıyor

ulan istanbul sen misin
senin ellerin mi bu eller
ulan bu gemiler senin gemilerin mi
minarelerini kurdan gibi dişlerinin arasında
liman liman götüren
ulan bu mazot tüküren bu dövmeli gemiler senin mi
akşamlar yassıldıkça neden böyle devleşiyorlar
neden durmaksızın imdat kıvılcımları fışkırıyor
antenlerinden
neden
peki istanbul ya ben
ya mısralarını dört renkli duvar afişleri gibi boy boy
gümrük duvarlarına yapıştıran yolcu abbas
ya benim kahrım
ya senin ağrın
ağır kabaralarınla uykularımı ezerek deliksiz yaşattığın
çaresiz zehirle kusan çılgın bir yılan gibi
burgu burgu içime boşalttığın
o senin ağrın
o senin

eğer sen yine istanbul’san
yanılmıyorsam
koltuğumun altında eski bir kitap diye götürmek istediğim
sicilyalı balıkçılara marsilyalı dok işçilerine
satır satır okumak istediğim
sen
eğer yine istanbul’san
eğer senin ağrınsa iğneli beşik gibi her tarafımda hissettiğim

ulan yine sen kazandın istanbul
sen kazandın ben yenildim
kulaklarımdan kan fışkırıncaya kadar
yine emrindeyim
ölsem yalnız kalsam cüzdanım kaybolsa
parasız kalsam tenhalarda kalsam çarpılsam
hiç bir gün hiçbir postacı kapımı çalmasa
yanılmıyorsam
sen eğer yine istanbul’san
senin ıslıklarınsa kulaklarıma saplanan bu ıslıklar
gözbebeklerimde gezegenler gibi dönen yalnızlığımdan
bir tekmede kapılarını kırıp çıktım demektir

ulan bunu sen de bilirsin istanbul
kaç kere yazdım kimbilir
kaç kere kirpiklerimiz kasaturalara dönmüş diken diken
1949 eylül’ünde birader mirc ve ben
sokaklarında mohikanlar gibi ateş yaktık
sana taptık ulan
unuttun mu
sana taptık"

arım balım peteğim

john maynard keynes
gozyasim sarap olsa,
gencligim harap olsa,
her gunum azap olsa,
yine seni sevecegim

arim, balim, petegim,
gulum, dalim, cicegim
bilsem ki olecegim,
yine seni sevecegim

ne emelim ne arzum
kalmasa tek umudum
erisem yudum yudum
yine seni sevecegim

arim, balim, petegim,
gulum, dalim, cicegim
bilsem ki olecegim,
yine seni sevecegim

31 /

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol