requiem for a dream

tekrar tekrar izlemekten çekindiren gayet başarılı çekilmiş bi film... ağır darbeli...yükseldiğin kadar düşüyosun hatta dibe çakılıyosun...söz konusu sadece çekelim otuyla kalınsaydı eğlenceli bi film ortaya çıkabilirdi ama insanı içine çeken etkileyici anlatım içinde çok fazla boktan uyuşturucu mevcut ki feci parçalanmalara kadar sarıyor mevzu...özellikle druggielere şöyle bir durup silkelenmeleri için tavsiye edilebilir...speed bagimlisi 60 yasinda bir kadin ve turlu uyusturucu bagimlisi 3 genc... ya da herhangi birimiz!!!

(bkz: moloko)

türkçe’ye kimi zaman "hayyallere ağıt" kimi zaman da "bir rüya için ağıt" diye çevrilen darren aronofsky filmi.
kanımca bir baş yapıt. bunu izlemeyen film izledim demesin :)

ibret verici olmakla beraber miğde bulandırıcı birçok sahneye sahip ve uzun süre etkisinden kurtulunamayan bir film.izleyene uyuşturucunun gerçek yüzünü gösteriyor ki bu da çok önemli bir özellik.

’bir düşe ağıt’ diye türkçeye çevrilebilecek güzel film.

uyuştuucu alan insanların ne hala gelebileceğini gösteren,insanın kanını donduran etkiliyici film.mutlaka izlenilmesi gerekengillerdendir.

http://www.imdb.com/title/tt0180093/

uyusturucu maddelerin tehlikesini kafamiza vurarak degil de icin de gorun bak ne hale geliyorsunuz diyerek bize gosteren ender filmlerden bir tanesi. songunlerde artan tv programlarina umut baglayan insanlari da dusundukce tadindan yenmeyecek bir film olmus cikmis. huzunle baslayip bir ara mutlu sonla bitecek sanip tekrar sonunda huzne bogulan flim. benzeri icin de
(bkz: trainspotting)

bir türlü izleyemediğim eğer izlemeden ölürsem gözümün açık gitmesine sebep olacak film..

izledikten sonra deli gibi etkilenip hala uyuşturucu kullanmaya devam eden zihniyet için yas tutturan film.

onu yapan bunu da yaptı.
(bkz: pi)

pulp sinema günlerinde yayınlanan film.

her sahnesinde insanı o sinir bozucu atmosferin içine alıp gerçekmiş hissi yaratan, jennifer connely’nin çok çarpıcı, cüretkar ve cesaret gerektiren sahneleri ile insanların dilinden düşmeyen film.

harika bir soundtrack’i olan etkileyici bir film. şiddetle tavsiye edilir.

filmi izledikten sonra uyuşturucuya bir kez daha düşmen olduğum hatta tırsıp sigarayı bırakma kararı almama neden olan film.

uyuşturucu bağımlılarının klasik savunmaları vardır:herşey güzel olacak,zaten zarar görmüyoruz.işte bu kendini kandırma,ölüm düşüncesini akıldan atma,uyuşturucunun kendi uğrunda insana yaptırabileceklerini unutmaya çalışma,kısacası beyni bağımlılığın normal birşey olduğuna inandırma eylemlerini birer birer ele alıp,teker teker çürüten bir film.sonunda film kabul ettiriyor ki zararlı olan herşey zarar verir.bu basit mantıksal çıkarıma filmin karakterleri çok zorlanarak,yaşayarak varıyorlar.biz izleyenlere ise bunu hemen şimdiden çok kolayken yapmak,uyuşturuya bir kez daha nefret kusmak kalıyor.ve bağımlılara üzülmek.filmin sonunda kullanıcıların yapması gereken ise uyuşturucuyu bırakmak.yoksa bu film ağıtına sonsuza kadar devam edecek...

tek başına izlenmesi beyinde ciddi hasara yol açabilecek bir darren aronofsky filmi.zira izlendikten 2 güne kadar buzdolabına yaklaşma korkusu 2 haftaya kadar da tablet ilaç görmeme isteğine sebebiyet verebilecek bir filmdir.ayrıca yönetmeninin pi ile aynı olması da insan neler yapar isteyince cümlesini doğrulamaktadır.

izledikten sonra 3 gun etkisinden kurtulamadigim ama yinede sahane oldugunu dusundugum eser.

darren aronofsky nin pi den sonra çektiği aşmış başyapıt...

(bkz: we got a winner)

filmin soundtrack ini herhangi atv ana haber sırasında dinleyebilirsiniz.

şiddetle tavsiye ettiğim yapıt,
lakin birkaç gün işiniz yoksa izleyin çünkü etkisi uzun sürüyor.