eğer erkek de bakir ise, gayet de haklı bir istektir bu. nasıl ki erkek evlenene kadar kimseyle ilişkiye girmemiş ve ilk olma haklı gururunu eşi ile yaşamak istiyor ise, evlendiği kadınından da bunu pekala bekleyebilir, beklemelidir de belki. çift taraflı bir saygı söz konusu. taraflardan birisi, evlenmeye karar verene kadar belki de hiç tanımadığı bir kişiye bu kadar saygılı ise, aynı saygının karşı taraftan gelmesini de bekler, gelmesi de ayrı bir güzelliktir.
zannedilenin aksine black mlack değil, gothic metal yapan guruptur. yahut adamlar web sitelerinde yalan atıyorlardır.
adi bir şarap markası.
zekilerinin de pek zeki olduğu kişilerdir. öyleki, sarışınlardaki zeka oranını grafiğe dökecek olursak; tepe noktasının çok yüksek, ortalamasının çok düşük olduğunu göreceğiz.
her sürümü ile, microsoftun windows harici iyi bir şeyler yapamadığının (gerçi win de tartışılır) en bariz örneği olan medya oynatıcı. rezil bir oynatıcı olmasına karşın microsoft tarafından dayatılır, windows işletim sisteminden kaldırılamaz bile, tıpkı ie gibi.
patates, yumurta ve makarnanın yemekten değil; ihtiyaçtan sayıldıkları mekanlardır.
takımların oluşturulma aşamasında en önemli kısım, sayışma kısmıdır bu maçların. futboldan anlayan ve maçta muhtemelen iki takımın forvetini oluşturacak iki kişi sırayla adam almaya başlar. en iyiden en kötüye doğru adamlar tek tek seçilir ve takımlar oluşturulur.
bu takım seçme esnansında sona kalan çocuğa acımamak imkansızdır. çocuk "ne olur beni de seçin" diyen yalvaran gözlerle takım kaptanlarına bakar. takım kaptanları da onlara "lan şu mal keşke bizim takıma düşmese" diye bakar.
evet, o bir yeteneksizdir.
bu takım seçme esnansında sona kalan çocuğa acımamak imkansızdır. çocuk "ne olur beni de seçin" diyen yalvaran gözlerle takım kaptanlarına bakar. takım kaptanları da onlara "lan şu mal keşke bizim takıma düşmese" diye bakar.
evet, o bir yeteneksizdir.
cumhuriyetin ilk yılları için ihtiyaç duyulan milli ve milliyetçi havanın oluşması olayının sloganı, günümüze sarkmış hali.
insanlar, devletler, milletler gelişir, değişir. zaman içinde farklı havaya, farklı düşüncelerle, farklı insanlarla iletişime geçmek zorundadırlar. işte bu ifade de, zamanında belki gerekli görülmüş ve olması istenmiş bir fikri akımın sloganıdır. artık yerini daha özgürlükçü, daha bağdaştırıcı, kullanışlı, deyim yerindeyse daha ergonomik bir düşünsel bütünlüğe bırakmalıdır. temelinde iyi, hoş da olsa, artık zarar vermektedir. çok benzemez ama çok da farklı değil, devletçilik anlayışı gibi, artık gelişmesi ve değişmesi gereken bir olgudur. bu ifadeyi terketmek ve bu düşünce yapısından ayrılmak demek, türklüğü, türkiyeyi aşağılamak demek değil, insanlığı kucaklamaktır.
insanlar, devletler, milletler gelişir, değişir. zaman içinde farklı havaya, farklı düşüncelerle, farklı insanlarla iletişime geçmek zorundadırlar. işte bu ifade de, zamanında belki gerekli görülmüş ve olması istenmiş bir fikri akımın sloganıdır. artık yerini daha özgürlükçü, daha bağdaştırıcı, kullanışlı, deyim yerindeyse daha ergonomik bir düşünsel bütünlüğe bırakmalıdır. temelinde iyi, hoş da olsa, artık zarar vermektedir. çok benzemez ama çok da farklı değil, devletçilik anlayışı gibi, artık gelişmesi ve değişmesi gereken bir olgudur. bu ifadeyi terketmek ve bu düşünce yapısından ayrılmak demek, türklüğü, türkiyeyi aşağılamak demek değil, insanlığı kucaklamaktır.
neden ingilizce olduğunu (yahut neden türkçesinin olmadığını) oturup uzuun uzuuun düşünmemiz gereken kavram.
erklerin ortak kullanımı anlamına gelen terim. özellikle 90larda gelişmiş ülkelerde baş gösteren yönetimsel sıkıntıların çözümünde kullanılan teknikleri içeren yöntemler bütünüdür. yöneten-yönetilen arası iletişimi çift yönlü yapabilmeyi amaçlar ve yönetim psikolojisi üzerinde direkt etkisi vardır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?